%35
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786054400126
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
136
Basım Yeri
Edirne
Baskı
1
Basım Tarihi
2012
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Susturulan Akademya

Yazar: Osman İnci
Yayınevi : Bellek Kitapevi
30,00TL
19,50TL
%35
Satışta değil
9786054400126
474802
Susturulan Akademya
Susturulan Akademya
19.50

Ülkemizde Yüksek öğretim kurumları, üniversiteler adeta çöktü. Son 5 yılda 51 kamu ve 38 vakıf üniversitesi kuruldu, bu sayı 80 yıllık Cumhuriyet döneminden kurulandan daha fazladır. Bir Profesör (Rektör) ve bir tabela ile üniversite kurulmaktadır. Unvanlar ulufe gibi dağıtılmakta, rektölük seçimleri orta oyunu. ÖSYM tüm güvenirliğini yitirdi, TÜBİTAK fethedildi, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) siyasete bağlı bir kurum haline getirildi. Dünya bilim akademileri ayakta. Saygın bilim kuruluşları ve dergilerde hakkımızda çok ağır yazılar yayınlanmaktadır. Dünya bizde olanları konuşuyor, yazıyor, mektuplar gönderiyor ama bizim akademisyenlerimiz suskun. Yükseköğretimde, bilim kurumlarında, sağlık ve hukukta, eğitimde yaşananlar karşısında susan bilim kamuoyu, görev sorumluluğunu yapmış oluyor mu? Neden suskun? Akademik özgürlük ve özerklik bilimin olmazsa olmazıdır. Bir ülkede Akademya özgür ve özerk değilse baskı vardır. Bu baskının ağırlığına, süresine ve kurumlaşmasına bağlı olarak adı değişebilir. Bilim insanlarının önde gelen sorumluluklarından birisi de toplumsal olay ve gelişmeler hakkında görüş bildirmektir. Kendimizi dahi savunamazken toplumsal önderliği, bilgilendirmeyi, yönlendirmeyi nasıl yapacağız?

  • Açıklama
    • Ülkemizde Yüksek öğretim kurumları, üniversiteler adeta çöktü. Son 5 yılda 51 kamu ve 38 vakıf üniversitesi kuruldu, bu sayı 80 yıllık Cumhuriyet döneminden kurulandan daha fazladır. Bir Profesör (Rektör) ve bir tabela ile üniversite kurulmaktadır. Unvanlar ulufe gibi dağıtılmakta, rektölük seçimleri orta oyunu. ÖSYM tüm güvenirliğini yitirdi, TÜBİTAK fethedildi, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) siyasete bağlı bir kurum haline getirildi. Dünya bilim akademileri ayakta. Saygın bilim kuruluşları ve dergilerde hakkımızda çok ağır yazılar yayınlanmaktadır. Dünya bizde olanları konuşuyor, yazıyor, mektuplar gönderiyor ama bizim akademisyenlerimiz suskun. Yükseköğretimde, bilim kurumlarında, sağlık ve hukukta, eğitimde yaşananlar karşısında susan bilim kamuoyu, görev sorumluluğunu yapmış oluyor mu? Neden suskun? Akademik özgürlük ve özerklik bilimin olmazsa olmazıdır. Bir ülkede Akademya özgür ve özerk değilse baskı vardır. Bu baskının ağırlığına, süresine ve kurumlaşmasına bağlı olarak adı değişebilir. Bilim insanlarının önde gelen sorumluluklarından birisi de toplumsal olay ve gelişmeler hakkında görüş bildirmektir. Kendimizi dahi savunamazken toplumsal önderliği, bilgilendirmeyi, yönlendirmeyi nasıl yapacağız?

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat