Uçan Mabet, Tolkien'in Yüzüklerin Efendisi serisinden Ursula K. Le Guin'in Yerdeniz'ine kadar dünya edebiyatının önde gelen fantastik ve bilimkurgu eserlerini dilimize kazandıran Çiğdem Erkal'ın ilk romanı.
Yaşadığımız dünyaya hiç benzemeyen ama içinde kendinizi yabancı hissetmeyeceğiniz bir gezegenin, duygularını kaybetmiş bir halkın ve bir şeylerin yanlış gittiğine inanan bir avuç insanın hikâyesini anlatıyor Çiğdem Erkal.
Kişisel bir öykünün paralelinde, tarihin çarpıtılması sebebiyle özünü kaybeden bir halka yardım etmek isteyen insanların mücadelesini distopik öğelerle kaleme alan Çiğdem Erkal'ın, edebi birikimini satır satır aktardığı roman hem fantastik hem de bilimkurgu okurları için tatmin edici bir okuma vadediyor.
Pangea Serisi'nin ilk bilimkurgu kitabı olan Uçan Mabet'in, okurların başucu kitapları arasına gireceğine inanıyoruz.
“Taşın makamını yakala. Sen bir katunkızsın, müzik nedir bilirsin. Taşın makamını yakala. Taş, ışıkların bir kısmını geçirip, bir kısmını geçirmez. Taştan geçen ışık yedi renk olur, yedi renk de yedi ses. Taşın makamını yakala. Söylediği şarkıyı dinle. O bıkmadan usanmadan söylüyor şarkısını, bir gün, olur da birileri dinler diye.”
- Açıklama
Uçan Mabet, Tolkien'in Yüzüklerin Efendisi serisinden Ursula K. Le Guin'in Yerdeniz'ine kadar dünya edebiyatının önde gelen fantastik ve bilimkurgu eserlerini dilimize kazandıran Çiğdem Erkal'ın ilk romanı.
Yaşadığımız dünyaya hiç benzemeyen ama içinde kendinizi yabancı hissetmeyeceğiniz bir gezegenin, duygularını kaybetmiş bir halkın ve bir şeylerin yanlış gittiğine inanan bir avuç insanın hikâyesini anlatıyor Çiğdem Erkal.
Kişisel bir öykünün paralelinde, tarihin çarpıtılması sebebiyle özünü kaybeden bir halka yardım etmek isteyen insanların mücadelesini distopik öğelerle kaleme alan Çiğdem Erkal'ın, edebi birikimini satır satır aktardığı roman hem fantastik hem de bilimkurgu okurları için tatmin edici bir okuma vadediyor.
Pangea Serisi'nin ilk bilimkurgu kitabı olan Uçan Mabet'in, okurların başucu kitapları arasına gireceğine inanıyoruz.
“Taşın makamını yakala. Sen bir katunkızsın, müzik nedir bilirsin. Taşın makamını yakala. Taş, ışıkların bir kısmını geçirip, bir kısmını geçirmez. Taştan geçen ışık yedi renk olur, yedi renk de yedi ses. Taşın makamını yakala. Söylediği şarkıyı dinle. O bıkmadan usanmadan söylüyor şarkısını, bir gün, olur da birileri dinler diye.”
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.