%35
Pıh Bir Eylem Mustafa Kılıçer
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786056475634
Boyut
13.00x19.50
Sayfa Sayısı
142
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2014-05
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Pıh Bir Eylem

29,00TL
18,85TL
%35
Satışta değil
9786056475634
679266
Pıh Bir Eylem
Pıh Bir Eylem
18.85

"Kavram, dokunuşlananı anlatanın dokunulan oluşuyla sığınamayışlık kanırtısı; göğüsten yüreğe usul, yokben'den değilben'e uzanış; kaburgasal engel paranoyası.

Göz seyreder ve seğirir.

Gözü seyirir adamın. Odalarında otalanmaktadır."

"...koku?

Bir leş kokusu geliyordu burnuna; çürümesinin engellenişinin direncini yitirmesiyle geçen süreyi telafi etmek istercesine bir bozunumun kokusu. Yanmakta olan bir kısmının acılar içinde cıyırtısı. Et bağırır mı?

'Yemek hazır! ' diye bağırdı kadın. Karıncalar vardı her yerde. Karıncalar, karıncalar, karıncalar..."

"...Sanki etim ağzında kalmış gibi suskun, susabilirmişçesine, kovmuşsun gibi ben gitmişim, gibi ayrılmışız, sanki girebilmişiz bedenlerimize, ıssızlarımıza, boşluklarımıza, derine, derimize, sanki sana, oraya, oradaymışım, bir süre orada bulunmuşum da yemişiz birbirimiz..."

Karanlığını ve en az evi kadar darmadağınık, bölük pörçük belleğini ve kafasındaki bütün benleri içinde taşırken oradan taşan ve dağılan her şeyi; cızırdayan ampulleri, komşu boğurtularını, kende karışmayı ve ondan kaçmayı, pandomim yapan bir kadını ve eylemlerini, elbette hep eylemleri : ellerin inip kalkmasını ve soluk alış verişleri, yürümeyi, oturmayı, konuşmaları kuran, sürekli kuran, yeniden kuran Bay T. Ve onun etrafını kuşatan diğerlerinin eylemsel ve varoluşsal hikayesi .

Yazar, Çıldırı'yla çıktığı yolda kelimelerin ve görüntülerin altını kazmaya devam ediyor.

  • Açıklama
    • "Kavram, dokunuşlananı anlatanın dokunulan oluşuyla sığınamayışlık kanırtısı; göğüsten yüreğe usul, yokben'den değilben'e uzanış; kaburgasal engel paranoyası.

      Göz seyreder ve seğirir.

      Gözü seyirir adamın. Odalarında otalanmaktadır."

      "...koku?

      Bir leş kokusu geliyordu burnuna; çürümesinin engellenişinin direncini yitirmesiyle geçen süreyi telafi etmek istercesine bir bozunumun kokusu. Yanmakta olan bir kısmının acılar içinde cıyırtısı. Et bağırır mı?

      'Yemek hazır! ' diye bağırdı kadın. Karıncalar vardı her yerde. Karıncalar, karıncalar, karıncalar..."

      "...Sanki etim ağzında kalmış gibi suskun, susabilirmişçesine, kovmuşsun gibi ben gitmişim, gibi ayrılmışız, sanki girebilmişiz bedenlerimize, ıssızlarımıza, boşluklarımıza, derine, derimize, sanki sana, oraya, oradaymışım, bir süre orada bulunmuşum da yemişiz birbirimiz..."

      Karanlığını ve en az evi kadar darmadağınık, bölük pörçük belleğini ve kafasındaki bütün benleri içinde taşırken oradan taşan ve dağılan her şeyi; cızırdayan ampulleri, komşu boğurtularını, kende karışmayı ve ondan kaçmayı, pandomim yapan bir kadını ve eylemlerini, elbette hep eylemleri : ellerin inip kalkmasını ve soluk alış verişleri, yürümeyi, oturmayı, konuşmaları kuran, sürekli kuran, yeniden kuran Bay T. Ve onun etrafını kuşatan diğerlerinin eylemsel ve varoluşsal hikayesi .

      Yazar, Çıldırı'yla çıktığı yolda kelimelerin ve görüntülerin altını kazmaya devam ediyor.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat