%40
Sovyet Ve Sovyet Sonrası Coğrafyada Sosyo-Lengüistik Sorunlar %15 indi
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786051802114
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
310
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-01
Çeviren
İlyas Üstünyer
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Sovyet ve Sovyet Sonrası Coğrafyada Sosyo-Lengüistik Sorunlar: 150 Dil ve Politika 1917-2000150 Dil Ve Politika 1917-2000

Yazar: V. M. Alpatov
Yayınevi : Gece Kitaplığı
44,23TL
26,54TL
%40
Satışta değil
9786051802114
628426
Sovyet ve Sovyet Sonrası Coğrafyada Sosyo-Lengüistik Sorunlar: 150 Dil ve Politika 1917-2000
Sovyet ve Sovyet Sonrası Coğrafyada Sosyo-Lengüistik Sorunlar: 150 Dil ve Politika 1917-2000 150 Dil Ve Politika 1917-2000
26.54

“Dil olgularıyla toplumsal olgular arasındaki ilişkileri, bunların birbirlerini etkilemesini, birbirinin değişkeni olarak ortaya çıkmasını, bir başka deyişle iki tür olgu arasında eşdeğerliliği inceleyen karma dal” olarak tanımlanan Sosyo-lengüistiğin 20. yy'da kendine en aktif eylem alanı bulduğu coğrafya kuşkusuz Sovyet coğrafyasıdır. Zira, bu coğrafya 20. yy.'da sosyolojinin en aktif olduğu mekan idi. Rusça, Sovyet cumhuriyetlerinin dilleri ile giriştiği egemenlik mücadelesinde hep kazanan taraf olmuştur. Sosyalist ideolojinin bunda itici güç olduğu tartışma götürmez. Rusçanın zorunlu bürokrasi dili olması, cumhuriyetlerin halkları arasında ortak anlaşma dili olması ve Rusça karşısındaki cumhuriyet dillerinin Rusça ölçeğinde oturmuş bir edebi dile (Ermenice ve Gürcüce taşıyıcıları buna katılmayabilirler!) sahip olmaması gibi bir çok etken bunda ayrıca rol oynamıştır.

  • Açıklama
    • “Dil olgularıyla toplumsal olgular arasındaki ilişkileri, bunların birbirlerini etkilemesini, birbirinin değişkeni olarak ortaya çıkmasını, bir başka deyişle iki tür olgu arasında eşdeğerliliği inceleyen karma dal” olarak tanımlanan Sosyo-lengüistiğin 20. yy'da kendine en aktif eylem alanı bulduğu coğrafya kuşkusuz Sovyet coğrafyasıdır. Zira, bu coğrafya 20. yy.'da sosyolojinin en aktif olduğu mekan idi. Rusça, Sovyet cumhuriyetlerinin dilleri ile giriştiği egemenlik mücadelesinde hep kazanan taraf olmuştur. Sosyalist ideolojinin bunda itici güç olduğu tartışma götürmez. Rusçanın zorunlu bürokrasi dili olması, cumhuriyetlerin halkları arasında ortak anlaşma dili olması ve Rusça karşısındaki cumhuriyet dillerinin Rusça ölçeğinde oturmuş bir edebi dile (Ermenice ve Gürcüce taşıyıcıları buna katılmayabilirler!) sahip olmaması gibi bir çok etken bunda ayrıca rol oynamıştır.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat