%35
Surdaki İz Ahmet Cihan
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786059786287
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
286
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2018-04
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Surdaki İzDiyarbakır Karaçi Çingeneleri

Yazar: Ahmet Cihan
Yayınevi : Akademik Kitaplar
60,00TL
39,00TL
%35
Satışta değil
9786059786287
748104
Surdaki İz
Surdaki İz Diyarbakır Karaçi Çingeneleri
39.00

Bu çalışma, güçsüz olanların yazılmamış ve yazılma ihtimali zayıf görünen tarihlerinin belirli bir kesitini tarihe geçirme düşüncesinin bir ürünüdür.

Çalışmada, Türkiye'de yaşayan Çingene toplumunun bir alt grubu olan Karaçilerin pek fazla bilinmeyen, hatta ilgi de çekmeyen sosyal yaşantıları ve göçebelikten yerleşik düzene geçiş sürecinde karşılaştıkları temel sorunları zaman-mekân ölçeğinde ele alınmaktadır. Yüzyıllara varan bir zaman dilimindeki tarihe tanıklık edişleri grup üyelerinin kendi yaşam anlatılarında ortaya konulmaktadır.

Karaçiler, içinde yaşadıkları toplumda çoğunluk nüfus tarafından öteki olarak görülmüştür. Ötekileştirmenin birey ve grup olarak verdiği tarifsiz acılar, ızdıraplar ve çaresizlikler, görüşme yapılan on dört on beş Karaçi'nin hayat öyküsünde dile getirilmektedir. Karaçiler, muhteviyatı olumsuz bir kavram olan Çingenelikle damgalanmakta ve dolayısıyla aşağılanmaktadırlar. Tahammül sınırlarının daha fazla zorlanmasıyla, Çingene toplumunda tahmin edilemeyecek büyüklükte anomik-patolojik bir doku oluşacağı muhakkaktır. Söz konusu patolojik doku, pimi çekilmiş ve patlamaya hazır bir bombaya benzetilebilir.

Bu çalışmanın önemli özelliklerinden biri, Karaçilerde zaman-mekân bilinci ile biz ve öteki algısını, grubun çevrelerindeki geniş nüfus kitlesine bakışını doğrudan aktarmasıdır.

  • Açıklama
    • Bu çalışma, güçsüz olanların yazılmamış ve yazılma ihtimali zayıf görünen tarihlerinin belirli bir kesitini tarihe geçirme düşüncesinin bir ürünüdür.

      Çalışmada, Türkiye'de yaşayan Çingene toplumunun bir alt grubu olan Karaçilerin pek fazla bilinmeyen, hatta ilgi de çekmeyen sosyal yaşantıları ve göçebelikten yerleşik düzene geçiş sürecinde karşılaştıkları temel sorunları zaman-mekân ölçeğinde ele alınmaktadır. Yüzyıllara varan bir zaman dilimindeki tarihe tanıklık edişleri grup üyelerinin kendi yaşam anlatılarında ortaya konulmaktadır.

      Karaçiler, içinde yaşadıkları toplumda çoğunluk nüfus tarafından öteki olarak görülmüştür. Ötekileştirmenin birey ve grup olarak verdiği tarifsiz acılar, ızdıraplar ve çaresizlikler, görüşme yapılan on dört on beş Karaçi'nin hayat öyküsünde dile getirilmektedir. Karaçiler, muhteviyatı olumsuz bir kavram olan Çingenelikle damgalanmakta ve dolayısıyla aşağılanmaktadırlar. Tahammül sınırlarının daha fazla zorlanmasıyla, Çingene toplumunda tahmin edilemeyecek büyüklükte anomik-patolojik bir doku oluşacağı muhakkaktır. Söz konusu patolojik doku, pimi çekilmiş ve patlamaya hazır bir bombaya benzetilebilir.

      Bu çalışmanın önemli özelliklerinden biri, Karaçilerde zaman-mekân bilinci ile biz ve öteki algısını, grubun çevrelerindeki geniş nüfus kitlesine bakışını doğrudan aktarmasıdır.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat