Uluslararası Mücadelenin Yeni Odağı Karadeniz
Türkiye'de, diş politikayla ilgili olsun ya da olmasın, herkesin aşina olduğu klasik bir üçleme vardır: "Balkanlar-Kafkaslar-Ortadoğu"... Türk diş politikasının coğrafyasını özetleyen bu üçleme, kimi zaman da Türkiye'nin jeopolitiğini bir çırpıda anlatmak için başvurulan bir kalıptır. Ancak günümüzde, politik hareketliliğin neredeyse yapısal olduğu bu bölgelerin hızla birleştiğine ya da birbirine karıştığına şahit olmaktayız.
Bu kitap, Balkanlar'la Katkaslar'ın buluştuğu denizi. Karadeniz'i, güncel jeopolitik boyutuyla incelemektedir.
Karadeniz, sadece bir denizin değil, aynı zamanda bir havzanın adidir. Unutulmamalıdır ki, Karadeniz, sadece Türkiye için değil dünya için de önem arz eden bir bölgenin adidir. Karadeniz havzasına değinilmeden, ne Avrupa tarihi yazılabilir, ne Rus ne de Türk tarihi... Karadeniz havzasını göz ardı ederseniz, ne enerji-politiği izah edebilirsiniz, ne savunma/güvenlik yapılanmalarını, ne de "yumuşak" devrimleri...
Bu çalışına, sadece güncel boyutlarıyla Karadeniz havzasındaki politik gelişmelere dair bir bilgilendirme amacıyla ortaya çıkmamıştır. Amaç, bölgenin özgün jeopolitik önemini farklı yönleriyle anlama çabalarına katkıda bulunmaktır. Karadeniz'e ilişkin isabetli öngörülere ve politika hazırlama kabiliyetine, ancak bu tür bütüncül bir algılamayla ulaşılabileceği şüphesizdir.
- Açıklama
Türkiye'de, diş politikayla ilgili olsun ya da olmasın, herkesin aşina olduğu klasik bir üçleme vardır: "Balkanlar-Kafkaslar-Ortadoğu"... Türk diş politikasının coğrafyasını özetleyen bu üçleme, kimi zaman da Türkiye'nin jeopolitiğini bir çırpıda anlatmak için başvurulan bir kalıptır. Ancak günümüzde, politik hareketliliğin neredeyse yapısal olduğu bu bölgelerin hızla birleştiğine ya da birbirine karıştığına şahit olmaktayız.
Bu kitap, Balkanlar'la Katkaslar'ın buluştuğu denizi. Karadeniz'i, güncel jeopolitik boyutuyla incelemektedir.
Karadeniz, sadece bir denizin değil, aynı zamanda bir havzanın adidir. Unutulmamalıdır ki, Karadeniz, sadece Türkiye için değil dünya için de önem arz eden bir bölgenin adidir. Karadeniz havzasına değinilmeden, ne Avrupa tarihi yazılabilir, ne Rus ne de Türk tarihi... Karadeniz havzasını göz ardı ederseniz, ne enerji-politiği izah edebilirsiniz, ne savunma/güvenlik yapılanmalarını, ne de "yumuşak" devrimleri...
Bu çalışına, sadece güncel boyutlarıyla Karadeniz havzasındaki politik gelişmelere dair bir bilgilendirme amacıyla ortaya çıkmamıştır. Amaç, bölgenin özgün jeopolitik önemini farklı yönleriyle anlama çabalarına katkıda bulunmaktır. Karadeniz'e ilişkin isabetli öngörülere ve politika hazırlama kabiliyetine, ancak bu tür bütüncül bir algılamayla ulaşılabileceği şüphesizdir.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.