Çok erken bir tarihte, kent üzerine yazılmış temel metinlerden biri olan, Ebenezer Howard'ın “Yarının Bahçe Kentleri” başlıklı kitabı yayımlandı. Aykut Köksal'ın genel yayın yönetmenliğinde, mimarlık ve kent üzerine kuramsal kitaplar yayımlayan Daimon Yayınları'nın son kitapları arasında yer alan "Yarının Bahçe Kentleri"ni, Türkçe'ye Volkan Atmaca aktardı. Şehircilik disiplininin önde gelen akademisyenleri arasında yer alan Ruşen Keleş, kitaba yazdığı önsözde şöyle diyor:
“İlk kez yayımlandığında, başlığı Yarın: Gerçek Toprak Reformuna Giden Barışçı Yol olan Bahçe Kentler kitabında, Howard'ın ortaya atmış olduğu düşünce, kitabın yayımlandığı tarihe göre çok ileri bir adım niteliğindeydi. Aşırı kentleşmenin ekonomik ve toplumsal sakıncalarını gidermek, nüfusun ülke yüzeyinde daha dengeli bir biçimde dağılımını sağlamak amacıyla ortaya atılan Bahçe-Kent kavramı, ne kentlerde, ne de kırsal alanlarda var olmayan ideal yaşam ortamı özelliklerinin her ikisine de sahip yerleşim yerlerini yaratmayı amaçlıyordu. Bahçe-Kent düşüncesinin ardında yatan varsayım, hem kentsel, hem de kırsal yaşam ortamlarının sakıncalarını gideren, aynı zamanda erdemlerini bir araya getiren bir yaşam biçiminin,ancak köylerle kentlerin, bir anlamda, ‘evlendirilmesiyle' sağlanabileceği düşüncesiydi.”
- Açıklama
Çok erken bir tarihte, kent üzerine yazılmış temel metinlerden biri olan, Ebenezer Howard'ın “Yarının Bahçe Kentleri” başlıklı kitabı yayımlandı. Aykut Köksal'ın genel yayın yönetmenliğinde, mimarlık ve kent üzerine kuramsal kitaplar yayımlayan Daimon Yayınları'nın son kitapları arasında yer alan "Yarının Bahçe Kentleri"ni, Türkçe'ye Volkan Atmaca aktardı. Şehircilik disiplininin önde gelen akademisyenleri arasında yer alan Ruşen Keleş, kitaba yazdığı önsözde şöyle diyor:
“İlk kez yayımlandığında, başlığı Yarın: Gerçek Toprak Reformuna Giden Barışçı Yol olan Bahçe Kentler kitabında, Howard'ın ortaya atmış olduğu düşünce, kitabın yayımlandığı tarihe göre çok ileri bir adım niteliğindeydi. Aşırı kentleşmenin ekonomik ve toplumsal sakıncalarını gidermek, nüfusun ülke yüzeyinde daha dengeli bir biçimde dağılımını sağlamak amacıyla ortaya atılan Bahçe-Kent kavramı, ne kentlerde, ne de kırsal alanlarda var olmayan ideal yaşam ortamı özelliklerinin her ikisine de sahip yerleşim yerlerini yaratmayı amaçlıyordu. Bahçe-Kent düşüncesinin ardında yatan varsayım, hem kentsel, hem de kırsal yaşam ortamlarının sakıncalarını gideren, aynı zamanda erdemlerini bir araya getiren bir yaşam biçiminin,ancak köylerle kentlerin, bir anlamda, ‘evlendirilmesiyle' sağlanabileceği düşüncesiydi.”
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.