Sürgün İnekBin Yılın Komedisi
Yıl 1997...
Düşüncelerinden ötürü insanların sürüldüğü günlerde, Şevket ve Cemile kendi halinde yaşayan,birbirlerini ve inekleri Sarıkız'ı çok seven bir çifttir. Bu çiftin hayatları ineklerinin Atatürk büstünü kırmasıyla birden bire içinden çıkılmaz bir hal alır. Bu olayın çığ gibi büyüdüğüne, hadisenin köy sınırlarını aştığına, şaşkınlık ve korkuyla şahit olurlar. Muhtarından, ihtiyar heyetine, bürokratından, askerine herkes bir ineğin peşine düşer. Mesele büyüdükçe işle sağından solundan ilgili bütün kişiler kendilerini trajikomik bir hal içinde bulur. Olaylar giderek bir komedi şölenine dönüşür. Kahramanlarımız düştükleri bu durumdan nasıl sıyrılacaklardır? Özgürlüğünü kaybeden Sarıkız eski mutlu günlerine dönebilecek midir?
‘Sürgün İnek kimseyi mutlak kötü ilân etmeden, düşmanlaştırmadan, ötelemeden, incitmeden, kışkırtmadan, bölmeden anlamaya çalışan tavrıyla 28 Şubat'ı partizanca değil demokratik hak ve özgürlükler adına okuyor. Üstelik göndermeleri sadece 28 Şubat'la sınırlı kalmayıp dün, bugün ve her gün için de geçerli olabilecek bir metin yakalıyor.'
- Nazan Bekiroğlu
- Açıklama
Yıl 1997...
Düşüncelerinden ötürü insanların sürüldüğü günlerde, Şevket ve Cemile kendi halinde yaşayan,birbirlerini ve inekleri Sarıkız'ı çok seven bir çifttir. Bu çiftin hayatları ineklerinin Atatürk büstünü kırmasıyla birden bire içinden çıkılmaz bir hal alır. Bu olayın çığ gibi büyüdüğüne, hadisenin köy sınırlarını aştığına, şaşkınlık ve korkuyla şahit olurlar. Muhtarından, ihtiyar heyetine, bürokratından, askerine herkes bir ineğin peşine düşer. Mesele büyüdükçe işle sağından solundan ilgili bütün kişiler kendilerini trajikomik bir hal içinde bulur. Olaylar giderek bir komedi şölenine dönüşür. Kahramanlarımız düştükleri bu durumdan nasıl sıyrılacaklardır? Özgürlüğünü kaybeden Sarıkız eski mutlu günlerine dönebilecek midir?‘Sürgün İnek kimseyi mutlak kötü ilân etmeden, düşmanlaştırmadan, ötelemeden, incitmeden, kışkırtmadan, bölmeden anlamaya çalışan tavrıyla 28 Şubat'ı partizanca değil demokratik hak ve özgürlükler adına okuyor. Üstelik göndermeleri sadece 28 Şubat'la sınırlı kalmayıp dün, bugün ve her gün için de geçerli olabilecek bir metin yakalıyor.'
- Nazan Bekiroğlu
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.