%30
Türkiyeli Bir Sosyalist: Mehmet Ali Aybar Zafer Doğan
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9799753443226
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
359
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2005-01
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Türkiyeli Bir Sosyalist: Mehmet Ali Aybar

Yazar: Zafer Doğan
Yayınevi : Belge Yayınları
45,00TL
31,50TL
%30
Satışta değil
9799753443226
665993
Türkiyeli Bir Sosyalist: Mehmet Ali Aybar
Türkiyeli Bir Sosyalist: Mehmet Ali Aybar
31.50

Mehmet Ali Aybar 1960'larda Türkiye solu içerisinde yeni politik, kuramsal arayışlara girişmişti. Sonraki yıllarda da Marksizm anlayışı hep yeniliğe ve arayışlara açık oldu. "Tanzimat kafalı Marksistler" olarak nitelediği anlayışlara ve kişilere karşı mücadele etti; ama kaybetti. TİP Genel Başkanlığı yapmış ve adı partisiyle birlikte anılır olmuş bir sosyalist lider olarak, partinin içinden ve dışından gelen baskıların sonucunda genel başkanlıktan istifa etmek zorunda kaldı. Aybar'ın ortaya koyduğu Marksizm anlayışı kaybetmişti; ama geride TİP gibi özgün bir sosyalist deneyim ve SDP gibi bir sosyalist demokrasi denemesi bırakarak. Bu "kaybediş" Türkiye solunun hafızasında genel olarak "Marksizmden sapmanın bedeli" olarak kodlandı. Ancak Aybar'ın yenilgisinin böyle görülemeyeceği ve kişisel bir yenilginin ötesinde anlama sahip olduğu bugün daha iyi anlaşılmaktadır. Artık SSCB'nin ve diğer sosyalist devletlerin yıkılışının ardından Pandora'nın Kutusu'nun açılmasıyla birlikte günümüzde Aybar'ın fikirlerinin yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Yarına dair soruların çözümü için geçmişin bir muhasebesinin yapılması zorunluluktur. Bir nevi zaman aşımına uğramış bir davanın dosyalarını yeniden açmak gibi. Ancak bunu, dün ölçüsüz eleştirilerle yerin dibine batırılan Aybar'ı bu sefer de ölçüsüz övgülerle göklere çıkararak yapamayız. Aybar'ın bir buzkıran rolü oynadığını unutmamak gerekiyor. Aybar'ın siyasal teorisini Ortodoks Marksizm ile yaşanan bir çatışmada liberal sosyalizmin hakkının verilmesi olarak görmek de Aybar'a haksızlık olur. Bu nedenle yapılacak en doğru iş eleştirel mesafeyi elden bırakmadan, Aybarfın yaşadığı siyasal koşulları ve güçlükleri de unutmadan onu anlamaya çalışmaktır.

  • Açıklama
    • Mehmet Ali Aybar 1960'larda Türkiye solu içerisinde yeni politik, kuramsal arayışlara girişmişti. Sonraki yıllarda da Marksizm anlayışı hep yeniliğe ve arayışlara açık oldu. "Tanzimat kafalı Marksistler" olarak nitelediği anlayışlara ve kişilere karşı mücadele etti; ama kaybetti. TİP Genel Başkanlığı yapmış ve adı partisiyle birlikte anılır olmuş bir sosyalist lider olarak, partinin içinden ve dışından gelen baskıların sonucunda genel başkanlıktan istifa etmek zorunda kaldı. Aybar'ın ortaya koyduğu Marksizm anlayışı kaybetmişti; ama geride TİP gibi özgün bir sosyalist deneyim ve SDP gibi bir sosyalist demokrasi denemesi bırakarak. Bu "kaybediş" Türkiye solunun hafızasında genel olarak "Marksizmden sapmanın bedeli" olarak kodlandı. Ancak Aybar'ın yenilgisinin böyle görülemeyeceği ve kişisel bir yenilginin ötesinde anlama sahip olduğu bugün daha iyi anlaşılmaktadır. Artık SSCB'nin ve diğer sosyalist devletlerin yıkılışının ardından Pandora'nın Kutusu'nun açılmasıyla birlikte günümüzde Aybar'ın fikirlerinin yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Yarına dair soruların çözümü için geçmişin bir muhasebesinin yapılması zorunluluktur. Bir nevi zaman aşımına uğramış bir davanın dosyalarını yeniden açmak gibi. Ancak bunu, dün ölçüsüz eleştirilerle yerin dibine batırılan Aybar'ı bu sefer de ölçüsüz övgülerle göklere çıkararak yapamayız. Aybar'ın bir buzkıran rolü oynadığını unutmamak gerekiyor. Aybar'ın siyasal teorisini Ortodoks Marksizm ile yaşanan bir çatışmada liberal sosyalizmin hakkının verilmesi olarak görmek de Aybar'a haksızlık olur. Bu nedenle yapılacak en doğru iş eleştirel mesafeyi elden bırakmadan, Aybarfın yaşadığı siyasal koşulları ve güçlükleri de unutmadan onu anlamaya çalışmaktır.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat