Sessiz Ölüm Tabutluklar, Beyin Yıkama ve Tecrit HücreleriTabutluklar Beyin Yıkama ve Tecrit Hücreleri
Uluslararası Af Örgütü, yapılan incelemeyle izolasyon tutsaklığında ve küçük grup izolasyounda patolojik rahatsızlıkların gözlemlendiği ve Dr. Sluga'nın "Uzun Zaman Tutsakları" adlı araştırmasında izah ettiği gibi tutsakların oldukça ciddi bir formdaki Seperations-Syndrom'dan acı çektikleri kararına varmıştır.
(Uluslararası Af Örgütü - 1979 Londra)
İşte tabutluk şunu hedeflemektedir: Tutsağın kendi kimliğini yoketmesini, en sonunda ise kendi varlığını.
(ulrike Meinhof)
Hücre sakin, tamamen gürültüye karşı izole edilmiş. Buna rağmen tanımlanamayan gürültüler gelmektedir. Örneğin dün yağmur yağdı, yağmur damlalarını görebiliyorsunuz ama sesini duyamıyorsunuz. Kapı açıldığında bile, çok az gürültü geliyor. Bu yapının temel mantığı, güvenliği sağlamak değil, tersine yok etmektir.
(Karl-Heinz Delwo)
İzolasyonda her ruh hali, boşluğa akmaktadır, keyfin yerinde mi, üzüntülü müsün, kızgın mısın, bunlarla hiç bir yere varamazsın, yani bunlarla yaşayamazsın. Bu yaşanan her şeyin içinde kalması demektir. Sen, senin içine hapsedilmişsin ve hep böyle kalacaksın.
(Birgit Hogefeld)
Dışarıda, sokakta yürüyen insanlara bir bak, ben onların izolasyon hücrelerinde ve Davranış Değişikliği-hücrelerinde tutulan tutsakların maruz kaldığı etkileri anladıklarına inanmıyorum. Yani sen duygular ve düşünceler üzerindeki etkileri tarif edemezsin. Ancak bizim karşılaştıklarımız, yarın sokaktaki adamın da başına gelecek şeyler.
(Herman Bell)
Bu bizimle devlet arasında olan bir savaştı. Devlet, tüm olanaklarıyla yüklendiği halde, devrimci kimliği yok edemedi, tüm uygulamaları, politik tutsakların sarsılmaz kimliğine carptı ve başarısızlığa uğradı. Bu savaşı, devrimci kimliğimi koruyarak ben kazandım.
(Irmgard Möller)
- Açıklama
Uluslararası Af Örgütü, yapılan incelemeyle izolasyon tutsaklığında ve küçük grup izolasyounda patolojik rahatsızlıkların gözlemlendiği ve Dr. Sluga'nın "Uzun Zaman Tutsakları" adlı araştırmasında izah ettiği gibi tutsakların oldukça ciddi bir formdaki Seperations-Syndrom'dan acı çektikleri kararına varmıştır.
(Uluslararası Af Örgütü - 1979 Londra)
İşte tabutluk şunu hedeflemektedir: Tutsağın kendi kimliğini yoketmesini, en sonunda ise kendi varlığını.
(ulrike Meinhof)
Hücre sakin, tamamen gürültüye karşı izole edilmiş. Buna rağmen tanımlanamayan gürültüler gelmektedir. Örneğin dün yağmur yağdı, yağmur damlalarını görebiliyorsunuz ama sesini duyamıyorsunuz. Kapı açıldığında bile, çok az gürültü geliyor. Bu yapının temel mantığı, güvenliği sağlamak değil, tersine yok etmektir.
(Karl-Heinz Delwo)
İzolasyonda her ruh hali, boşluğa akmaktadır, keyfin yerinde mi, üzüntülü müsün, kızgın mısın, bunlarla hiç bir yere varamazsın, yani bunlarla yaşayamazsın. Bu yaşanan her şeyin içinde kalması demektir. Sen, senin içine hapsedilmişsin ve hep böyle kalacaksın.
(Birgit Hogefeld)
Dışarıda, sokakta yürüyen insanlara bir bak, ben onların izolasyon hücrelerinde ve Davranış Değişikliği-hücrelerinde tutulan tutsakların maruz kaldığı etkileri anladıklarına inanmıyorum. Yani sen duygular ve düşünceler üzerindeki etkileri tarif edemezsin. Ancak bizim karşılaştıklarımız, yarın sokaktaki adamın da başına gelecek şeyler.
(Herman Bell)
Bu bizimle devlet arasında olan bir savaştı. Devlet, tüm olanaklarıyla yüklendiği halde, devrimci kimliği yok edemedi, tüm uygulamaları, politik tutsakların sarsılmaz kimliğine carptı ve başarısızlığa uğradı. Bu savaşı, devrimci kimliğimi koruyarak ben kazandım.
(Irmgard Möller)
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.