Yeni Bir Hayata Gülümse
“Şafak Ahmet Deniz “Yeni Bir Hayata Gülümse” kitabında, kumdan kale metaforuyla yorumladığı, hem geçicilik hem de yanılsamayla nitelediği yaşam içinde, yalnızca tek bir andan ibaret gördüğü ömrü değerli kılmanın yolu olarak insan sevgisini ve paylaşmayı önerir.
Zaman bu şiirde soyut bir kavram olarak değil tarihsel bir olgu, bir nesne olarak alımlanır. Kendi çevresinde dönüp durduğuna inanılan bu olgunun içinde insan, anlam arayışını sürdürür. Onun en belirgin özelliği ise insan kalbine serptiği aşk ve şiirdir. Zamanın acımasızlığından insanı koruyabilecek yegâne şey de yine aşktır.
Şafak Ahmet şiirine göre aşk, geçmişte yaşanmış bir duygudur. Bellek yardımıyla anımsanır ve uyuyakaldığı bohçaya konan eski bir elişi gibi yeniden geçmişe iade edilir. Ağızda kekremsi bir tat bıraksa da sonunda acı ve ayrılık olsa da aşktan bir türlü usanılmaz. Böylece her seferinde kapanan yara yeniden açılır, bedenlerin uzaklığını özlem telafi etmeye çalışır ve şiir öznesinin başına düşen elma, yalnızlıktır.
Nostalji, insanlık, savaş karşıtlığı, sevginin yüceliği, iyimserlik öteki izlekler olarak kitapta kendini gösterir. Bu şiirin okurdan son isteği, sınırsız bir umut bağlamında hayata direnmek için, bilgisizliğe karşı koymak için, barış için, kirden arınmak için, dahası yeni bir hayat için gülümsemektir.”
- Oktay Yivli
- Açıklama
“Şafak Ahmet Deniz “Yeni Bir Hayata Gülümse” kitabında, kumdan kale metaforuyla yorumladığı, hem geçicilik hem de yanılsamayla nitelediği yaşam içinde, yalnızca tek bir andan ibaret gördüğü ömrü değerli kılmanın yolu olarak insan sevgisini ve paylaşmayı önerir.
Zaman bu şiirde soyut bir kavram olarak değil tarihsel bir olgu, bir nesne olarak alımlanır. Kendi çevresinde dönüp durduğuna inanılan bu olgunun içinde insan, anlam arayışını sürdürür. Onun en belirgin özelliği ise insan kalbine serptiği aşk ve şiirdir. Zamanın acımasızlığından insanı koruyabilecek yegâne şey de yine aşktır.
Şafak Ahmet şiirine göre aşk, geçmişte yaşanmış bir duygudur. Bellek yardımıyla anımsanır ve uyuyakaldığı bohçaya konan eski bir elişi gibi yeniden geçmişe iade edilir. Ağızda kekremsi bir tat bıraksa da sonunda acı ve ayrılık olsa da aşktan bir türlü usanılmaz. Böylece her seferinde kapanan yara yeniden açılır, bedenlerin uzaklığını özlem telafi etmeye çalışır ve şiir öznesinin başına düşen elma, yalnızlıktır.
Nostalji, insanlık, savaş karşıtlığı, sevginin yüceliği, iyimserlik öteki izlekler olarak kitapta kendini gösterir. Bu şiirin okurdan son isteği, sınırsız bir umut bağlamında hayata direnmek için, bilgisizliğe karşı koymak için, barış için, kirden arınmak için, dahası yeni bir hayat için gülümsemektir.”
- Oktay Yivli
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.