On Otuz
Teneffüs yaklaşırken güneş yavaş yavaş tarlalardan elini ayağını çekti. Karanlık, seyrekağaçların üzerinde büyüdü. Yalın gövdeli, kurumuş, dalsız kavaklar uzak dağların karasoluğuyla gıcırdadı. Sanki havanın kararmasını bekliyormuş gibi yine elektrikler kesildi.Gökten süzülen ışığın ölü aydınlığı sınıfın duvarlarına insan lekeleri bıraktı. Kıpırtısızgölgeler hala sessizce ders çalışıyordu.
- Açıklama
Teneffüs yaklaşırken güneş yavaş yavaş tarlalardan elini ayağını çekti. Karanlık, seyrekağaçların üzerinde büyüdü. Yalın gövdeli, kurumuş, dalsız kavaklar uzak dağların karasoluğuyla gıcırdadı. Sanki havanın kararmasını bekliyormuş gibi yine elektrikler kesildi.Gökten süzülen ışığın ölü aydınlığı sınıfın duvarlarına insan lekeleri bıraktı. Kıpırtısızgölgeler hala sessizce ders çalışıyordu.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.