Sosyal Diyalog
Çağımızın kaçınılmaz bir gerçeği olan küreselleşme ve beraberinde getirdiği değişim, her alanı olduğu gibi, endüstri ilişkilerini de etkilemekte ve değiştirmektedir. Kuşkusuz bu değişimin bir boyutunu da değişen, farklılaşan işçi-işveren ilişkileri ile birlikte, önemi ve popülaritesi giderek artan "Sosyal Diyalog" oluşturmaktadır. Bir başka deyişle sosyal diyalog, küreselleşme sürecinin endüstri ilişkilerinde yarattığı değişimin bir boyutu ve sonucu olarak gün geçtikçe önem kazanmaktadır.
Yoğun rekabet, verimlilik, kalite, yeni üretim ve yönetim teknikleri ile sürekli değişime uğrayan günümüz endüstri ilişkileri sistemlerinde, bu sistemlerin en önemli iki aktörü olan işçi-işverenlerin ilişkileri de hızla değişmektedir. Bu süreç içinde de endüstri ilişkileri alanında Endüstri Devriminden günümüze dek hakim olan çıkar çatışmasına dayalı mücadeleci yapının yerini çıkar birliği, diyalog ve işbirliğine dayalı ilişkilere terk ettiğine tanık olunmaktadır. Bu nedenle gönüllülük esasına dayalı katılım, karşılıklı görüş alışverişi ve işbirliği anlayışı ile demokratik bir tartışma ve karar oluşturma süreci olarak da tanımlanan sosyal diyalog günümüz koşullarının bir sonucu ve gereği olarak, özellikle de var olan sorunlara etkin bir çözüm mekanizması olarak gittikçe önem kazanmaktadır.
Bu çalışma, "Küreselleşme Sürecinde Sosyal Diyalog (Çeşitli Ülke Örnekleri ve Türkiye)" adlı doktora tezimin gözden geçirilmiş şeklidir. Bu nedenle çalışmanın özgün haline temelde sadık kalınmasına büyük özen gösterilmekle birlikte; sosyal diyaloğun son derece dinamik bir konu olması yeni gelişmeleri kaçınılmaz kıldığı için, özellikle Avrupa Birliği ve Türkiye ile ilgili gelişmelerin değerlendirildiği ikinci ve dördüncü bölümler, yeni gelişmeler ışığında tekrar gözden geçirilerek güncelleştirilmiştir.
- Açıklama
Çağımızın kaçınılmaz bir gerçeği olan küreselleşme ve beraberinde getirdiği değişim, her alanı olduğu gibi, endüstri ilişkilerini de etkilemekte ve değiştirmektedir. Kuşkusuz bu değişimin bir boyutunu da değişen, farklılaşan işçi-işveren ilişkileri ile birlikte, önemi ve popülaritesi giderek artan "Sosyal Diyalog" oluşturmaktadır. Bir başka deyişle sosyal diyalog, küreselleşme sürecinin endüstri ilişkilerinde yarattığı değişimin bir boyutu ve sonucu olarak gün geçtikçe önem kazanmaktadır.
Yoğun rekabet, verimlilik, kalite, yeni üretim ve yönetim teknikleri ile sürekli değişime uğrayan günümüz endüstri ilişkileri sistemlerinde, bu sistemlerin en önemli iki aktörü olan işçi-işverenlerin ilişkileri de hızla değişmektedir. Bu süreç içinde de endüstri ilişkileri alanında Endüstri Devriminden günümüze dek hakim olan çıkar çatışmasına dayalı mücadeleci yapının yerini çıkar birliği, diyalog ve işbirliğine dayalı ilişkilere terk ettiğine tanık olunmaktadır. Bu nedenle gönüllülük esasına dayalı katılım, karşılıklı görüş alışverişi ve işbirliği anlayışı ile demokratik bir tartışma ve karar oluşturma süreci olarak da tanımlanan sosyal diyalog günümüz koşullarının bir sonucu ve gereği olarak, özellikle de var olan sorunlara etkin bir çözüm mekanizması olarak gittikçe önem kazanmaktadır.
Bu çalışma, "Küreselleşme Sürecinde Sosyal Diyalog (Çeşitli Ülke Örnekleri ve Türkiye)" adlı doktora tezimin gözden geçirilmiş şeklidir. Bu nedenle çalışmanın özgün haline temelde sadık kalınmasına büyük özen gösterilmekle birlikte; sosyal diyaloğun son derece dinamik bir konu olması yeni gelişmeleri kaçınılmaz kıldığı için, özellikle Avrupa Birliği ve Türkiye ile ilgili gelişmelerin değerlendirildiği ikinci ve dördüncü bölümler, yeni gelişmeler ışığında tekrar gözden geçirilerek güncelleştirilmiştir.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.