Yaraşır Sana Sadakat
Kutuplardaki mağaralara taş çıkartacak buzul mağarasında., çıkıp, yavaş yavaş ilerleyen bir beyaz buluta el ettim, ne istediğimi sordu, burada çok üşüdüğümü, ısınmak için beni şehrazad ablanın masal volkanına taşıyıp taşıyamayacağını sordum, senin ağırlığını ve soğukluğunu kaldırmam mümkin değil; ancak, halin pek açması; rüzgarın izin verdiği sürece biraz bekleyeyim, geriden benim gibi birkaç bulutcuk gelirse, birleşip seni istediğin yere kadar götürebiliriz, sanırım, dedi.
Birkaç bulutcuk gelip büyükçe ve beyazdan kurşinileşen bir bulut öbeği oluşunca, haydi, deyip beni sırtladılar...
Sırılsıklam vaziyette, masal volkanının ağzına gidip, şehrazad ablaya seslendim, ne istediğimi sordu, söyledim...
dedi:
Sen koruma altındasın, kendin kendini pek ziyade korumada, sakınmadasın, kendini pek ziyade kıskanmadasın; bunda pek gayretlisin, kendini bırakıp bana yüksel ki buzlarını çözme ameliyatına başlayabileyim, kendini bırakınca, kendi hapsinden kurtulmağa adım atacaksın, bundan sonrası bana aid. amma, senin de bu adımı atman, atabilmen, kendini kendinden hür kılabilmen gerekir... haydi, bırak kendini... sana aldırışsız vukua gelip selama tenezzül etmeden akıp giden hadisatın zebunu kendinden kurtul, kurtar ruhunu zaman tasmalı bu havalı boşluk kurdundan.
Tamam, masal ankasını uçur. kanatlarına konayım, dedim.
- Açıklama
Kutuplardaki mağaralara taş çıkartacak buzul mağarasında., çıkıp, yavaş yavaş ilerleyen bir beyaz buluta el ettim, ne istediğimi sordu, burada çok üşüdüğümü, ısınmak için beni şehrazad ablanın masal volkanına taşıyıp taşıyamayacağını sordum, senin ağırlığını ve soğukluğunu kaldırmam mümkin değil; ancak, halin pek açması; rüzgarın izin verdiği sürece biraz bekleyeyim, geriden benim gibi birkaç bulutcuk gelirse, birleşip seni istediğin yere kadar götürebiliriz, sanırım, dedi.
Birkaç bulutcuk gelip büyükçe ve beyazdan kurşinileşen bir bulut öbeği oluşunca, haydi, deyip beni sırtladılar...
Sırılsıklam vaziyette, masal volkanının ağzına gidip, şehrazad ablaya seslendim, ne istediğimi sordu, söyledim...
dedi:
Sen koruma altındasın, kendin kendini pek ziyade korumada, sakınmadasın, kendini pek ziyade kıskanmadasın; bunda pek gayretlisin, kendini bırakıp bana yüksel ki buzlarını çözme ameliyatına başlayabileyim, kendini bırakınca, kendi hapsinden kurtulmağa adım atacaksın, bundan sonrası bana aid. amma, senin de bu adımı atman, atabilmen, kendini kendinden hür kılabilmen gerekir... haydi, bırak kendini... sana aldırışsız vukua gelip selama tenezzül etmeden akıp giden hadisatın zebunu kendinden kurtul, kurtar ruhunu zaman tasmalı bu havalı boşluk kurdundan.
Tamam, masal ankasını uçur. kanatlarına konayım, dedim.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.