Kur'an- ı Kerim'in Tüketimle İlgili İlk Mesajları
İlk emri "oku" olan Allah (c.c)'un insanlığa son hitabı Kur'an'ı Kerim, yeryüzünde yaşayacak olan son insana kadar hayatın her alanında yol göstericiliğini devam ettirecektir.
Kur'an'a inanan insan için Kur'an'ın bu görevini kusursuz yerine getirme donanımına sahip olduğu konusunda en ufak bir şüphe yoktur. Bu durumda ona inanan insanın onun rehberliğinden en iyi şekilde yararlanması durumunda en doğru yolda, her bakımdan dengede, varlığı doğru okuyan ve ona karşı doğru bir duruş sergileyen huzurlu bir insan olması gerekir. Bu, huzurlu, inanan bireylerin oluşturduğu toplumun da huzurlu bir toplum olması gerekir.
Nitekim Kur'an, ilk indiği toplumda bunu başarmıştır. Hz. Peygamberin öncülüğünde Kur'an'ı doğru anlayan ilk Müslümanlar, cahiliye toplumunun karanlık atmosferinden hızlıca aydınlığa çıkmışlar, huzurlu örnek bir toplum oluşturmuşlardır.
Zamanla insanlar onun rehberliğinden uzaklaşmış, ona saygıyı şekilsel bir saygıya indirgemişler, muhtevasını anlayıp hayata taşımakla değil, ona güzel kaplar yapmakla, onu güzel yazılarla yazmakla, ulaşılamayacak yerlere asmakla uğraşmışlar ve hem huzurlarını hem de itibarlarını kaybetmişlerdir.
Bugünkü Müslüman toplumlar da bu son durumu öncekilerden miras almış ve devam ettirmektedirler. Anlamı üzerinde en ufak bir kafa yormadan onbinlerce hatimler okunmaktadır. Hâlbuki Kur'an görevini, anlamaksızın lafzını okuyunca değil, doğru okunup, doğru anlaşılıp hayata taşıyınca yerine getirecektir.
Biz de Kur'an'ın, insan hayatının en önemli boyutlarından birisini teşkil eden iktisadî hayatın önemli unsurlarından tüketim alanının, Kur'an tarafından nasıl anlamlandırıldığını araştırdığımız, Haseki Eğitim Merkezinde hazırladığımız Mekkî Sûrelerde Tüketime İlişkin Kelimeler adlı tezimizi kitap haline getirdik.
- Açıklama
İlk emri "oku" olan Allah (c.c)'un insanlığa son hitabı Kur'an'ı Kerim, yeryüzünde yaşayacak olan son insana kadar hayatın her alanında yol göstericiliğini devam ettirecektir.
Kur'an'a inanan insan için Kur'an'ın bu görevini kusursuz yerine getirme donanımına sahip olduğu konusunda en ufak bir şüphe yoktur. Bu durumda ona inanan insanın onun rehberliğinden en iyi şekilde yararlanması durumunda en doğru yolda, her bakımdan dengede, varlığı doğru okuyan ve ona karşı doğru bir duruş sergileyen huzurlu bir insan olması gerekir. Bu, huzurlu, inanan bireylerin oluşturduğu toplumun da huzurlu bir toplum olması gerekir.
Nitekim Kur'an, ilk indiği toplumda bunu başarmıştır. Hz. Peygamberin öncülüğünde Kur'an'ı doğru anlayan ilk Müslümanlar, cahiliye toplumunun karanlık atmosferinden hızlıca aydınlığa çıkmışlar, huzurlu örnek bir toplum oluşturmuşlardır.
Zamanla insanlar onun rehberliğinden uzaklaşmış, ona saygıyı şekilsel bir saygıya indirgemişler, muhtevasını anlayıp hayata taşımakla değil, ona güzel kaplar yapmakla, onu güzel yazılarla yazmakla, ulaşılamayacak yerlere asmakla uğraşmışlar ve hem huzurlarını hem de itibarlarını kaybetmişlerdir.
Bugünkü Müslüman toplumlar da bu son durumu öncekilerden miras almış ve devam ettirmektedirler. Anlamı üzerinde en ufak bir kafa yormadan onbinlerce hatimler okunmaktadır. Hâlbuki Kur'an görevini, anlamaksızın lafzını okuyunca değil, doğru okunup, doğru anlaşılıp hayata taşıyınca yerine getirecektir.
Biz de Kur'an'ın, insan hayatının en önemli boyutlarından birisini teşkil eden iktisadî hayatın önemli unsurlarından tüketim alanının, Kur'an tarafından nasıl anlamlandırıldığını araştırdığımız, Haseki Eğitim Merkezinde hazırladığımız Mekkî Sûrelerde Tüketime İlişkin Kelimeler adlı tezimizi kitap haline getirdik.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.