Objektifini Yüreğine Takan ÇocuklarAkdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Haber Ajansı
Bu kitap, Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi (AKİL) Haber Ajansı öğrencilerinin Akdeniz İletişim Gazetesi ve Atölye Dergisi'nde yayınlanan röportajlarından derlendi. Röportajın içeriksel anlam yitimine uğradığı şu günlerde, kafa tutarcasına; düşünen, merak eden, kaygı güden, sorgulayan, soran, sadece sorduğu soruları yazıya döken değil, aldığı yanıtları yorumlayan, gözlemleri ve araştırmaları ile harmanlayan AKİL'in amatör muhabirleri, gazetecinin ‘ben' demediği, kolektifi benimsediği, kamusaldan yana tavır aldığı, laubalilikle samimiyeti karıştırmadığı, durması gereken noktayı bildiği gibi erişmesi gereken hedeften de vazgeçmediği zamanlara duyulan bir özlemle kaleme aldı bu kitapta yer alan her bir röportajı. Kentiyle sınırlı kalmayan bir evrende gezinen bu çocuklar, Ahmed Arif'in Fikret Otyam için dediği gibi ‘objektifini yüreğine taktı'... İl il, köy köy dolaşarak hiç tanımadıkları yerlerde, görmediklerimizi gösterdi, duymadıklarımızı duyurdu, duyup da unuttuklarımızı hatırlattı. Bilinenden, tanınandan ziyade bilinmeyeni buldu, popüleri değil sıradanı seçti. Gün oldu taş yedi, gün oldu taş olup ayağa değdi. 34 öğrenci tam 62 röportaj ile bu kitaba hayat verdi.
- Açıklama
Bu kitap, Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi (AKİL) Haber Ajansı öğrencilerinin Akdeniz İletişim Gazetesi ve Atölye Dergisi'nde yayınlanan röportajlarından derlendi. Röportajın içeriksel anlam yitimine uğradığı şu günlerde, kafa tutarcasına; düşünen, merak eden, kaygı güden, sorgulayan, soran, sadece sorduğu soruları yazıya döken değil, aldığı yanıtları yorumlayan, gözlemleri ve araştırmaları ile harmanlayan AKİL'in amatör muhabirleri, gazetecinin ‘ben' demediği, kolektifi benimsediği, kamusaldan yana tavır aldığı, laubalilikle samimiyeti karıştırmadığı, durması gereken noktayı bildiği gibi erişmesi gereken hedeften de vazgeçmediği zamanlara duyulan bir özlemle kaleme aldı bu kitapta yer alan her bir röportajı. Kentiyle sınırlı kalmayan bir evrende gezinen bu çocuklar, Ahmed Arif'in Fikret Otyam için dediği gibi ‘objektifini yüreğine taktı'... İl il, köy köy dolaşarak hiç tanımadıkları yerlerde, görmediklerimizi gösterdi, duymadıklarımızı duyurdu, duyup da unuttuklarımızı hatırlattı. Bilinenden, tanınandan ziyade bilinmeyeni buldu, popüleri değil sıradanı seçti. Gün oldu taş yedi, gün oldu taş olup ayağa değdi. 34 öğrenci tam 62 röportaj ile bu kitaba hayat verdi.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.