Saldırganlık %15 indirimli Halid Özkul
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789756238554
Boyut
14.00x21.00
Sayfa Sayısı
374
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-11
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Saldırganlık20. Yüzyıldan 21. Yüzyıla Uluslararası Emperyalist

Yazar: Halid Özkul
Yayınevi : Nergiz Yayınları
21,75TL
Satışta değil
9789756238554
646320
Saldırganlık
Saldırganlık 20. Yüzyıldan 21. Yüzyıla Uluslararası Emperyalist
21.75

"Risk toplumu" (Alman sosyolog Ulrich Beck), "medeniyetler çatışması" (Amerikalı sosyolog Samuel Huntington), "ulus-devletin güç kaybı" (Martin Albrow), "tarihin sonu" (Francis Fukuyama), "sınırlar ötesi ve sınırlar üstü bir dünya" (John Urry) bunlardan birkaç tanesidir. Tabii globalizasyonda burjuva ataerkil, özel mülkiyet hakkının gizemli simgesi olan kadın; toplumsal cinsiyet tanımlamasından soyutlanarak hem birey, hemde ucuz iş gücü olarak "köle'; "obje" ve "meta" konumunu sürdürmektedir ... Çünkü bütün mesele "kar" hadlerinin en yüksekte kalması için "emek-gücü"nden elde edilen "artı-değer"in kan bahasına da olsa devamlı kılınmasıdır. "Piyasa ekonomisi" denen kutsal kültü yaratan uzlaşmaz çelişki "emek-gücü" ve "sermaye" arasındaki savaşımın adı "sınıflar mücadelesi"dir. Burjuvazi ve işçi sınıfı arasındaki bu kanlı savaş aslında bu kadar sade ve yalındır ... Bunun için bu kavramların tümü sadece "burjuva diktatörlüğü" olarak öz biçiminde ifade edilebilecek olan globalist mali oligarşinin sınıf hege­monyasını gizlemekte işlevselleştirdiği tam bir ilizyonlar sarmalıdır ... İlizyonlar post-modernlik kuramları ile devam ettirilmiştir. Peki, bunlar uygulamada neden "KANLI" ilizyonlardır? "Olgu"nun cevabını; kitabımızdaki küresel nesnel-gerçek/somut olayların özetinde sunuyoruz...

  • Açıklama
    • "Risk toplumu" (Alman sosyolog Ulrich Beck), "medeniyetler çatışması" (Amerikalı sosyolog Samuel Huntington), "ulus-devletin güç kaybı" (Martin Albrow), "tarihin sonu" (Francis Fukuyama), "sınırlar ötesi ve sınırlar üstü bir dünya" (John Urry) bunlardan birkaç tanesidir. Tabii globalizasyonda burjuva ataerkil, özel mülkiyet hakkının gizemli simgesi olan kadın; toplumsal cinsiyet tanımlamasından soyutlanarak hem birey, hemde ucuz iş gücü olarak "köle'; "obje" ve "meta" konumunu sürdürmektedir ... Çünkü bütün mesele "kar" hadlerinin en yüksekte kalması için "emek-gücü"nden elde edilen "artı-değer"in kan bahasına da olsa devamlı kılınmasıdır. "Piyasa ekonomisi" denen kutsal kültü yaratan uzlaşmaz çelişki "emek-gücü" ve "sermaye" arasındaki savaşımın adı "sınıflar mücadelesi"dir. Burjuvazi ve işçi sınıfı arasındaki bu kanlı savaş aslında bu kadar sade ve yalındır ... Bunun için bu kavramların tümü sadece "burjuva diktatörlüğü" olarak öz biçiminde ifade edilebilecek olan globalist mali oligarşinin sınıf hege­monyasını gizlemekte işlevselleştirdiği tam bir ilizyonlar sarmalıdır ... İlizyonlar post-modernlik kuramları ile devam ettirilmiştir. Peki, bunlar uygulamada neden "KANLI" ilizyonlardır? "Olgu"nun cevabını; kitabımızdaki küresel nesnel-gerçek/somut olayların özetinde sunuyoruz...

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat