Ölürse Yer Beğensin Kalırsa El Beğensin
Benim gibi yarı ev kadını, sıradan bir öğretim üyesinin anıları ne işe yarar, kim okur diyordum. Fakat bir yerde okumuştum. “Köşedeki bakkal bile anılarını yazsa ülkedeki toplumsal ve ekonomik değişmenin perspektifi ortaya çıkar.” diyordu yazar. Yazmak bir şey değil de insan güzel anılar yazmak istiyor. 12 Mart döneminde gözaltına alınıp Mamak, Sarıkışla'ya götürüldüğümde tahliye edilirken bir albay:
“Üzülmeyin ilerde torunlarınıza anlatacak anılarınız oluyor işte.” demişti. Ben de:
“Ben torunlarıma güzel anılar anlatmak isterim.” demiştim. Ne yazık ki benim anılarım çok pembe değil. Nasıl olsun ki? En güzel yıllarımız İkinci Dünya Savaşı'yla geçti.
Onun için bu anıları Nüfus kağıtlarında “Ekmek karnesi verilmiştir” damgası bulunan kuşağıma armağan ediyorum.
Nadire Yüksekışık (Atal) şubat 1928'de Mersin'de doğdu.Tarsus'ta başladığı ilkokul eğitimini Erzincan'da tamamladı. 1939 Erzincan depremi dolayısıyla ortaokul eğitimine bir yıl ara verdi.1940'da Adana Kız Lisesi'nde yeniden ortaokula başladı.1942'de annesini kaybettiğinden yatılı olarak aynı okula devam etti.1946'da orta öğretimini bitirip Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi'ne kimya öğrencisi olarak kaydoldu. 1951'de mezun olup Elazığ lisesine kimya öğretmeni olarak atandı. 1953'de Mesut Yüksekışık ile evlendi, eş durumundan dolayı Burdur Lisesi'nde kimya öğretmenliğine devam etti. 1958'de istifa ederek Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya bölümüne asistan olarak girdi.
Serbest organik radikaller kimyası üzerine doktora tezi çalışmasıyla 1965'de Dr. unvanını aldı. 1967 yılında NORAD bursu kazanarak Norveç'te organik fosfor bileşikleri konusunda doçentlik tezini hazırlayıp 1970'de Doçent oldu. 1976'da British Council bursu ile South Hampton Üniversites'inde böcek feremonları sentezleri üzerine çalışmalar yaptı. 1980'de Profesör oldu.
Hâlen dul ve iki çocuk annesidir.
- Açıklama
Benim gibi yarı ev kadını, sıradan bir öğretim üyesinin anıları ne işe yarar, kim okur diyordum. Fakat bir yerde okumuştum. “Köşedeki bakkal bile anılarını yazsa ülkedeki toplumsal ve ekonomik değişmenin perspektifi ortaya çıkar.” diyordu yazar. Yazmak bir şey değil de insan güzel anılar yazmak istiyor. 12 Mart döneminde gözaltına alınıp Mamak, Sarıkışla'ya götürüldüğümde tahliye edilirken bir albay:
“Üzülmeyin ilerde torunlarınıza anlatacak anılarınız oluyor işte.” demişti. Ben de:
“Ben torunlarıma güzel anılar anlatmak isterim.” demiştim. Ne yazık ki benim anılarım çok pembe değil. Nasıl olsun ki? En güzel yıllarımız İkinci Dünya Savaşı'yla geçti.
Onun için bu anıları Nüfus kağıtlarında “Ekmek karnesi verilmiştir” damgası bulunan kuşağıma armağan ediyorum.
Nadire Yüksekışık (Atal) şubat 1928'de Mersin'de doğdu.Tarsus'ta başladığı ilkokul eğitimini Erzincan'da tamamladı. 1939 Erzincan depremi dolayısıyla ortaokul eğitimine bir yıl ara verdi.1940'da Adana Kız Lisesi'nde yeniden ortaokula başladı.1942'de annesini kaybettiğinden yatılı olarak aynı okula devam etti.1946'da orta öğretimini bitirip Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi'ne kimya öğrencisi olarak kaydoldu. 1951'de mezun olup Elazığ lisesine kimya öğretmeni olarak atandı. 1953'de Mesut Yüksekışık ile evlendi, eş durumundan dolayı Burdur Lisesi'nde kimya öğretmenliğine devam etti. 1958'de istifa ederek Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya bölümüne asistan olarak girdi.
Serbest organik radikaller kimyası üzerine doktora tezi çalışmasıyla 1965'de Dr. unvanını aldı. 1967 yılında NORAD bursu kazanarak Norveç'te organik fosfor bileşikleri konusunda doçentlik tezini hazırlayıp 1970'de Doçent oldu. 1976'da British Council bursu ile South Hampton Üniversites'inde böcek feremonları sentezleri üzerine çalışmalar yaptı. 1980'de Profesör oldu.
Hâlen dul ve iki çocuk annesidir.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.