Toplumsal İşlevsizlik
Sosyal hizmet mesleği, sosyal refah kurumunun toplumda, işlevsellik kazanmasının ürünü olarak; sosyal sistem içinde yer almış, bireylerin iyilik halinin desteklenebilmesi için, toplumun olanaklarını seferber eden, derinlemesine bilgi temeline dayalı yöntemleri olan bir meslektir.
Tüm sosyal hizmet faaliyetlerinin altında yatan amaç, sosyal iyileştirme ve bireysel doyum için, toplumsal örgütlenme, sosyal kurumlar ve sosyal politikanın gücünü ortaya çıkarmaktadır. Sosyal hizmet uygulamalarının odağını, insanlar ve kaynak sistemleri arasındaki etkileşim, bağlantılar ve birey ve sistemlerin işlevselliğinde karşı karşıya kalınan sorunlar oluşturmaktadır.
Sosyal bilimler; insanların, yaşam amaçlarını gerçekleştirmeye, stresle başetmelerini, özlem ve değerlerini inşa etmeye, becerilerini etkileyen insan ve çevresi arasındaki etkileşimi, pozitif hale dönüştürmeyle ilgilidir. İnsanların, problem çözme ve başetme kapasitelerini geliştirebilmek için, insanlara kaynak, hizmet ve şanslar tanıyan sistemler ile bağlantılandırmak, bu sistemlerin etkili ve isnancıl çalışmasını sağlamak ve bütün bunlarla, sosyal politikanın ilerletilmesine katkı vermej gerekir.
Sosyal hizmet mesleğinin odağı, insanların başa çıkma mekanizması ile çşevreden gelen istemler arasındaki ilişki olarak tanımlanan, "sosyal işlevsellik"tir.
İnsanlığın ulaştığı yüksek seviye, gelişmişlik ve uygarlık düzeyinde, özellikle yirmi birinci yüzyılın ilk çeyreğinde, her toplum, bireylerini geliştirecek biçimde işlev görmelidir. Üyelerini geliştirmeyen, hatta neredeyse farkında olmadan, onların insani gelişimlerini engelleyen ve "sosyal kirleticileri" temizlemeyi bir türlü başaramayan toplumlar, ne yazık ki azgelişmiş ve "işlevsiz toplumlardır."
- Açıklama
Sosyal hizmet mesleği, sosyal refah kurumunun toplumda, işlevsellik kazanmasının ürünü olarak; sosyal sistem içinde yer almış, bireylerin iyilik halinin desteklenebilmesi için, toplumun olanaklarını seferber eden, derinlemesine bilgi temeline dayalı yöntemleri olan bir meslektir.
Tüm sosyal hizmet faaliyetlerinin altında yatan amaç, sosyal iyileştirme ve bireysel doyum için, toplumsal örgütlenme, sosyal kurumlar ve sosyal politikanın gücünü ortaya çıkarmaktadır. Sosyal hizmet uygulamalarının odağını, insanlar ve kaynak sistemleri arasındaki etkileşim, bağlantılar ve birey ve sistemlerin işlevselliğinde karşı karşıya kalınan sorunlar oluşturmaktadır.
Sosyal bilimler; insanların, yaşam amaçlarını gerçekleştirmeye, stresle başetmelerini, özlem ve değerlerini inşa etmeye, becerilerini etkileyen insan ve çevresi arasındaki etkileşimi, pozitif hale dönüştürmeyle ilgilidir. İnsanların, problem çözme ve başetme kapasitelerini geliştirebilmek için, insanlara kaynak, hizmet ve şanslar tanıyan sistemler ile bağlantılandırmak, bu sistemlerin etkili ve isnancıl çalışmasını sağlamak ve bütün bunlarla, sosyal politikanın ilerletilmesine katkı vermej gerekir.
Sosyal hizmet mesleğinin odağı, insanların başa çıkma mekanizması ile çşevreden gelen istemler arasındaki ilişki olarak tanımlanan, "sosyal işlevsellik"tir.
İnsanlığın ulaştığı yüksek seviye, gelişmişlik ve uygarlık düzeyinde, özellikle yirmi birinci yüzyılın ilk çeyreğinde, her toplum, bireylerini geliştirecek biçimde işlev görmelidir. Üyelerini geliştirmeyen, hatta neredeyse farkında olmadan, onların insani gelişimlerini engelleyen ve "sosyal kirleticileri" temizlemeyi bir türlü başaramayan toplumlar, ne yazık ki azgelişmiş ve "işlevsiz toplumlardır."
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.