%30
Postmodern Etik %15 indirimli Zygmunt Bauman
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789755391816
Boyut
13.00x19.50
Sayfa Sayısı
352
Baskı
4
Basım Tarihi
2020-09
Çeviren
Alev Türker
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
Postmodern Ethics

Postmodern Etik

66,00TL
46,20TL
%30
Satışta değil
9789755391816
381210
Postmodern Etik
Postmodern Etik
46.20

Yıllardır modern sanayi uygarlığını tartışıyoruz. İlk günahı kimin işlediğini, insanın bir zamanlar doğayla barışık bir halde yaşadığı o güzel günlere kimin son verdiğini, bizi fırtınaların orta yerinde kimin çırılçıplak bıraktığını bulmak için daha çok tartışacağız. Çünkü “Tanrı(nın) öldü”ğünü bilmek, geleneğin zincirlerini parçalamak yetmedi; bu kez de özgürlük ciğerlerimizi yakmaya başladı. Özgürlük kendinin, ayrıca ötekinin sorumluluğunu üstlenmek, belirsizliklerle, çözülmez çelişkilerle sarmaş dolaş yaşamak, yani, modern bireyler olmak demekti. Ama ağır geldi özgürlük. Zygmunt Bauman büyük bir coşkuyla karşılanan bu çalışmasında, insanın ahlaki açıdan müphem olduğunu, ahlaki fenomenlerin doğaları gereği irrasyonel olduğunu, çözümsüz çelişkilerle her tikel durumun dayattığı ahlak sorunlarıyla baş etmenin bireye düştüğünü, ahlakın etik bir kod altında evrenselleştirilemeyeceğini, insan benliğinin ilk gerçekliğinin ahlaki sorumluluk olduğunu kabul ederek postmodern bir etiğin önünü açmayı amaçlayan bir araştırmaya girişiyor. Bauman, “yasa”, “toplum”, “gelenek” kılığındaki bekçilerin ahlakın kaynağı ve koruyucusu olmak şöyle dursun, ahlaki benliği kuruttuğunu bu felsefe yoluyla sergiliyor. Yaşadığımız çağı, duygulanımların faziletine ve açıklanamayanın meşruiyetine yönelen dünyanın “yeniden kutsanması” olarak niteliyor. Postmodern Etik yasaları olmayan bir ahlakı, tamamen ahlaki benliğin faaliyet halinde olduğu uğraklarda görünür hale gelen bir ahlakı, kendi gerekçesini yine kendinde bulan bir ahlakı, ahlakın yol göstericiliğini kabul eden kişileri birer “aziz” mertebesine yükselten bir ahlakın dış hatlarını tarif ediyor. Modernliğin yanılsamalarına kapılmayan insana etik açısından bir “şafak vakti”ni müjdeliyor.

  • Açıklama
    • Yıllardır modern sanayi uygarlığını tartışıyoruz. İlk günahı kimin işlediğini, insanın bir zamanlar doğayla barışık bir halde yaşadığı o güzel günlere kimin son verdiğini, bizi fırtınaların orta yerinde kimin çırılçıplak bıraktığını bulmak için daha çok tartışacağız. Çünkü “Tanrı(nın) öldü”ğünü bilmek, geleneğin zincirlerini parçalamak yetmedi; bu kez de özgürlük ciğerlerimizi yakmaya başladı. Özgürlük kendinin, ayrıca ötekinin sorumluluğunu üstlenmek, belirsizliklerle, çözülmez çelişkilerle sarmaş dolaş yaşamak, yani, modern bireyler olmak demekti. Ama ağır geldi özgürlük. Zygmunt Bauman büyük bir coşkuyla karşılanan bu çalışmasında, insanın ahlaki açıdan müphem olduğunu, ahlaki fenomenlerin doğaları gereği irrasyonel olduğunu, çözümsüz çelişkilerle her tikel durumun dayattığı ahlak sorunlarıyla baş etmenin bireye düştüğünü, ahlakın etik bir kod altında evrenselleştirilemeyeceğini, insan benliğinin ilk gerçekliğinin ahlaki sorumluluk olduğunu kabul ederek postmodern bir etiğin önünü açmayı amaçlayan bir araştırmaya girişiyor. Bauman, “yasa”, “toplum”, “gelenek” kılığındaki bekçilerin ahlakın kaynağı ve koruyucusu olmak şöyle dursun, ahlaki benliği kuruttuğunu bu felsefe yoluyla sergiliyor. Yaşadığımız çağı, duygulanımların faziletine ve açıklanamayanın meşruiyetine yönelen dünyanın “yeniden kutsanması” olarak niteliyor. Postmodern Etik yasaları olmayan bir ahlakı, tamamen ahlaki benliğin faaliyet halinde olduğu uğraklarda görünür hale gelen bir ahlakı, kendi gerekçesini yine kendinde bulan bir ahlakı, ahlakın yol göstericiliğini kabul eden kişileri birer “aziz” mertebesine yükselten bir ahlakın dış hatlarını tarif ediyor. Modernliğin yanılsamalarına kapılmayan insana etik açısından bir “şafak vakti”ni müjdeliyor.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat