Açlık korkusu, deprem korkusu, sel korkusu, savaş korkusu, hastalık korkusu, devlet korkusu, devletsizlik korkusu ve hatta çoğu zaman Tanrı korkusu… Bütün bu korkuların temelinde tek bir korku vardır: insanın en ilkel ve en temel korkusu, bütün korkuların anası olan ölüm korkusu.
Peki ama hayatımızın farklı safhalarında sevdiklerimizin, yakınlarımızın ve tanıdıklarımızın birer birer öldüğüne tanık olduğumuz, ölümün kaçınılması imkânsız son olduğunu bildiğimiz ve korkunun ecele faydası olmadığına dair evrensel bir mutabakata sahip olduğumuz halde neden ölümden korkarız? Ölümü bunca korkutucu yapan nedir? Bütün bunlara rağmen nasıl sanki ölüm yokmuş gibi yaşamaya devam ederiz? Neden sonunun hüsran olacağını bile bile ölümsüzlüğün peşinden koşarız? Ölümde trajik olan nedir?
Bu kitap, insanlığın bilinen birkaç bin yıllık tarihinde ölüm üzerine bir sözü olan dinlerin, bilgelerin ve bilginlerin bu sorulara verdiği cevapların hülasasıdır.
- Açıklama
Açlık korkusu, deprem korkusu, sel korkusu, savaş korkusu, hastalık korkusu, devlet korkusu, devletsizlik korkusu ve hatta çoğu zaman Tanrı korkusu… Bütün bu korkuların temelinde tek bir korku vardır: insanın en ilkel ve en temel korkusu, bütün korkuların anası olan ölüm korkusu.
Peki ama hayatımızın farklı safhalarında sevdiklerimizin, yakınlarımızın ve tanıdıklarımızın birer birer öldüğüne tanık olduğumuz, ölümün kaçınılması imkânsız son olduğunu bildiğimiz ve korkunun ecele faydası olmadığına dair evrensel bir mutabakata sahip olduğumuz halde neden ölümden korkarız? Ölümü bunca korkutucu yapan nedir? Bütün bunlara rağmen nasıl sanki ölüm yokmuş gibi yaşamaya devam ederiz? Neden sonunun hüsran olacağını bile bile ölümsüzlüğün peşinden koşarız? Ölümde trajik olan nedir?Bu kitap, insanlığın bilinen birkaç bin yıllık tarihinde ölüm üzerine bir sözü olan dinlerin, bilgelerin ve bilginlerin bu sorulara verdiği cevapların hülasasıdır.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.