%30
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789753443999
Boyut
16.00x24.00
Sayfa Sayısı
680
Baskı
1
Basım Tarihi
2014-07
Çeviren
Diran Lokmagözyan
Kapak Türü
Ciltli
Kağıt Türü
1. Hamur
Dili
Türkçe

Kedername - Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeni Soykırımı (Ciltli)1915 Hayatta Kalanların Tanıklıklarına Dair Belge Koleksiyonu

Yazar: Kolektif
Yayınevi : Belge Yayınları
150,00TL
105,00TL
%30
Satışta değil
9789753443999
556226
Kedername - Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeni Soykırımı (Ciltli)
Kedername - Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeni Soykırımı (Ciltli) 1915 Hayatta Kalanların Tanıklıklarına Dair Belge Koleksiyonu
105.00

“Kedername”… Erivan'da ilk kez 2005 yılında yayınlanan ve Ermenistan Devlet Arşivi'ndeki belgelere dayanan bu kitap arşivdeki çarpıcı başlığı ile beni hemen kendine çekmişti.

“Kedername”, ne kadar bizden, ne kadar kendine çeken bir başlık.

Bu belgeler, Ermeni Devrimci Federasyonu'nun, 1916 yılında, sıcağı sıcağına derlediği tanıklıklardan oluşuyor. “Tarihi Ermenistan” denilen ve Abdülhamit tarafından 1877 Harbiyle birlikte sistematik olarak “Ermenisizleştirilmeye” başlanan ve bu politikanın Alman mükemmelliyetçiliği ile modernist İttihatçılar tarafından nihai noktasına eriştirildiği platoda ve aşağısındaki tarihi Mezopotamya'da yaşanan yeryüzü cehennemi aktarılıyor.

1916 yılında bu kitapta yer alan verileri sıcağı sıcağına toplayanlar, bilgileri şu temel sorular etrafında yoğunlaştırmışlardı: a. Eski durumun tespiti ve yerleşim yerinin belirtilmesi; b. Savaş ilanı zamanında Ermenilerin maruz kaldığı yokluklar ve baskılar; c. En kapsamlı bölümü oluşturan katliam ve tehcir soru grubu, gelecek olan facianın ne zaman ve ne surette hissedildiği, bunun çoktan hazırlanmış olduğuna dair delillerin var olup-olmadığı, katliamın ne zaman ve ne şartlar altında, kimin komutasında, kimin emriyle ve kimin eliyle (ordu, Kürt, zaptiye, güruh) başladığı, katliamların şekilleri, yeri, kurbanların sayısı, farklı toplum katmanlarına nasıl davranıldığı, tehcir edilenlerin ne yollardan geçtiği ve ne istikamette gittiği, bu arada verilen kayıplar, eziyetler, tecavüzler; d. Öz savunmayla ilgili sorular; e. Göç ve kaçış. Bu bölümde derlenen bilgilerin amacı, göçün ne zaman ve nasıl, hangi yollardan ve ne şartlar altında başladığı, tehcir edilenlerin nerede, ne tür yokluklara, hastalıklara, takibatlara ve saldırılara maruz kaldığı…

Bizim resmi tarihçiler hep “EDF arşivleri bize açılsın” der ya, bilmem ama açılırsa pek hoşlanacakları şeyler bulacaklarını sanmam.

İyi okumalar.

- Ragıp Zarakolu





  • Açıklama
    • “Kedername”… Erivan'da ilk kez 2005 yılında yayınlanan ve Ermenistan Devlet Arşivi'ndeki belgelere dayanan bu kitap arşivdeki çarpıcı başlığı ile beni hemen kendine çekmişti.

      “Kedername”, ne kadar bizden, ne kadar kendine çeken bir başlık.

      Bu belgeler, Ermeni Devrimci Federasyonu'nun, 1916 yılında, sıcağı sıcağına derlediği tanıklıklardan oluşuyor. “Tarihi Ermenistan” denilen ve Abdülhamit tarafından 1877 Harbiyle birlikte sistematik olarak “Ermenisizleştirilmeye” başlanan ve bu politikanın Alman mükemmelliyetçiliği ile modernist İttihatçılar tarafından nihai noktasına eriştirildiği platoda ve aşağısındaki tarihi Mezopotamya'da yaşanan yeryüzü cehennemi aktarılıyor.

      1916 yılında bu kitapta yer alan verileri sıcağı sıcağına toplayanlar, bilgileri şu temel sorular etrafında yoğunlaştırmışlardı: a. Eski durumun tespiti ve yerleşim yerinin belirtilmesi; b. Savaş ilanı zamanında Ermenilerin maruz kaldığı yokluklar ve baskılar; c. En kapsamlı bölümü oluşturan katliam ve tehcir soru grubu, gelecek olan facianın ne zaman ve ne surette hissedildiği, bunun çoktan hazırlanmış olduğuna dair delillerin var olup-olmadığı, katliamın ne zaman ve ne şartlar altında, kimin komutasında, kimin emriyle ve kimin eliyle (ordu, Kürt, zaptiye, güruh) başladığı, katliamların şekilleri, yeri, kurbanların sayısı, farklı toplum katmanlarına nasıl davranıldığı, tehcir edilenlerin ne yollardan geçtiği ve ne istikamette gittiği, bu arada verilen kayıplar, eziyetler, tecavüzler; d. Öz savunmayla ilgili sorular; e. Göç ve kaçış. Bu bölümde derlenen bilgilerin amacı, göçün ne zaman ve nasıl, hangi yollardan ve ne şartlar altında başladığı, tehcir edilenlerin nerede, ne tür yokluklara, hastalıklara, takibatlara ve saldırılara maruz kaldığı…

      Bizim resmi tarihçiler hep “EDF arşivleri bize açılsın” der ya, bilmem ama açılırsa pek hoşlanacakları şeyler bulacaklarını sanmam.

      İyi okumalar.

      - Ragıp Zarakolu





  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat