%25
Küreselleşme Çağında Toplumsal Değerler (Ciltli) Mehmet Yazıcı
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786059477437
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
216
Baskı
1
Basım Tarihi
2017-08
Kapak Türü
Ciltli
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Küreselleşme Çağında Toplumsal Değerler (Ciltli)Merkezini Arayan Dünyada Kaybolan Gerçeklik ve Bireyselliğin Bunalımı

Yayınevi : Çıra Yayınları
20,00TL
15,00TL
%25
Satışta değil
9786059477437
730807
Küreselleşme Çağında Toplumsal Değerler (Ciltli)
Küreselleşme Çağında Toplumsal Değerler (Ciltli) Merkezini Arayan Dünyada Kaybolan Gerçeklik ve Bireyselliğin Bunalımı
15.00

Büyüsü bozulan dünyada kayıplarımız en önemli olanlardan başladı. Önce güveni, ardından sükûneti kaybettik. Çeşitli belirsizliklerle ve kendimizle baş başa kaldık ya da kendimizle baş başa bırakıldık. Dışımızdan gelen talep veya tehditlerle nasıl baş edebileceğimizi az çok öğrenmiştik. Kaynağı “biz” olana karşı bir hazırlığımız yoktu, bunu fark eden “bizden” birilerinin de durmaya niyeti yoktu.

Kendi istencimizi dayattığımız bu dünyada makbul olan, hayatı hazlarımıza indirgemekti. Artık “haz”larımızla baş etmek gibi bir sorunumuz vardı. Bauman'ın (2012: 83) tespitleriyle söylersek endüstri bizi cezp etme ve ayartma üretimine ayarlıydı. Bastırmanın yerini baştan çıkarma, kışkırtma ve gereksinim yaratma almıştı. Sonunda hazlarımız tüketime endekslendi. Artık tüketim kültüründe içkin olan haz, bugün düşüncelerimizi olduğu kadar; hayatımızı, sosyal ilişkilerimizi ve en önemlisi hayat içinde her zaman hazır bulmak istediğimiz bir eğlence endüstrisini şekillendirmektedir. ( Arslan , 2001-2002 : 111 )

  • Açıklama
    • Büyüsü bozulan dünyada kayıplarımız en önemli olanlardan başladı. Önce güveni, ardından sükûneti kaybettik. Çeşitli belirsizliklerle ve kendimizle baş başa kaldık ya da kendimizle baş başa bırakıldık. Dışımızdan gelen talep veya tehditlerle nasıl baş edebileceğimizi az çok öğrenmiştik. Kaynağı “biz” olana karşı bir hazırlığımız yoktu, bunu fark eden “bizden” birilerinin de durmaya niyeti yoktu.

      Kendi istencimizi dayattığımız bu dünyada makbul olan, hayatı hazlarımıza indirgemekti. Artık “haz”larımızla baş etmek gibi bir sorunumuz vardı. Bauman'ın (2012: 83) tespitleriyle söylersek endüstri bizi cezp etme ve ayartma üretimine ayarlıydı. Bastırmanın yerini baştan çıkarma, kışkırtma ve gereksinim yaratma almıştı. Sonunda hazlarımız tüketime endekslendi. Artık tüketim kültüründe içkin olan haz, bugün düşüncelerimizi olduğu kadar; hayatımızı, sosyal ilişkilerimizi ve en önemlisi hayat içinde her zaman hazır bulmak istediğimiz bir eğlence endüstrisini şekillendirmektedir. ( Arslan , 2001-2002 : 111 )

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat