Yaşayan Marksizm Yıl 4 Sayı: 5

Bu sayıda farklı birçok konuyu irdeleyen yazar kadrosuyla karşınızdayız. “Yeniden kuruluş” sorunsalını ele alan Erdal Kara, dünden bugüne sosyalist hareketin “yeniden kuruluş” sorununa yaklaşımının genel bir panoramasını çiziyor. Çok katmanlı bir sorun olarak ele alıp değerlendirdiği “yeniden kuruluşu” 21. yüzyıl sosyalizminin zorunlu bir gereği olduğunun altını çiziyor.

Ebru Yıldırım ise yazısında; ev içi ücretsiz kadın emeğinin bu günkü neoliberal kapitalist aşamada, ürettiği artı değerin kadın kurtuluş mücadelesinin yönünü belirleyecek elzem bir sorun olarak görüyor ve bunu irdeliyor.

Mahir Sayın, “Realist Ütopya ve Endüstri 4.0” başlıklı yazısında içine girmiş bulunduğumuz yeni sanayi devriminin, Endüstri 4.0'ın insanlığın önüne çıkardığı fırsatlar kadar tehlikeleri de dikkatli bir biçimde analiz ediyor. Sayın'a göre: “Burjuvazinin topyekun bir felaketi tetiklemesine imkân vermeden onu alaşağı edebilirsek insanlığın tarih öncesinden gerçek insanlık tarihine geçişe bir adımlık yolumuz kaldı.” Sayın'ın yazısı bir önceki sayımızda ele aldığı konunun devamı niteliğinde.

John Bellamy Foster, “Marks ve Yabancılaşmış Türcülük” başlıklı yazısında Marks'a yöneltilen “türcülük” eleştirilerini değerlendiriyor. Sevil Kurdoğlu'nun çevirisiyle okuyacağımız bu yazı da Foster, Marks'a yönelik “türcülük” eleştirilerinin temelsizliğini, Marks'ın düşüncesinin kökenlerine, felsefi kaynaklarına inerek irdeliyor.

Kenan Kalyon, 2019 yılında gerçekleşen Karaburun Bilim Kongresi'nde yaptığı bir konuşmayı yazı haline getirerek iklim krizinin boyutlarını irdeliyor ve dünyamızı ve insanlığı bekleyen felaketi ele alıyor. Yine Dilan Alataş ve Oğuz Karayemiş, bu kongerede yaptıkları “sermayenin çocukların dünyasını nasıl sarmaladığını göstermek ve güncel krizin bu dünyaları sarma biçimlerini, hem çocukların hem de ebeveynlerin maruz kaldıkları durumları değerlendiren” konuşmalarını kimi eklerle dergimiz için yazı haline getirdiler,

Mehmet Horuş ise iklim krizi başta olmak üzere, ekolojik sorunlara karşı gerçek bir mücadelenin verilebilmesi için politik bir ekoloji hareketi yaratmanın gerekliliğinin altını çiziyor.