Baharat, fildişi, abonoz ağacı, ipek, porselen, altın, bakır, buğday ve köle ticareti Avrupalıları hep denizlerin ötesine çekti. Ama bunun için gerekli teknolojiye 14. yüzyıla kadar sahip değillerdi. Atlas Okyanusu kıyılarında Avrupa ülkeleri 14. ve 15. yüzyıllarda toplarla donatılmış yelkenlileriyle dünyaya yayıldılar. Artık olağanüstü etkili bir araç sözkonusuydu. Sınırlı düzeyde mürettebatla harekete geçirilen çok büyük bir enerjiyi kontrol edebiliyor ve dünyanın her yerine sevk edebiliyorlardı. Hızlı ve ani yükselişlerinin sırrı işte burada gizliydi: Yelken kullanımındaki tecrübeleri ve sahip oldukları toplar. Gözü pek bir biçimde denizler ötesine yayılıp, Asya, Afrika ve Amerika kıyılarında hakimiyetlerini saldırgan bir şekilde kabul ettiren bu ülkeler, karada şaşılacak kadar zayıftı ve Osmanlı orduları önünde sürekli olarak geri çekiliyorlardı. Osmanlılar 1459'da Kuzey Sırbistan'ı, 1463-66'da Bosna-Hersek'i, 1468'de Arnavutluk'u, 1470'te Karadağ'ı ele geçirmiş, Macar ordusunu 1526'da Mohaç'ta yok etmiş, Viyana'yı 1529 ve 1683'te iki kez kuşatmıştı. İstanbul'daki batılı diplomatlar, 17. yüzyılın sonunda bile yeni Osmanlı saldırılarından ürküyorlardı. Avrupalılar, karadaki bu yenilgilerine rağmen savaş gemilerinin üstünlüğü sayesinde okyanusların sahibi olmuşlardı.
- Açıklama
Baharat, fildişi, abonoz ağacı, ipek, porselen, altın, bakır, buğday ve köle ticareti Avrupalıları hep denizlerin ötesine çekti. Ama bunun için gerekli teknolojiye 14. yüzyıla kadar sahip değillerdi. Atlas Okyanusu kıyılarında Avrupa ülkeleri 14. ve 15. yüzyıllarda toplarla donatılmış yelkenlileriyle dünyaya yayıldılar. Artık olağanüstü etkili bir araç sözkonusuydu. Sınırlı düzeyde mürettebatla harekete geçirilen çok büyük bir enerjiyi kontrol edebiliyor ve dünyanın her yerine sevk edebiliyorlardı. Hızlı ve ani yükselişlerinin sırrı işte burada gizliydi: Yelken kullanımındaki tecrübeleri ve sahip oldukları toplar. Gözü pek bir biçimde denizler ötesine yayılıp, Asya, Afrika ve Amerika kıyılarında hakimiyetlerini saldırgan bir şekilde kabul ettiren bu ülkeler, karada şaşılacak kadar zayıftı ve Osmanlı orduları önünde sürekli olarak geri çekiliyorlardı. Osmanlılar 1459'da Kuzey Sırbistan'ı, 1463-66'da Bosna-Hersek'i, 1468'de Arnavutluk'u, 1470'te Karadağ'ı ele geçirmiş, Macar ordusunu 1526'da Mohaç'ta yok etmiş, Viyana'yı 1529 ve 1683'te iki kez kuşatmıştı. İstanbul'daki batılı diplomatlar, 17. yüzyılın sonunda bile yeni Osmanlı saldırılarından ürküyorlardı. Avrupalılar, karadaki bu yenilgilerine rağmen savaş gemilerinin üstünlüğü sayesinde okyanusların sahibi olmuşlardı.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.