Sisler Dağılınca

Sisler Dağılınca özümüze çöken sis ve dumanı, kalbimizi saran karanlıkları işaret eden bir kitap. Yer yer nefsin ve şeytanın etkisi altında kalan bir ruhun nasıl girdaplara düşebileceğini fısıldayan bir dost nasihatı. İçimizdeki düşmanla girdiğimiz hesaplaşmalarda bizi çeşitli yönlerden gelip vuran zaaflarımız, iki kıskaç arasında kalan benliğimizin yenilgi çağlıkları, bazen de zafer naralarıdır bütün bunlar...

Sisler Dağılınca zaman mekan ötesine sıçrama hamlesi, zaman zaman düşülen Gor çukurlarından çıkma gayreti, bazen de basiret ufkuna yelken açma serüveni olmuş. Siz onda ebedi kurtuluşa giden yolu işaret eden irili ufaklı ışıkları, bir kısım ümit kıvılcımlarını görüp bulabilirsiniz. Ama çok kez aşk ile vurgun olanlar, onu kaybetmemek için çırpınanlar ve bu yolun sıkıntılarına ne olursa olsun katlananlar kitapta kendilerine ait çizgiler bulacak fakat ne yalan söyleyeyim asla bunlarla yetinmeyecek ve tatmin olmayacaklar. 'Yazar daha çok dertleri dile getirmeliydi, daha çok gizemli ufukların perdelerini kaldırmalıydı' diyecek ve bundan sonra ondan nice ümit fısıltıları ve sevda seranatları bekleyecek.

Sisler Dağılınca yazarı bunu bilerek yapmış. Bu kitapta her şeyi tüketmemiş. Üç nokta koyulan cümleler gibi nice mana ve yorumları okuyucuya bırakmış. Onunla başka kitaplarda dertleşmenin yollarını açmış böylece. Ta ki ondan kopmasın, onun sımsıcak ikliminden bir an dahi ayrı düşmesin, erdemli yüreğini ona açan, bir ömür boyu onu dinleyen dert ortağıyla dostlukları sonsuza dek devam etsin...
(Arka Kapak)