Şirketler Hukuku Şerhi (2 Cilt) %15 indirimli Hasan Pulaşlı
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786055412975
Boyut
145-205
Sayfa Sayısı
2376
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2011-11
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Şirketler Hukuku Şerhi (2 Cilt)

Yayınevi : Adalet Yayınevi
270,00TL
Satışta değil
9786055412975
495417
Şirketler Hukuku Şerhi (2 Cilt)
Şirketler Hukuku Şerhi (2 Cilt)
270.00
-Adî şirket
-Kollektif şirket
-Komandit şirket
-Sermayesi paylara bölünmüş
komandit şirket
-Şirketler topluluğu
-Anonim şirket
-Halka açık anonim şirket
-Limited şirket

Yeni TTK'da ve özellikle şirketler hukukunda radikal değişikler ve birçok yenilikler yer almaktadır. Bu nedenle, tüm ticaret hukukçularını yoğun ve sürekli bir çalışmanın beklediği açıktır. Ne kadar çok eser verilir ve görüş açıklanırsa, yeni Kanunun anlaşılması kolaylaşacağı gibi, doğru düşüncelerin berraklaşıp ve tartışmalı konularda fikir birliği sağlanarak, yargıda adil kararlara imza atılmasına yardımcı olunabilir. Bu bağlamda, bilimsel olarak hiçbir görüşün diğerine üstünlüğü söz konusu olamaz; ancak hukukî bakımdan kabule şayan olabilmesinin şartı, görüş sahibinin unvanı ve sıfatı değil, ileri sürülen görüşün, hukuki temele dayalı, çeşitli görüşleri irdeleyip ikna edici gerekçelerle donatılmış olmasına bağlıdır. Özellikle 6102 sayılı TTK'daki gibi birleşme, bölünme, tür değiştirme, şirketler topluluğu, ön şirket, anonim şirketlerdeki emredici hükümler, genel kurul kararların akıbeti ve yönetim kurulunun yetki ve görevleri gibi birçok yeni konularda görüş beyan edilirken, değerlendirmenin geniş bir perspektiften yapılması ve değişik görüşlere yer verilip tartışılması, bilimselliğin gereğidir. Hele, yeni TTK'nın gerekçesinde birçok tanımın veya sorunun çözümünün -öğretiye ve yargı kararlarına bırakıldığı- göz önüne alınırsa bu düşüncenin haklılığı sanırım daha iyi anlaşılır. Dolayısıyla, TTK m. 340'daki emredici hükümlerle anonim şirketlerin kuruluşunda -zırhtan bir çerçeve- çizildiği gibi, yeni TTK'nın her hangi bir maddesinin anlam ve kapsamıyla ilgili görüş açıklanırken -katı bir çerçeve- çizilmesinden özellikle kaçınılması gerektiği düşüncesindeyim.

Bu kitap, TTK-Tasarısının ilk versiyonundan yasalaşan son metnine kadar geçen 6 yıllık süreçte, (son günlerde yayımlanan bir kaç monografi hariç, bunlar 2. basıda ayrıntılı olarak ele alınacaktır) her konu hakkında ulaşabildiğim Türk ve yabancı doktrinindeki olumlu veya olumsuz tüm görüşlere, görüş sahibinin akademik unvanı ve özel konumu veya sıfatı dikkate alınmadan, ayrıntılı şekilde yer verilip, irdelenmek suretiyle hazırlanmıştır. Özellikle tartışmalı veya Kanunda çözümü öğreti ve uygulamaya bırakılmış hukuksal açıdan hassas konularda hem kaynak İsviçre hukukundaki yazarlara, Federal Mahkeme kararlarına hem de bazen tam bazen de benzeri bir kaynak niteliğinde olan Alman hukukundaki görüşlere ve uygulamalara ayrıntılı şekilde yer verilmiş ve düşüncemiz de hukuksal temele dayalı olarak ortaya konulmaya çalışılmıştır. Araştırmacı hukukçuların ve yargıçların hepsinin Almanca lisanına tam vakıf olması beklenemez. Bu olgu dikkate alınarak, İsviçre ve Alman şirketler hukukundaki hem bilimsel görüşlerin hem de Yüksek Yargı kararlarının çevirileri tam olarak yapılarak ortaya konulmuş ve bazı yerlerde orijinal metinlere ulaşmayı kolaylaştırmak amacıyla da dipnotlarda verilmiştir. Dolayısıyla, eserin bu kadar hacimli olmasının nedeni de budur. Takdir Türk hukukçularına aittir.

6102 sayılı TTK'daki en kapsamlı değişiklikler, bilindiği gibi, şirketler hukuku alanındadır. Buna ilişkin çalışmalarımız aralıksız tam 6 yıl sürdü. Bu uzun süre içinde yeni yasanın kaynağıyla ilgili İsviçre ve Alman hukuklarındaki birçok Kommentar, kitap, monografi, makale ve benzeri eserler ile İsviçre ve Alman Federal Mahkemelerine ilişkin kararlar incelendi ve değerlendirildi. Bunda internetin inanılmaz bir katkısı olduğu ve istediğim birçok kaynağa ve özellikle Yüksek Yargı kararlarına çok kısa bir araştırma sonucunda ulaşabildiğimi belirtmek isterim. Ancak, kitabın bitiminde Türk hukukunda doçentlik tezi niteliğinde önemli birkaç monografi yayımlandı, zaman darlığından bunlara atıf yapılmasına ve kısmen incelenmesine rağmen tam incelenme ve değerlendirmenin, diğer yabancı eserlerle birlikte kitabın ikinci basıda yapılacağını özellikle belirtmek isterim. Hukukta klasik ve geleneksel anlamdaki şerh (Kommentar), maddelerin kanundaki sırasıyla tek tek incelenip yorumlanması temeline dayalı bir anlatım metodudur. -Şirketler Hukuku Şerhi- adlı bu eserde böyle bir yöntem benimsenmemekle birlikte, kitabın başlığına -şerh- ekinin eklenmesinin iki sebebi vardır. Birincisi, bu kitapta, tüm konuların metodolojik olarak bilimsel sistematiğe uygun olarak incelenmesi ve Türk ve yabancı Yüksek Mahkeme kararlarına geniş şekilde yer verilmesinin, kavramsal olarak -şerh-in anlamına uygun olduğu düşüncesidir. İkincisi, öğrencilere yönelik ve sınırlı kapsamlı hazırladığımız -Şirketler Hukuku Temel Esaslar- kitabımızın formatında yakında yayımlanacak olan -Şirketler Hukuku Genel Esaslar- adlı esere öğretide yapılacak atıflarda muhtemel bir kargaşayı önlemek içindir.
  • Açıklama
    • -Adî şirket
      -Kollektif şirket
      -Komandit şirket
      -Sermayesi paylara bölünmüş
      komandit şirket
      -Şirketler topluluğu
      -Anonim şirket
      -Halka açık anonim şirket
      -Limited şirket

      Yeni TTK'da ve özellikle şirketler hukukunda radikal değişikler ve birçok yenilikler yer almaktadır. Bu nedenle, tüm ticaret hukukçularını yoğun ve sürekli bir çalışmanın beklediği açıktır. Ne kadar çok eser verilir ve görüş açıklanırsa, yeni Kanunun anlaşılması kolaylaşacağı gibi, doğru düşüncelerin berraklaşıp ve tartışmalı konularda fikir birliği sağlanarak, yargıda adil kararlara imza atılmasına yardımcı olunabilir. Bu bağlamda, bilimsel olarak hiçbir görüşün diğerine üstünlüğü söz konusu olamaz; ancak hukukî bakımdan kabule şayan olabilmesinin şartı, görüş sahibinin unvanı ve sıfatı değil, ileri sürülen görüşün, hukuki temele dayalı, çeşitli görüşleri irdeleyip ikna edici gerekçelerle donatılmış olmasına bağlıdır. Özellikle 6102 sayılı TTK'daki gibi birleşme, bölünme, tür değiştirme, şirketler topluluğu, ön şirket, anonim şirketlerdeki emredici hükümler, genel kurul kararların akıbeti ve yönetim kurulunun yetki ve görevleri gibi birçok yeni konularda görüş beyan edilirken, değerlendirmenin geniş bir perspektiften yapılması ve değişik görüşlere yer verilip tartışılması, bilimselliğin gereğidir. Hele, yeni TTK'nın gerekçesinde birçok tanımın veya sorunun çözümünün -öğretiye ve yargı kararlarına bırakıldığı- göz önüne alınırsa bu düşüncenin haklılığı sanırım daha iyi anlaşılır. Dolayısıyla, TTK m. 340'daki emredici hükümlerle anonim şirketlerin kuruluşunda -zırhtan bir çerçeve- çizildiği gibi, yeni TTK'nın her hangi bir maddesinin anlam ve kapsamıyla ilgili görüş açıklanırken -katı bir çerçeve- çizilmesinden özellikle kaçınılması gerektiği düşüncesindeyim.

      Bu kitap, TTK-Tasarısının ilk versiyonundan yasalaşan son metnine kadar geçen 6 yıllık süreçte, (son günlerde yayımlanan bir kaç monografi hariç, bunlar 2. basıda ayrıntılı olarak ele alınacaktır) her konu hakkında ulaşabildiğim Türk ve yabancı doktrinindeki olumlu veya olumsuz tüm görüşlere, görüş sahibinin akademik unvanı ve özel konumu veya sıfatı dikkate alınmadan, ayrıntılı şekilde yer verilip, irdelenmek suretiyle hazırlanmıştır. Özellikle tartışmalı veya Kanunda çözümü öğreti ve uygulamaya bırakılmış hukuksal açıdan hassas konularda hem kaynak İsviçre hukukundaki yazarlara, Federal Mahkeme kararlarına hem de bazen tam bazen de benzeri bir kaynak niteliğinde olan Alman hukukundaki görüşlere ve uygulamalara ayrıntılı şekilde yer verilmiş ve düşüncemiz de hukuksal temele dayalı olarak ortaya konulmaya çalışılmıştır. Araştırmacı hukukçuların ve yargıçların hepsinin Almanca lisanına tam vakıf olması beklenemez. Bu olgu dikkate alınarak, İsviçre ve Alman şirketler hukukundaki hem bilimsel görüşlerin hem de Yüksek Yargı kararlarının çevirileri tam olarak yapılarak ortaya konulmuş ve bazı yerlerde orijinal metinlere ulaşmayı kolaylaştırmak amacıyla da dipnotlarda verilmiştir. Dolayısıyla, eserin bu kadar hacimli olmasının nedeni de budur. Takdir Türk hukukçularına aittir.

      6102 sayılı TTK'daki en kapsamlı değişiklikler, bilindiği gibi, şirketler hukuku alanındadır. Buna ilişkin çalışmalarımız aralıksız tam 6 yıl sürdü. Bu uzun süre içinde yeni yasanın kaynağıyla ilgili İsviçre ve Alman hukuklarındaki birçok Kommentar, kitap, monografi, makale ve benzeri eserler ile İsviçre ve Alman Federal Mahkemelerine ilişkin kararlar incelendi ve değerlendirildi. Bunda internetin inanılmaz bir katkısı olduğu ve istediğim birçok kaynağa ve özellikle Yüksek Yargı kararlarına çok kısa bir araştırma sonucunda ulaşabildiğimi belirtmek isterim. Ancak, kitabın bitiminde Türk hukukunda doçentlik tezi niteliğinde önemli birkaç monografi yayımlandı, zaman darlığından bunlara atıf yapılmasına ve kısmen incelenmesine rağmen tam incelenme ve değerlendirmenin, diğer yabancı eserlerle birlikte kitabın ikinci basıda yapılacağını özellikle belirtmek isterim. Hukukta klasik ve geleneksel anlamdaki şerh (Kommentar), maddelerin kanundaki sırasıyla tek tek incelenip yorumlanması temeline dayalı bir anlatım metodudur. -Şirketler Hukuku Şerhi- adlı bu eserde böyle bir yöntem benimsenmemekle birlikte, kitabın başlığına -şerh- ekinin eklenmesinin iki sebebi vardır. Birincisi, bu kitapta, tüm konuların metodolojik olarak bilimsel sistematiğe uygun olarak incelenmesi ve Türk ve yabancı Yüksek Mahkeme kararlarına geniş şekilde yer verilmesinin, kavramsal olarak -şerh-in anlamına uygun olduğu düşüncesidir. İkincisi, öğrencilere yönelik ve sınırlı kapsamlı hazırladığımız -Şirketler Hukuku Temel Esaslar- kitabımızın formatında yakında yayımlanacak olan -Şirketler Hukuku Genel Esaslar- adlı esere öğretide yapılacak atıflarda muhtemel bir kargaşayı önlemek içindir.
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat