%25
Polonyalı Bir Seyyahın Gözünden 16. Asır Türkiyesi %15 indirimli Polon
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786056644672
Boyut
16.50x24.50
Sayfa Sayısı
256
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-09
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
1. Hamur
Dili
Türkçe

Polonyalı Bir Seyyahın Gözünden 16. Asır Türkiyesi

Yazar: Simeon
Yayınevi : Köprü Kitapları
45,00TL
33,75TL
%25
Satışta değil
9786056644672
646520
Polonyalı Bir Seyyahın Gözünden 16. Asır Türkiyesi
Polonyalı Bir Seyyahın Gözünden 16. Asır Türkiyesi
33.75

Köprü Kitapları tarafından yayınlanan Polonyalı Simeon'un 1600'lü yıllarda İstanbul ve Anadolu'ya yaptığı seyahatinde kaleme aldığı yazılarından oluşan “Polonyalı Bir Seyyahın Gözünden 16. Asır Türkiyesi” adlı kitap 256 sayfadan oluşmaktadır.

Polonyalı Simeon, bu kitabın sayfaları arasında İstanbul ve Anadolu'ya nostaljik bir geziye çıkarıyor okuru... “Bir gün bir şehirliden rica ettim ve onunla beraber herkesin gıpta ettiği Ayasofya'ya gittim. Şeyhlere bahşiş verdik ve bizi içeri aldılar. Mabedin büyüklüğünü, yüksekliğini ve güzelliğini temaşa ederek hayran olduk ve Allah'a şükrettik. Hiç bir yerde böyle bir bina görmüş değiliz. Orada şaşılacak derecede büyüklükte ve kalınlıkta zarif ve güzel birçok mermer sütunlar gördük. Sütunlar muhtelif boy ve kalınlıkta olduğu gibi kırmızı, beyaz, mavi, yeşil, siyah ve erguvani, bazıları da benekli mermerden idi.

Bir kısım sütunlar çukurlu olarak yontulmuş, bu çukurlar yaldızla ve mavi renklerle doldurulmuştu. Bu sana'at güzelliğini tadabilmesi için insanın bin gözü olmalı.”

  • Açıklama
    • Köprü Kitapları tarafından yayınlanan Polonyalı Simeon'un 1600'lü yıllarda İstanbul ve Anadolu'ya yaptığı seyahatinde kaleme aldığı yazılarından oluşan “Polonyalı Bir Seyyahın Gözünden 16. Asır Türkiyesi” adlı kitap 256 sayfadan oluşmaktadır.

      Polonyalı Simeon, bu kitabın sayfaları arasında İstanbul ve Anadolu'ya nostaljik bir geziye çıkarıyor okuru... “Bir gün bir şehirliden rica ettim ve onunla beraber herkesin gıpta ettiği Ayasofya'ya gittim. Şeyhlere bahşiş verdik ve bizi içeri aldılar. Mabedin büyüklüğünü, yüksekliğini ve güzelliğini temaşa ederek hayran olduk ve Allah'a şükrettik. Hiç bir yerde böyle bir bina görmüş değiliz. Orada şaşılacak derecede büyüklükte ve kalınlıkta zarif ve güzel birçok mermer sütunlar gördük. Sütunlar muhtelif boy ve kalınlıkta olduğu gibi kırmızı, beyaz, mavi, yeşil, siyah ve erguvani, bazıları da benekli mermerden idi.

      Bir kısım sütunlar çukurlu olarak yontulmuş, bu çukurlar yaldızla ve mavi renklerle doldurulmuştu. Bu sana'at güzelliğini tadabilmesi için insanın bin gözü olmalı.”

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat