%29
Söyleşiler %25 indirimli Nurullah Ataç
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789753637718
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
393
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
2
Basım Tarihi
2008-03
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

SöyleşilerBütün Yapıtları

15,74TL
11,02TL
%29
Satışta değil
9789753637718
367438
Söyleşiler
Söyleşiler Bütün Yapıtları
11.02

Edebiyatımızın huysuz olduğu kadar "öğreten" kalemi Nurullah Ataç'ın 1941'den 1953'e kadar gazetelerde yazdığı doksan yazısı bir arada. Hayatını Türk dilinin yabancı sözcüklerden arınmasına ve gelişmesine adayan Ataç, bu kitapta toplanan yazılarında yine sözünü sakınmadan sivri mi sivri diliyle bazen kendi kendine, bazen de yarattığı düşsel kişilerle konuşuyor. Edebiyatın ve hayatın her alanında basma kalıp düşüncelere, tekdüzeliğe, mantıktan yoksun düşünme biçimine karşı çıkan Ataç, bu tavrını Söyleşiler'de de sürdürüyor. "Bence halk da, yarı-aydınlar gibi, ancak öteden beri bellediği güzellikleri, yani eski bir güzelin taklitlerini anlar. Bunların büsbütün değersiz şeyler olduklarını söyliyemeyiz, onları ortaya koyanlar da bir ustalık gösterirler. Ama bunlar eskiden beri var olan güzelliklerdir, gerçek sanatın amacı ise baba-mirasına, geleneğe yeni değerler katmak, güzellik sınırlarını geliştirmektir. İşte bu türlü eserleri, yarı-aydınlar gibi, kalabalık kitleler, okurların çoğunluğu gibi, halk da hemen anlayıp alkışlıyamaz." Ataç okumak, edebiyatımızın geçmişiyle yakından tanışmaktadır.

  • Açıklama
    • Edebiyatımızın huysuz olduğu kadar "öğreten" kalemi Nurullah Ataç'ın 1941'den 1953'e kadar gazetelerde yazdığı doksan yazısı bir arada. Hayatını Türk dilinin yabancı sözcüklerden arınmasına ve gelişmesine adayan Ataç, bu kitapta toplanan yazılarında yine sözünü sakınmadan sivri mi sivri diliyle bazen kendi kendine, bazen de yarattığı düşsel kişilerle konuşuyor. Edebiyatın ve hayatın her alanında basma kalıp düşüncelere, tekdüzeliğe, mantıktan yoksun düşünme biçimine karşı çıkan Ataç, bu tavrını Söyleşiler'de de sürdürüyor. "Bence halk da, yarı-aydınlar gibi, ancak öteden beri bellediği güzellikleri, yani eski bir güzelin taklitlerini anlar. Bunların büsbütün değersiz şeyler olduklarını söyliyemeyiz, onları ortaya koyanlar da bir ustalık gösterirler. Ama bunlar eskiden beri var olan güzelliklerdir, gerçek sanatın amacı ise baba-mirasına, geleneğe yeni değerler katmak, güzellik sınırlarını geliştirmektir. İşte bu türlü eserleri, yarı-aydınlar gibi, kalabalık kitleler, okurların çoğunluğu gibi, halk da hemen anlayıp alkışlıyamaz." Ataç okumak, edebiyatımızın geçmişiyle yakından tanışmaktadır.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat