Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786055456443
Boyut
215-275
Sayfa Sayısı
64
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2011-12
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Tecdid RisalesiMahmud Efendi Hazretleri Niçin Hicri 15. Asrın Müceddidi İlan Edildi?
Yazar:
Mahmud Ustaosmanoğlu
Yayınevi : Ahıska Yayınevi
16,20TL
Satışta değil
9786055456443
477983
https://www.kitapburada.com/kitap/tecdid-risalesi
Tecdid Risalesi Mahmud Efendi Hazretleri Niçin Hicri 15. Asrın Müceddidi İlan Edildi?
16.20
Bu kıymetli eser Mahmud Efendi Hazretlerinin Niçin 15.Asrın Müceddidi İlan Edildiğini anlatmaktadır.
Bu ümmetin dinini yenileyen bir zat gönderecektir.
Sünneti beyan ederek bidattan ayıran, ilmi çoğaltıp ehline nusrette bulunan, bidat ehlinin (gücünü) kırıp onları zelil ve hakir kılan bir zat (gönderir).
Ulema şöyle buyurmuşlardır; Bu zat ancak zahiri ve batıni din ilimlerini bilen birisi olacaktır. Ayrıca bunu Münâvî, el-Câmius-Sağir şerhi Feyzul Kadirde zikretmiştir. Alkamî de bu hadis-i şerifin izahında şöyle buyurmuştur; Tecdidin
manası, kitap ve sünnet ile amel etme ve bunların muktezası ile emretmenin yıkılmaya yüz tutmuş olduğu (bir zamanda bunları) ihya etmektir.
Allâme Suyûtî ise kasidesinde Müceddid olmaktaki şart; Hicrî bir yüzyıl bitip de yeni bir yüzyıl başladığında hayatta olması, ilmi (kudreti) ile makamına işaret edilmesi, kelamında (ve yaşayışında) sünneti yaymasıdır. buyurmuştur.
Mecâlisül Ebrârda mevzu hakkında şu izahata yer verilmiştir:Bu müceddid, ilminden istifade etmek ve (manevi) hallerini müşahede etmek suretiyle ancak kendisine muâsır olan ulemanın zann-ı galibi ile bilinen (bir zat olmalıdır.) Zira dini yenileyen zatın, zahiri ve batıni din ilimlerini bilen, bidatı kökten yok edip sünnet-i seniyye dairesinde kalan ve ilmi,
zamanındaki herkesi kuşatan bir şahsiyet olması kaçınılmazdır.
Bu ümmetin dinini yenileyen bir zat gönderecektir.
Sünneti beyan ederek bidattan ayıran, ilmi çoğaltıp ehline nusrette bulunan, bidat ehlinin (gücünü) kırıp onları zelil ve hakir kılan bir zat (gönderir).
Ulema şöyle buyurmuşlardır; Bu zat ancak zahiri ve batıni din ilimlerini bilen birisi olacaktır. Ayrıca bunu Münâvî, el-Câmius-Sağir şerhi Feyzul Kadirde zikretmiştir. Alkamî de bu hadis-i şerifin izahında şöyle buyurmuştur; Tecdidin
manası, kitap ve sünnet ile amel etme ve bunların muktezası ile emretmenin yıkılmaya yüz tutmuş olduğu (bir zamanda bunları) ihya etmektir.
Allâme Suyûtî ise kasidesinde Müceddid olmaktaki şart; Hicrî bir yüzyıl bitip de yeni bir yüzyıl başladığında hayatta olması, ilmi (kudreti) ile makamına işaret edilmesi, kelamında (ve yaşayışında) sünneti yaymasıdır. buyurmuştur.
Mecâlisül Ebrârda mevzu hakkında şu izahata yer verilmiştir:Bu müceddid, ilminden istifade etmek ve (manevi) hallerini müşahede etmek suretiyle ancak kendisine muâsır olan ulemanın zann-ı galibi ile bilinen (bir zat olmalıdır.) Zira dini yenileyen zatın, zahiri ve batıni din ilimlerini bilen, bidatı kökten yok edip sünnet-i seniyye dairesinde kalan ve ilmi,
zamanındaki herkesi kuşatan bir şahsiyet olması kaçınılmazdır.
- Açıklama
- Bu kıymetli eser Mahmud Efendi Hazretlerinin Niçin 15.Asrın Müceddidi İlan Edildiğini anlatmaktadır.
Bu ümmetin dinini yenileyen bir zat gönderecektir.
Sünneti beyan ederek bidattan ayıran, ilmi çoğaltıp ehline nusrette bulunan, bidat ehlinin (gücünü) kırıp onları zelil ve hakir kılan bir zat (gönderir).
Ulema şöyle buyurmuşlardır; Bu zat ancak zahiri ve batıni din ilimlerini bilen birisi olacaktır. Ayrıca bunu Münâvî, el-Câmius-Sağir şerhi Feyzul Kadirde zikretmiştir. Alkamî de bu hadis-i şerifin izahında şöyle buyurmuştur; Tecdidin
manası, kitap ve sünnet ile amel etme ve bunların muktezası ile emretmenin yıkılmaya yüz tutmuş olduğu (bir zamanda bunları) ihya etmektir.
Allâme Suyûtî ise kasidesinde Müceddid olmaktaki şart; Hicrî bir yüzyıl bitip de yeni bir yüzyıl başladığında hayatta olması, ilmi (kudreti) ile makamına işaret edilmesi, kelamında (ve yaşayışında) sünneti yaymasıdır. buyurmuştur.
Mecâlisül Ebrârda mevzu hakkında şu izahata yer verilmiştir:Bu müceddid, ilminden istifade etmek ve (manevi) hallerini müşahede etmek suretiyle ancak kendisine muâsır olan ulemanın zann-ı galibi ile bilinen (bir zat olmalıdır.) Zira dini yenileyen zatın, zahiri ve batıni din ilimlerini bilen, bidatı kökten yok edip sünnet-i seniyye dairesinde kalan ve ilmi,
zamanındaki herkesi kuşatan bir şahsiyet olması kaçınılmazdır.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.