Her kentin kalabalığı içinde böyle insanlar vardır. Kent kaderi olmuş. Terk edemeyeceğini bildiği halde, o kentte, içinde hep bir terk etme arzusu ile dolaşan. Bu kentin içinde o kadar çok acı çekmiş ki, bu yüzden de mutluluğun yine en yakın burada olduğuna inanıyor. Acı da, terk etme arzusu da belli bir seviyeye ulaşmış. O kenti dur duraksız algılıyor artık.
Ahmet Tulgar, yeni öykülerini bir araya topladığı Trajik Nüans'la okurunun karşısına çıkıyor. Tulgar'ın kalemini artık tanıyorsunuz: Sıradan bir günü, bir çay sohbetini, bir yolculuğu, bir market alışverişini anlatarak başladığı öykülerinin içine derin sarsıntılar saklıyor hep; hepimizi, her kesimden insanı rahatsız etmeye yönelik doğal bir huzursuzluğu var. Bu kitaptaki öyküler de öyle: Günümüzün tüm bireysel, toplumsal tartışmalarını derinden ve acı bir biçimde gözden geçireceksiniz.
- Açıklama
Her kentin kalabalığı içinde böyle insanlar vardır. Kent kaderi olmuş. Terk edemeyeceğini bildiği halde, o kentte, içinde hep bir terk etme arzusu ile dolaşan. Bu kentin içinde o kadar çok acı çekmiş ki, bu yüzden de mutluluğun yine en yakın burada olduğuna inanıyor. Acı da, terk etme arzusu da belli bir seviyeye ulaşmış. O kenti dur duraksız algılıyor artık.
Ahmet Tulgar, yeni öykülerini bir araya topladığı Trajik Nüans'la okurunun karşısına çıkıyor. Tulgar'ın kalemini artık tanıyorsunuz: Sıradan bir günü, bir çay sohbetini, bir yolculuğu, bir market alışverişini anlatarak başladığı öykülerinin içine derin sarsıntılar saklıyor hep; hepimizi, her kesimden insanı rahatsız etmeye yönelik doğal bir huzursuzluğu var. Bu kitaptaki öyküler de öyle: Günümüzün tüm bireysel, toplumsal tartışmalarını derinden ve acı bir biçimde gözden geçireceksiniz.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.