Türkiye - AB İlişkilerinin Medyatik Serüveni
Avrupa Birliği dünya tarihinin şahit olduğu en önemli, en kapsamlı, en ileri bütünleşme projelerinden biri. Türkiye'nin bu birlik içerisinde yer alma çabası ise yine dünya tarihinde benzerine rastlanamayacak bir sabır örneği. Yakında yarım asrı devirecek olan Türkiye-AB ilişkileri henüz somut bir sonuca ulaşabilmiş değil. Sürecin "mutlu son"la biteceğine olan umudunu koruyanlar olduğu gibi, "ne yaparsak yapalım, bizi almazlar" karamsarlığını sürdürenler de var Türkiye'de. "Senaryo"nun daha kötüsünü yazanları da görmek mümkün: AB Türkiye'yi bölüp parçalayacak; bizi Hıristiyanlaştıracak; Kıbrıs'ın elimizden çıkmasına sebep olacak...
Avrupa'nın Türkiye hakkındaki görüşleri de çok çeşitlilik arz etmekte şüphesiz. "Çok fakir, çok büyük ve Müslüman" diye Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkanlar bulunduğu gibi, AB'nin yeterince büyüdüğüne ve doğal sınırlarına ulaştığına inananlar da bulunmakta Avrupa siyaset ve medya çevrelerinde. Bunlara karşılık çeşitli sebeplerle Türkiye'nin mutlaka AB üyesi olması gerektiğini savunan Avrupalı lider, siyasetçi, yönetici ve önemli miktarda medya organı ve mensubu da var. Ne zaman ve nasıl sonlanacağının kestirilmesi -zaman zaman- güçleşen Türkiye-AB ilişkilerinin "medyatik" yüzünü ele alan bu kitap, "AB Türkiye'yi niçin tam üyeliğe kabul etmelidir?" sorusuna Avrupa basını üzerinden cevap aramakta ve çarpıcı sonuçlara ulaşmaktadır.
- Açıklama
Avrupa Birliği dünya tarihinin şahit olduğu en önemli, en kapsamlı, en ileri bütünleşme projelerinden biri. Türkiye'nin bu birlik içerisinde yer alma çabası ise yine dünya tarihinde benzerine rastlanamayacak bir sabır örneği. Yakında yarım asrı devirecek olan Türkiye-AB ilişkileri henüz somut bir sonuca ulaşabilmiş değil. Sürecin "mutlu son"la biteceğine olan umudunu koruyanlar olduğu gibi, "ne yaparsak yapalım, bizi almazlar" karamsarlığını sürdürenler de var Türkiye'de. "Senaryo"nun daha kötüsünü yazanları da görmek mümkün: AB Türkiye'yi bölüp parçalayacak; bizi Hıristiyanlaştıracak; Kıbrıs'ın elimizden çıkmasına sebep olacak...
Avrupa'nın Türkiye hakkındaki görüşleri de çok çeşitlilik arz etmekte şüphesiz. "Çok fakir, çok büyük ve Müslüman" diye Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkanlar bulunduğu gibi, AB'nin yeterince büyüdüğüne ve doğal sınırlarına ulaştığına inananlar da bulunmakta Avrupa siyaset ve medya çevrelerinde. Bunlara karşılık çeşitli sebeplerle Türkiye'nin mutlaka AB üyesi olması gerektiğini savunan Avrupalı lider, siyasetçi, yönetici ve önemli miktarda medya organı ve mensubu da var. Ne zaman ve nasıl sonlanacağının kestirilmesi -zaman zaman- güçleşen Türkiye-AB ilişkilerinin "medyatik" yüzünü ele alan bu kitap, "AB Türkiye'yi niçin tam üyeliğe kabul etmelidir?" sorusuna Avrupa basını üzerinden cevap aramakta ve çarpıcı sonuçlara ulaşmaktadır.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.