Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789752699892
Boyut
135-215
Sayfa Sayısı
192
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2011-07
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
ManKurtlarKüçük Türkiye Milliyetçiliği
Yazar:
Mümtaz`er Türköne
Yayınevi : Etkileşim Yayınları
10,00TL
Satışta değil
9789752699892
488660
https://www.kitapburada.com/kitap/mankurtlar
ManKurtlar Küçük Türkiye Milliyetçiliği
10.00
Büyük düşünüp, farklı ırklardan, dillerden ve dinlerden insanları bir potada buluşturan Osmanlının kök saldığı topraklarda yaşıyoruz. Gelin görün ki, bugün bu topraklarda milliyetçiliği küçük düşünmek, farklı her şeye ve herkese düşman olarak görmek şeklinde anlayanlar var.
Peki, bu duruma nasıl gelindi? Bu topraklarda yaşayan insanların bir kısmı, Osmanlının büyük mirasından kopup böyle dar ve sığ bir milliyetçi / ulusalcı anlayışa nasıl düşebildi?
Siyaset bilimci Mümtazer Türköne, küçük Türkiye milliyetçiliği diye adlandırdığı bu durumu, Moğol tarihine ait bir hikâyeye atıfla, Mankurtlaşma ile tarif ediyor. Mankurtlaşma sürecinin sağlı-sollu analizini yaptıktan sonra da, Osmanlı mirasından hareketle, vatanseverlik ile tanımladığı olumlu ve demokratik bir milliyetçiliğin imkânlarını ortaya koyuyor.
Açık, ezber bozan bir dille; ve sözünü budaktan sakınmadan.
Milletimin yücelmesi için uğraşmak, benim namus borcum. Öyleyse ben de bir Türk milliyetçisiyim. Ben milletime karşı namus borcumu ödemekle mükellefim. Namus borcum ise, en nadir bulunan üstlenilen görevi ifa etmek: eleştirmek. İnsanları rahatsız etmek. Tatlı rüyalarından gerçekler dünyasına uyandırmak. Putları yerle bir etmek. Milliyetçilerin pek alışık olmadığı bir iş. Bu kitap bu işin eseri. Kurtlarla uğraşmak.
Kurtların arasında dolaşıyorum. Ne işim var kurtların dünyasında? Bana bu soru defalarca sorulmuştu. Hakikaten ne işim var?
Bu kitabı insaflı bir hikayeyi gelecek nesillere aktarmak için yazdım. Hem de Kurtlukta söz söylemenin çok zor olduğunu bile bile.
Peki, bu duruma nasıl gelindi? Bu topraklarda yaşayan insanların bir kısmı, Osmanlının büyük mirasından kopup böyle dar ve sığ bir milliyetçi / ulusalcı anlayışa nasıl düşebildi?
Siyaset bilimci Mümtazer Türköne, küçük Türkiye milliyetçiliği diye adlandırdığı bu durumu, Moğol tarihine ait bir hikâyeye atıfla, Mankurtlaşma ile tarif ediyor. Mankurtlaşma sürecinin sağlı-sollu analizini yaptıktan sonra da, Osmanlı mirasından hareketle, vatanseverlik ile tanımladığı olumlu ve demokratik bir milliyetçiliğin imkânlarını ortaya koyuyor.
Açık, ezber bozan bir dille; ve sözünü budaktan sakınmadan.
Milletimin yücelmesi için uğraşmak, benim namus borcum. Öyleyse ben de bir Türk milliyetçisiyim. Ben milletime karşı namus borcumu ödemekle mükellefim. Namus borcum ise, en nadir bulunan üstlenilen görevi ifa etmek: eleştirmek. İnsanları rahatsız etmek. Tatlı rüyalarından gerçekler dünyasına uyandırmak. Putları yerle bir etmek. Milliyetçilerin pek alışık olmadığı bir iş. Bu kitap bu işin eseri. Kurtlarla uğraşmak.
Kurtların arasında dolaşıyorum. Ne işim var kurtların dünyasında? Bana bu soru defalarca sorulmuştu. Hakikaten ne işim var?
Bu kitabı insaflı bir hikayeyi gelecek nesillere aktarmak için yazdım. Hem de Kurtlukta söz söylemenin çok zor olduğunu bile bile.
- Açıklama
- Büyük düşünüp, farklı ırklardan, dillerden ve dinlerden insanları bir potada buluşturan Osmanlının kök saldığı topraklarda yaşıyoruz. Gelin görün ki, bugün bu topraklarda milliyetçiliği küçük düşünmek, farklı her şeye ve herkese düşman olarak görmek şeklinde anlayanlar var.
Peki, bu duruma nasıl gelindi? Bu topraklarda yaşayan insanların bir kısmı, Osmanlının büyük mirasından kopup böyle dar ve sığ bir milliyetçi / ulusalcı anlayışa nasıl düşebildi?
Siyaset bilimci Mümtazer Türköne, küçük Türkiye milliyetçiliği diye adlandırdığı bu durumu, Moğol tarihine ait bir hikâyeye atıfla, Mankurtlaşma ile tarif ediyor. Mankurtlaşma sürecinin sağlı-sollu analizini yaptıktan sonra da, Osmanlı mirasından hareketle, vatanseverlik ile tanımladığı olumlu ve demokratik bir milliyetçiliğin imkânlarını ortaya koyuyor.
Açık, ezber bozan bir dille; ve sözünü budaktan sakınmadan.
Milletimin yücelmesi için uğraşmak, benim namus borcum. Öyleyse ben de bir Türk milliyetçisiyim. Ben milletime karşı namus borcumu ödemekle mükellefim. Namus borcum ise, en nadir bulunan üstlenilen görevi ifa etmek: eleştirmek. İnsanları rahatsız etmek. Tatlı rüyalarından gerçekler dünyasına uyandırmak. Putları yerle bir etmek. Milliyetçilerin pek alışık olmadığı bir iş. Bu kitap bu işin eseri. Kurtlarla uğraşmak.
Kurtların arasında dolaşıyorum. Ne işim var kurtların dünyasında? Bana bu soru defalarca sorulmuştu. Hakikaten ne işim var?
Bu kitabı insaflı bir hikayeyi gelecek nesillere aktarmak için yazdım. Hem de Kurtlukta söz söylemenin çok zor olduğunu bile bile.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.