Sahibini Arayan Şiirler
Hırsızlık, yazılı kanunlar ya da toplumsal meşruiyet düzeyinde mülkiyeti kendine ait olmayan bir taşınır malı izinsizce alıkoyma, kullanma, nesneden menfaat temin etme işidir. Ekonomik değeri olan her türlü enerji de taşınır mal sayılır ve hırsızlığa konu olabilir.
Dünyanın en eski mesleklerinden biri sayılabilecek hırsızlık destan, masal, fıkra, roman, fabl, senaryo, şiir, öykü, sözlü yahut görsel anlatı alanlarında da olagelmiştir. Sanatta hırsızlık yapmak belki de hırsızlıkların en kötüsüdür.
Ezeli Doğanay'da; edebiyat bağlamındaki hırsızlıkları bu yapıtında kanıtlarıyla gözler önüne seriyor. Ve Şöyle der Ezeli: “Halk şiiri önceki çağlardan günümüze yürekten yüreğe, dilden dile aktarıldığı için bunun hem olumlu, hem de olumsuz bir yanı var. Olumlu yanı, yürekle sahiplenildiği için bir anlamda o şiir ölümsüzleşmiş, halkın ölümsüzlük suyuyla beslenmiştir. Artık hiçbir silgi onu silemez. Ta ki o şiirin konusunu oluşturan öğelerin, nedenlerin, ortadan kalkmasına kadar. Toplumsal yaşamda geçerliliğini yitirinceye kadar. Olumsuz yanı da şu ki, halkın bunu sahiplenmesine karşın bazen kimi ozanlar bu şiirleri kendi adına sahiplenebilirler.
Böyle bir hırsızlığa yönelmelerinin nedeni ise: Usta olmayışları, sanatın bütün inceliklerini kavramamaları, sahiplendikleri şiirin düzeyinde şiir yazmayışları, kısa yoldan emeksiz çabasız tanınmak vs. Nedenler çoğaltılabilir.”
Toplumların tarihinde yaşanmış bazı olayları, gelişmeleri incelemek ve bunları belgelemek, toplum belleğinde ortaya çıkan bu kayıpların ortadan kaldırılması açısında büyük önem taşır.
Ezeli, ”Sahibini Arayan Şiirler” adlı eserinde eleştirinin yeni bir adı olabilir. Yaşamı masaya yatırmak önemli değil ama, masaya yatırılan yaşamın sanatsal ameliyatı önemli. Ezeli Doğanay, kurgusu, dili ve gözlemlerindeki derinlikle, bu ameliyatı başarıyla sonlandırıyor.
Çok değerli, sanatsal bir çalışmayla karşı karşıyasınız.
- Açıklama
Hırsızlık, yazılı kanunlar ya da toplumsal meşruiyet düzeyinde mülkiyeti kendine ait olmayan bir taşınır malı izinsizce alıkoyma, kullanma, nesneden menfaat temin etme işidir. Ekonomik değeri olan her türlü enerji de taşınır mal sayılır ve hırsızlığa konu olabilir.
Dünyanın en eski mesleklerinden biri sayılabilecek hırsızlık destan, masal, fıkra, roman, fabl, senaryo, şiir, öykü, sözlü yahut görsel anlatı alanlarında da olagelmiştir. Sanatta hırsızlık yapmak belki de hırsızlıkların en kötüsüdür.
Ezeli Doğanay'da; edebiyat bağlamındaki hırsızlıkları bu yapıtında kanıtlarıyla gözler önüne seriyor. Ve Şöyle der Ezeli: “Halk şiiri önceki çağlardan günümüze yürekten yüreğe, dilden dile aktarıldığı için bunun hem olumlu, hem de olumsuz bir yanı var. Olumlu yanı, yürekle sahiplenildiği için bir anlamda o şiir ölümsüzleşmiş, halkın ölümsüzlük suyuyla beslenmiştir. Artık hiçbir silgi onu silemez. Ta ki o şiirin konusunu oluşturan öğelerin, nedenlerin, ortadan kalkmasına kadar. Toplumsal yaşamda geçerliliğini yitirinceye kadar. Olumsuz yanı da şu ki, halkın bunu sahiplenmesine karşın bazen kimi ozanlar bu şiirleri kendi adına sahiplenebilirler.
Böyle bir hırsızlığa yönelmelerinin nedeni ise: Usta olmayışları, sanatın bütün inceliklerini kavramamaları, sahiplendikleri şiirin düzeyinde şiir yazmayışları, kısa yoldan emeksiz çabasız tanınmak vs. Nedenler çoğaltılabilir.”Toplumların tarihinde yaşanmış bazı olayları, gelişmeleri incelemek ve bunları belgelemek, toplum belleğinde ortaya çıkan bu kayıpların ortadan kaldırılması açısında büyük önem taşır.
Ezeli, ”Sahibini Arayan Şiirler” adlı eserinde eleştirinin yeni bir adı olabilir. Yaşamı masaya yatırmak önemli değil ama, masaya yatırılan yaşamın sanatsal ameliyatı önemli. Ezeli Doğanay, kurgusu, dili ve gözlemlerindeki derinlikle, bu ameliyatı başarıyla sonlandırıyor.
Çok değerli, sanatsal bir çalışmayla karşı karşıyasınız.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.