Mirza Şahruh ve Zamanı (1405-1447)
Cengiz Han'ın meşhur Moğol istilasının ardından yaklaşık 150 yıl kadar sonra ortaya çıkan Timur, 35 yıllık faaliyeti ve çeşitli ülkelere yönelttiği seferleri ile Moğol istilâsının dehşetini buralardaki insanlara yeniden yaşattı. Buna rağmen bu cihan fatihi ve devletinin tarihi, gerek Türkiye'de ve gerekse müsteşrikler arasında Cengiz Han ve oğullarının tarihine gösterilen alâkayı nedense görmemiştir.
Türk tarihinde oynadığı önemli rol ve büyük askerî şahsiyetine rağmen, elimizde bugün bile Timur hakkında ilmi bir monografi bulunmamaktadır. Orta Asya Türk tarihinin birçok devreleri ile meşgul olmuş bulunan V.V. Barthold Türkçeye de çevrilen "Orta Asya Türk Tarihi Hakkında Dersler"; "Uluğ Bey ve Zamanı" ile "Mir Ali Şir Nevaî ve Siyasî Hayatı" adlı eserleri ile bu sahada ilk adımı atmış ve ilk bibliyografyayı da vermişti. Fakat ondan sonra bu devir ile ilgili çalışmalar daha çok metin neşrinden pek ileriye gitmemiştir. Rahmetli Prof. Dr. Zeki Velidi Togan'ın yayınlamayı vaadettiği, ölümünden sonra varislerinin teşebbüs ettiği "Türkistan'ın 13-15. Asırlar Tarihi" adlı eser, ne yazık ki yayınlanamamıştır. Son yıllarda yayınlanan Hans Robert Roemer (Persien auf dem Weg in die Neuzeit) ve Beatrice Forbes Manz (The rise and rule of Tamerlane)'m eserlerinde bilhassa Timur devri üzerinde durulduğu gibi, Japonya'da da çalışmaların başlaması memnuniyet verici bir husustur. Zira Selçuklulardan sonraki Moğol devrinden, bugün artık pek taraftarı kalmamakla birlikte, İran'ın "Millî devlet haline geldiği" iddia edilen Safevî devri İran'ına geçişte bir ara devir ve intikal devri olması dolayısı ile Timurlular devrinin ayrı bir önemi vardır.
Kaynakların bolluğu ve bilhassa siyasî olaylar bakımından verdikleri çok geniş bilgiye rağmen bu sahaya gösterilen ilginin azlığı vaktiyle bizi bu devir üzerinde çalışmaya sevketmiştir. Eser Timur devri ile ilgili umumî bir girişten sonra Şahruh zamanında Timurlu Devleti'nin siyasî tarihi ve bu zamandaki devlet teşkilâtı, ziraî ve iktisadî faaliyetler ile bayındırlık ve kültür hareketlerine umumi bir bakış olmak üzere, iki esas bölüme ayrılmıştır.
Siyasi tarih bölümü yazılırken bilinen bütün kaynaklar görülmüş, ancak Münşeat Mecmuaları olarak, bizi doğrudan doğruya ilgilendiren ve içinde kullanılmaya değer görülen mektuplar ihtiva edenleri alınmıştır. Zira içinde bu devre ait mektuplar bulunan dünyanın çeşitli kütüphanelerinde pek çok Münşeat Mecmuası bulunmaktadır. İkinci bölümde ise teferruata girişmekten çok, devrin bâzı özelliklerine temas etmeyi uygun gördük. -Prof. Dr. İsmail Aka, Bornova, 22 Mart 1994
- Açıklama
Cengiz Han'ın meşhur Moğol istilasının ardından yaklaşık 150 yıl kadar sonra ortaya çıkan Timur, 35 yıllık faaliyeti ve çeşitli ülkelere yönelttiği seferleri ile Moğol istilâsının dehşetini buralardaki insanlara yeniden yaşattı. Buna rağmen bu cihan fatihi ve devletinin tarihi, gerek Türkiye'de ve gerekse müsteşrikler arasında Cengiz Han ve oğullarının tarihine gösterilen alâkayı nedense görmemiştir.
Türk tarihinde oynadığı önemli rol ve büyük askerî şahsiyetine rağmen, elimizde bugün bile Timur hakkında ilmi bir monografi bulunmamaktadır. Orta Asya Türk tarihinin birçok devreleri ile meşgul olmuş bulunan V.V. Barthold Türkçeye de çevrilen "Orta Asya Türk Tarihi Hakkında Dersler"; "Uluğ Bey ve Zamanı" ile "Mir Ali Şir Nevaî ve Siyasî Hayatı" adlı eserleri ile bu sahada ilk adımı atmış ve ilk bibliyografyayı da vermişti. Fakat ondan sonra bu devir ile ilgili çalışmalar daha çok metin neşrinden pek ileriye gitmemiştir. Rahmetli Prof. Dr. Zeki Velidi Togan'ın yayınlamayı vaadettiği, ölümünden sonra varislerinin teşebbüs ettiği "Türkistan'ın 13-15. Asırlar Tarihi" adlı eser, ne yazık ki yayınlanamamıştır. Son yıllarda yayınlanan Hans Robert Roemer (Persien auf dem Weg in die Neuzeit) ve Beatrice Forbes Manz (The rise and rule of Tamerlane)'m eserlerinde bilhassa Timur devri üzerinde durulduğu gibi, Japonya'da da çalışmaların başlaması memnuniyet verici bir husustur. Zira Selçuklulardan sonraki Moğol devrinden, bugün artık pek taraftarı kalmamakla birlikte, İran'ın "Millî devlet haline geldiği" iddia edilen Safevî devri İran'ına geçişte bir ara devir ve intikal devri olması dolayısı ile Timurlular devrinin ayrı bir önemi vardır.Kaynakların bolluğu ve bilhassa siyasî olaylar bakımından verdikleri çok geniş bilgiye rağmen bu sahaya gösterilen ilginin azlığı vaktiyle bizi bu devir üzerinde çalışmaya sevketmiştir. Eser Timur devri ile ilgili umumî bir girişten sonra Şahruh zamanında Timurlu Devleti'nin siyasî tarihi ve bu zamandaki devlet teşkilâtı, ziraî ve iktisadî faaliyetler ile bayındırlık ve kültür hareketlerine umumi bir bakış olmak üzere, iki esas bölüme ayrılmıştır.
Siyasi tarih bölümü yazılırken bilinen bütün kaynaklar görülmüş, ancak Münşeat Mecmuaları olarak, bizi doğrudan doğruya ilgilendiren ve içinde kullanılmaya değer görülen mektuplar ihtiva edenleri alınmıştır. Zira içinde bu devre ait mektuplar bulunan dünyanın çeşitli kütüphanelerinde pek çok Münşeat Mecmuası bulunmaktadır. İkinci bölümde ise teferruata girişmekten çok, devrin bâzı özelliklerine temas etmeyi uygun gördük. -Prof. Dr. İsmail Aka, Bornova, 22 Mart 1994
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.