%35
Kürtmüşüz - Ciltli Necmettin Salaz
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786056691492
Boyut
14.00x20.00
Sayfa Sayısı
128
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-11
Kapak Türü
Ciltli
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Kürtmüşüz (Ciltli)

Yayınevi : Öteki Yayınevi
40,00TL
26,00TL
%35
Satışta değil
9786056691492
649004
Kürtmüşüz (Ciltli)
Kürtmüşüz (Ciltli)
26.00

“Anlaşıldı mı?” diye sordu.
“Anlaşıldı!” dedik.
“Anlaşıldı komutanım, diyeceksiniz ulan, anlaşıldı komutanım!”
Ses etmedik, birbirlerine baktılar ve çavuş yanındakine başıyla işaretini verdi, er bağırdı:
“Dayak vaziyeti alll!”
Dayak yemeyi anladık tamam da, bu “vaziyet” nasıl alınacak, onu bilmiyoruz işte! Biz içeride, onlar dışarıda ve aramızda demir parmaklıklar var. Ama öğrenmemiz uzun sürmedi, önce ellerimizi parmaklıklardan dışarıya uzattık, patlayıncaya kadar vurdular, sonra da sırtüstü yatıp ayaklarımızı çıkardık. Zaten akşamdan parçalanmış el ve ayaklarımın sızısı yeniden beynime dolmaya başladı. Çığlıklarımız bütün cezaevinden duyulana kadar devam eden bir falaka faslı yaşadık. Sonra birkaç marşın yazılı olduğu kağıtları içeriye atıp: “Bunlar yirmidört saatte ezberlenecek, yoksaaa…” dediler ve gittiler.

Burası bir cehennemdi.
Burası bir cezaevi filan değildi, düpedüz bir kamptı.

  • Açıklama
    • “Anlaşıldı mı?” diye sordu.
      “Anlaşıldı!” dedik.
      “Anlaşıldı komutanım, diyeceksiniz ulan, anlaşıldı komutanım!”
      Ses etmedik, birbirlerine baktılar ve çavuş yanındakine başıyla işaretini verdi, er bağırdı:
      “Dayak vaziyeti alll!”
      Dayak yemeyi anladık tamam da, bu “vaziyet” nasıl alınacak, onu bilmiyoruz işte! Biz içeride, onlar dışarıda ve aramızda demir parmaklıklar var. Ama öğrenmemiz uzun sürmedi, önce ellerimizi parmaklıklardan dışarıya uzattık, patlayıncaya kadar vurdular, sonra da sırtüstü yatıp ayaklarımızı çıkardık. Zaten akşamdan parçalanmış el ve ayaklarımın sızısı yeniden beynime dolmaya başladı. Çığlıklarımız bütün cezaevinden duyulana kadar devam eden bir falaka faslı yaşadık. Sonra birkaç marşın yazılı olduğu kağıtları içeriye atıp: “Bunlar yirmidört saatte ezberlenecek, yoksaaa…” dediler ve gittiler.

      Burası bir cehennemdi.
      Burası bir cezaevi filan değildi, düpedüz bir kamptı.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat