Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786054591053
Boyut
135-195
Sayfa Sayısı
146
Baskı
2
Basım Tarihi
2013-12
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
9786054591053
534833
https://www.kitapburada.com/kitap/kendine-yolculuk
Kendine Yolculuk
9.50
Şairin, Şehr-i Konya sokaklarında geçen çocukluğunda atılmıştı, AŞKın ilk tohumları. Dayısı ile birlikte dünyanın her tarafından Hz. Mevlanayı görmek için gelen insanlara ufak hediyelik eşyalar yapar, satardı; dedesinin geniş sofalı ahşap evinin izbesinde...
Hep merak ederdi; Mevlana ne yapmıştı ki, bütün bu kalpleri fethetmiş, dünyanın ta öteki ucundan insanlar onu ziyarete geliyorlar diye? Saygı mıydı? Sevgi miydi? Güven miydi? AŞK mıydı? neydi? Anladı ki O AŞK yolundaki her şeydi...
Şair yıllar içinde gönlünü birer gül olan AŞK şiirleri ile gül bahçesine çevirdi ve AŞKın gül kokusunu sevenlere sundu...
Sevgili,
Rumi kokar, benim bu tükenmeyen kalemimde.
Onun için her renk vardır, gönül lalemde.
Şemstir, parlayan gözlerimdeki halemde.
AŞKı aradım durdum, bu sevgiye suskun alemde.
Giriş : Başlangıç noktası aynıdır, Mevlam herkesi yolun başına bırakır ve AŞKın merkezine bir yolculuktur başlar. O yolda yürümek, durmak, başka yola sapmak, saplanmak, sapmışken tekrar AŞK yoluna girmek, daha önce o yolda yol almış bir kılavuza itaat etmek kişinin kendi elindedir. AŞKa adım atmak, AŞK yolunda yürümek için, önce AŞK yolcusu olduğunu kabullenmek gerek. Yolu olmayanın gönlü yolsuzdur. Herkes bu yolu dışarıda arar. Oysa o yol içindedir yolcunun ve kendi içine yol almak için önce içini aydınlatmak gerek çünkü karanlıkta yol alınmaz. Edep yolcunun azığıdır. O daima bu yolda yolcuyu tok tutar. Edep olmazsa yolcu aç kalır. Bir adım dahi atamaz takatsiz, olduğu yere yığılır kalır. Yapılan bu içsel AŞKa yolculuk gönülün birer birer kapılarını açar ve açılan her kapıdan başka gönüller girer içeri. Giren her gönül insanı AŞKa biraz daha yaklaşır.. Bu kitap benim gönül kapılarımdan biridir. Sizlere açtım.. AŞK ile..
AŞK YOLCUSU.. Bir devran daha bitti. Başında mısın? Yoksa sonunda mı? Aşk köprüsünün. Yoksa! Yolu bilmez bir yolcu musun hala? Şems ışıkları ile yol göstermez mi sana? Rumi mesnevi ile kanat takmaz mı kollarına? Yoksa! Sırtında ağır bir yük mü hala geçmişin? Pranga mıdır? Ayaklarına kötü huyların? Nefsin met cezir mi okyanus yüreğinde? Dur önce; Düşün Kaç devran geçti, gitti. Hadi artık Aşk sabırsız Seni bekliyor Nerdesin?
Hep merak ederdi; Mevlana ne yapmıştı ki, bütün bu kalpleri fethetmiş, dünyanın ta öteki ucundan insanlar onu ziyarete geliyorlar diye? Saygı mıydı? Sevgi miydi? Güven miydi? AŞK mıydı? neydi? Anladı ki O AŞK yolundaki her şeydi...
Şair yıllar içinde gönlünü birer gül olan AŞK şiirleri ile gül bahçesine çevirdi ve AŞKın gül kokusunu sevenlere sundu...
Sevgili,
Rumi kokar, benim bu tükenmeyen kalemimde.
Onun için her renk vardır, gönül lalemde.
Şemstir, parlayan gözlerimdeki halemde.
AŞKı aradım durdum, bu sevgiye suskun alemde.
Giriş : Başlangıç noktası aynıdır, Mevlam herkesi yolun başına bırakır ve AŞKın merkezine bir yolculuktur başlar. O yolda yürümek, durmak, başka yola sapmak, saplanmak, sapmışken tekrar AŞK yoluna girmek, daha önce o yolda yol almış bir kılavuza itaat etmek kişinin kendi elindedir. AŞKa adım atmak, AŞK yolunda yürümek için, önce AŞK yolcusu olduğunu kabullenmek gerek. Yolu olmayanın gönlü yolsuzdur. Herkes bu yolu dışarıda arar. Oysa o yol içindedir yolcunun ve kendi içine yol almak için önce içini aydınlatmak gerek çünkü karanlıkta yol alınmaz. Edep yolcunun azığıdır. O daima bu yolda yolcuyu tok tutar. Edep olmazsa yolcu aç kalır. Bir adım dahi atamaz takatsiz, olduğu yere yığılır kalır. Yapılan bu içsel AŞKa yolculuk gönülün birer birer kapılarını açar ve açılan her kapıdan başka gönüller girer içeri. Giren her gönül insanı AŞKa biraz daha yaklaşır.. Bu kitap benim gönül kapılarımdan biridir. Sizlere açtım.. AŞK ile..
AŞK YOLCUSU.. Bir devran daha bitti. Başında mısın? Yoksa sonunda mı? Aşk köprüsünün. Yoksa! Yolu bilmez bir yolcu musun hala? Şems ışıkları ile yol göstermez mi sana? Rumi mesnevi ile kanat takmaz mı kollarına? Yoksa! Sırtında ağır bir yük mü hala geçmişin? Pranga mıdır? Ayaklarına kötü huyların? Nefsin met cezir mi okyanus yüreğinde? Dur önce; Düşün Kaç devran geçti, gitti. Hadi artık Aşk sabırsız Seni bekliyor Nerdesin?
- Açıklama
- Şairin, Şehr-i Konya sokaklarında geçen çocukluğunda atılmıştı, AŞKın ilk tohumları. Dayısı ile birlikte dünyanın her tarafından Hz. Mevlanayı görmek için gelen insanlara ufak hediyelik eşyalar yapar, satardı; dedesinin geniş sofalı ahşap evinin izbesinde...
Hep merak ederdi; Mevlana ne yapmıştı ki, bütün bu kalpleri fethetmiş, dünyanın ta öteki ucundan insanlar onu ziyarete geliyorlar diye? Saygı mıydı? Sevgi miydi? Güven miydi? AŞK mıydı? neydi? Anladı ki O AŞK yolundaki her şeydi...
Şair yıllar içinde gönlünü birer gül olan AŞK şiirleri ile gül bahçesine çevirdi ve AŞKın gül kokusunu sevenlere sundu...
Sevgili,
Rumi kokar, benim bu tükenmeyen kalemimde.
Onun için her renk vardır, gönül lalemde.
Şemstir, parlayan gözlerimdeki halemde.
AŞKı aradım durdum, bu sevgiye suskun alemde.
Giriş : Başlangıç noktası aynıdır, Mevlam herkesi yolun başına bırakır ve AŞKın merkezine bir yolculuktur başlar. O yolda yürümek, durmak, başka yola sapmak, saplanmak, sapmışken tekrar AŞK yoluna girmek, daha önce o yolda yol almış bir kılavuza itaat etmek kişinin kendi elindedir. AŞKa adım atmak, AŞK yolunda yürümek için, önce AŞK yolcusu olduğunu kabullenmek gerek. Yolu olmayanın gönlü yolsuzdur. Herkes bu yolu dışarıda arar. Oysa o yol içindedir yolcunun ve kendi içine yol almak için önce içini aydınlatmak gerek çünkü karanlıkta yol alınmaz. Edep yolcunun azığıdır. O daima bu yolda yolcuyu tok tutar. Edep olmazsa yolcu aç kalır. Bir adım dahi atamaz takatsiz, olduğu yere yığılır kalır. Yapılan bu içsel AŞKa yolculuk gönülün birer birer kapılarını açar ve açılan her kapıdan başka gönüller girer içeri. Giren her gönül insanı AŞKa biraz daha yaklaşır.. Bu kitap benim gönül kapılarımdan biridir. Sizlere açtım.. AŞK ile..
AŞK YOLCUSU.. Bir devran daha bitti. Başında mısın? Yoksa sonunda mı? Aşk köprüsünün. Yoksa! Yolu bilmez bir yolcu musun hala? Şems ışıkları ile yol göstermez mi sana? Rumi mesnevi ile kanat takmaz mı kollarına? Yoksa! Sırtında ağır bir yük mü hala geçmişin? Pranga mıdır? Ayaklarına kötü huyların? Nefsin met cezir mi okyanus yüreğinde? Dur önce; Düşün Kaç devran geçti, gitti. Hadi artık Aşk sabırsız Seni bekliyor Nerdesin?
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.