Şu an elinize aldığınız kitabın kapağı için tasarlanan resim ne anlatıyor? Kitabın adını sadece dört harf oluşturuyor. Bu dört harfi birbirine bağlayan ise sadece bir merdiven. Bizlere bu harfler arasında dolaşabilme imkanı verende sadece bu merdiven. Merdivene ulaştıktan sonra basamaklardan tek tek çıkarak bütün bu harflere tırmanabildiğimiz gibi her birinden diğerine de rahatlıkla atlayarak geçebiliyoruz, öyle değil mi? İş böyle olunca bu merdiven de neyin nesi, diyorsunuz.
Her bir basamağı ile biraz daha yukarı çıkmamızı sağlayan bu merdiven aslında bilgiyle ilerleyişin basamaklarını ifade ediyor her kişinin edindiği bilgi ile kendi basamaklarını yavaş yavaş tırmanarak bakmaktan, öte görebilmeye geçişini anlatıyor. Bilgiyle çıkabildiğimiz her bir basamak sayesinde M harfinden Ü'ye Ü harfinden Z'ye ve oradan da rahatlıkla E harfine çıkıveriyoruz. Her bir basamağın her bir kişi için farklı bilgileri içerdiğini düşündüğümüzde merdiven, herkesi birleştiren tek öge olarak karşımıza çıkıyor. Merdivensiz bütün bu harfler kendi aralarında dolaşılmaz oluyor.
Her biri birbirinden farklı özellikle yedi çocuk.. Hepsinin elinde sıkıca sarıldıkları bir ip ve ipin ucunda bir göz. Sadece bakan değil aynı zamanda gören birer göz. Bu ipe bağlı gören göz her bir çocuk için merdivene doğru bir ilerleyişi sağlıyor. Her çocuğun ipi farklı bir harfle yönelmiş. Çocukların basamaklara vardıklarında bilgiyle yukarı çıkış için ihtiyaç duydukları tek şey ise öğrenmeyi istemek.Tutulan her bir ip bütün çocukları bu dört harfe çekiyor. Sadece harflerin oluşturduğu kavramın cazibesinde kapılan çocuklar zaten bu çekim ile yola çıkmışlar. Bilgiyle gören bir gözle sadece o eski merdivene doğru heyecanla yürüyebilmek... O basamakları sağduyuyla tırmanabilmek...
Tüm çocukların cazibesine kapılarak yöneldiği tek bir kavram, Müze. Müzeyle görmek. Müzede görmek. İşte bütün harfleri dolaşarak müzenin içine girebilen çocuklar bacadan tüten duman ile o kavramın yaşadığına şahit oluyorlar. Çünkü duman canlılığı ifade ederken bilginin içinde yaşamayı da bizlere öğretiyor. Harfler böylece canlanmaya başlarken her bir harf de bir çocukla müze kelimesinde yerini buluyor. İşte bu kapak tasarımındaki gizem, bu romanı okuyan çocukların ve yetişkinlerin de bu merdivendeki çıkışlarını müze eğitimiyle olduğuna işaret etmektedir. Bakmaktan öte görebilen her yaşta çocuk kalabilenler için...
- Açıklama
Şu an elinize aldığınız kitabın kapağı için tasarlanan resim ne anlatıyor? Kitabın adını sadece dört harf oluşturuyor. Bu dört harfi birbirine bağlayan ise sadece bir merdiven. Bizlere bu harfler arasında dolaşabilme imkanı verende sadece bu merdiven. Merdivene ulaştıktan sonra basamaklardan tek tek çıkarak bütün bu harflere tırmanabildiğimiz gibi her birinden diğerine de rahatlıkla atlayarak geçebiliyoruz, öyle değil mi? İş böyle olunca bu merdiven de neyin nesi, diyorsunuz.
Her bir basamağı ile biraz daha yukarı çıkmamızı sağlayan bu merdiven aslında bilgiyle ilerleyişin basamaklarını ifade ediyor her kişinin edindiği bilgi ile kendi basamaklarını yavaş yavaş tırmanarak bakmaktan, öte görebilmeye geçişini anlatıyor. Bilgiyle çıkabildiğimiz her bir basamak sayesinde M harfinden Ü'ye Ü harfinden Z'ye ve oradan da rahatlıkla E harfine çıkıveriyoruz. Her bir basamağın her bir kişi için farklı bilgileri içerdiğini düşündüğümüzde merdiven, herkesi birleştiren tek öge olarak karşımıza çıkıyor. Merdivensiz bütün bu harfler kendi aralarında dolaşılmaz oluyor.
Her biri birbirinden farklı özellikle yedi çocuk.. Hepsinin elinde sıkıca sarıldıkları bir ip ve ipin ucunda bir göz. Sadece bakan değil aynı zamanda gören birer göz. Bu ipe bağlı gören göz her bir çocuk için merdivene doğru bir ilerleyişi sağlıyor. Her çocuğun ipi farklı bir harfle yönelmiş. Çocukların basamaklara vardıklarında bilgiyle yukarı çıkış için ihtiyaç duydukları tek şey ise öğrenmeyi istemek.Tutulan her bir ip bütün çocukları bu dört harfe çekiyor. Sadece harflerin oluşturduğu kavramın cazibesinde kapılan çocuklar zaten bu çekim ile yola çıkmışlar. Bilgiyle gören bir gözle sadece o eski merdivene doğru heyecanla yürüyebilmek... O basamakları sağduyuyla tırmanabilmek...
Tüm çocukların cazibesine kapılarak yöneldiği tek bir kavram, Müze. Müzeyle görmek. Müzede görmek. İşte bütün harfleri dolaşarak müzenin içine girebilen çocuklar bacadan tüten duman ile o kavramın yaşadığına şahit oluyorlar. Çünkü duman canlılığı ifade ederken bilginin içinde yaşamayı da bizlere öğretiyor. Harfler böylece canlanmaya başlarken her bir harf de bir çocukla müze kelimesinde yerini buluyor. İşte bu kapak tasarımındaki gizem, bu romanı okuyan çocukların ve yetişkinlerin de bu merdivendeki çıkışlarını müze eğitimiyle olduğuna işaret etmektedir. Bakmaktan öte görebilen her yaşta çocuk kalabilenler için...
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.