Ulu Hakan 2. Abdülhamid Han
Bu eser, tarih dersi kitabı değildir. Evet, bir araştırmadır. Ancak akademik bir çalışma da değildir. Bu yüzden kitapta, adı ve devri çok tartışılan bir büyük hükümdarı bütün yönleriyle tanıtmaya çalıştık. Olayların anlatımını kronolojik sıraya göre dizayn etmedik. Ancak buna ihtiyaç duyanlar için de, kitabın son bölümünde o devirdeki tüm hadiseleri tarih sırasına göre vermeyi uygun bulduk. Şahsi hislerimizden mümkün olduğunca uzak, somut veriler ve yorumlarla bir anlatım amaçladık. Böyle bir çalışma için, Tarihçi kimliğimizle çeyrek asırlık bir altyapımız zaten vardı. Ancak biz ona ilave olarak, konu ile ilgili ulaşabildiğimiz bütün kaynakları, Sultan Hamid hakkında yazılmış kitapları ve dergileri tekrar gözden geçirdik.
Böylesi bir genişlik ve derinlik okuyucuyu bıktırabilirdi. Biz de mevcut dökümanları eleye eleye nihayetinde elinizdeki bu kitabı ortaya çıkardık. Takdir olunur ki, böylesi çetrefilli bir konuda yazdıklarımızla, her okuyucunun hislerine tercüman olmak, her şeyden önce eşyanın tabiatına aykırı olurdu. Biz olabildiğince sade bir dil kullanarak ve tarafsız bir üslupla konuyu izaha gayret ettik. Yeri geldikçe dünün olaylarını bugünkü olaylarla irtibatlandırarak yorumladık. Olaki, kitapta kasdı aşan bir yaklaşım, yorum ve ifade yer almışsa da, okuyucularımızın hoşgörüsüne sığınarak, peşinen affola demekten imtina etmeyiz. Amacımız olayları olduğu gibi anlatmaktır. Sultan 2. Abdülhamid - Kızıl Sultan mı, - Ulu Hakan mı? Hükmü biz değil, okuyucu verecektir..
Kitabı sıkıcı olmaktan çıkarmak ve cazip hale getirmek için, olayları başlıklar altında vermeyi uygun bulduk. Sayfaları rahatlatmak için yer yer konuyla alakalı şekiller, resimler, figürler de kullandık. Eserin son bölümünde, bugüne kadar hiç yapılmamış bir şeyi de gerçekleştirerek, siz okuyucularımızın çok çok dikkatini çekeceğini düşündüğümüz ve beğeniyle okuyacağınızı umduğumuz bir röportajı koyduk. Evet! Söyleşi, tarafımızdan Sultan II. Abdülhamid Han ile yapıldı.Biz tartışılan her şeyi açık yüreklilikle Sultan‘a sorduk, O da gayet net ifadelerle sorduğumuz her suali cevaplandırdı.
- Vefat etmiş biri ile nasıl söyleşi yapılabilir ki? sorusunu merak ederseniz, onu da şöyle cevaplandıralım. Padişah‘ın hatıratı var. Cevapları o hatırattan kelimesi kelimesine aynen alıp sorunun hemen karşısına dercettik. Çok da ilginç bir röportaj oldu.
- Açıklama
Bu eser, tarih dersi kitabı değildir. Evet, bir araştırmadır. Ancak akademik bir çalışma da değildir. Bu yüzden kitapta, adı ve devri çok tartışılan bir büyük hükümdarı bütün yönleriyle tanıtmaya çalıştık. Olayların anlatımını kronolojik sıraya göre dizayn etmedik. Ancak buna ihtiyaç duyanlar için de, kitabın son bölümünde o devirdeki tüm hadiseleri tarih sırasına göre vermeyi uygun bulduk. Şahsi hislerimizden mümkün olduğunca uzak, somut veriler ve yorumlarla bir anlatım amaçladık. Böyle bir çalışma için, Tarihçi kimliğimizle çeyrek asırlık bir altyapımız zaten vardı. Ancak biz ona ilave olarak, konu ile ilgili ulaşabildiğimiz bütün kaynakları, Sultan Hamid hakkında yazılmış kitapları ve dergileri tekrar gözden geçirdik.
Böylesi bir genişlik ve derinlik okuyucuyu bıktırabilirdi. Biz de mevcut dökümanları eleye eleye nihayetinde elinizdeki bu kitabı ortaya çıkardık. Takdir olunur ki, böylesi çetrefilli bir konuda yazdıklarımızla, her okuyucunun hislerine tercüman olmak, her şeyden önce eşyanın tabiatına aykırı olurdu. Biz olabildiğince sade bir dil kullanarak ve tarafsız bir üslupla konuyu izaha gayret ettik. Yeri geldikçe dünün olaylarını bugünkü olaylarla irtibatlandırarak yorumladık. Olaki, kitapta kasdı aşan bir yaklaşım, yorum ve ifade yer almışsa da, okuyucularımızın hoşgörüsüne sığınarak, peşinen affola demekten imtina etmeyiz. Amacımız olayları olduğu gibi anlatmaktır. Sultan 2. Abdülhamid - Kızıl Sultan mı, - Ulu Hakan mı? Hükmü biz değil, okuyucu verecektir..
Kitabı sıkıcı olmaktan çıkarmak ve cazip hale getirmek için, olayları başlıklar altında vermeyi uygun bulduk. Sayfaları rahatlatmak için yer yer konuyla alakalı şekiller, resimler, figürler de kullandık. Eserin son bölümünde, bugüne kadar hiç yapılmamış bir şeyi de gerçekleştirerek, siz okuyucularımızın çok çok dikkatini çekeceğini düşündüğümüz ve beğeniyle okuyacağınızı umduğumuz bir röportajı koyduk. Evet! Söyleşi, tarafımızdan Sultan II. Abdülhamid Han ile yapıldı.Biz tartışılan her şeyi açık yüreklilikle Sultan‘a sorduk, O da gayet net ifadelerle sorduğumuz her suali cevaplandırdı.
- Vefat etmiş biri ile nasıl söyleşi yapılabilir ki? sorusunu merak ederseniz, onu da şöyle cevaplandıralım. Padişah‘ın hatıratı var. Cevapları o hatırattan kelimesi kelimesine aynen alıp sorunun hemen karşısına dercettik. Çok da ilginç bir röportaj oldu.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.