Teknik Bilgiler
Stok Kodu
3002838100089
Boyut
135-195
Sayfa Sayısı
216
Basım Yeri
İstanbul
Kapak Türü
Ciltli
Kağıt Türü
Şamua
Dili
Türkçe
Tabiat Risalesi ve Şerhi
Yazar:
Bediüzzaman Said Nursi
Yayınevi : Tahşiye Yayınları
21,60TL
Satışta değil
3002838100089
404373
https://www.kitapburada.com/tabiat-risalesi-ve-serhi-p404373.html
Tabiat Risalesi ve Şerhi
21.60
Mevcudâtta o kadar muazzam ve muhteşem bir eser-i san'at görünüyor ve mahlûkat, bir kanûn dâiresinde o kadar intizâmla vücûda geliyor ki; bunları sebeblerin yaratması veyâ bu varlıkların kendi kendine olması veyâhut onların "kör, sağır, şuûrsuz" tabiatlarının gereği var olmaları imkân ve ihtimâl dâhilinde değildir.
Bütün mevcûdat, mektûbât-ı Rabbâniye ve merâyâ-yı Sübhâniyye ve me'mûrîn-i İlâhiyyedirler. Kâinata Alîm ve Hakîm, Kadîr ve Âdil isimlerinin tecellîlerine mazhar olması noktasında bakılsa, mevcûdat-ı âlemin her biri, İmâm-ı Mübîn ve Kitâb-ı Mübîn'den istinsâh edilen birer "mektûb" olur. Bu mektûbların asılları levh-i Mahfûz'da ilm-i İlâhî ile yazılmış, akisleri de kudret-i İlâhiye ile âlemde maddeten yazılır. Kâinata Cenab-ı Hakk'ın "Nûr" isminin tecellîsine mazhar olması noktasında bakılsa; o Zât-ı Zülcelâl, bütün esmâ ve sıfâtıyla "Nûr" olması i'tibâriyle, bütün mevcûdât O'na karşı şeffâfiyyet kesbederek birer "âyine" olur. Kâinât, bir askerî kışla tasavvur edilse ve Cenâb-ı Hakk'ın "Sultân" isminin tecellîsine mazhar olması noktasında bakılsa, mevcûdat birer "me'mûr" olur.
Bütün mevcûdat, mektûbât-ı Rabbâniye ve merâyâ-yı Sübhâniyye ve me'mûrîn-i İlâhiyyedirler. Kâinata Alîm ve Hakîm, Kadîr ve Âdil isimlerinin tecellîlerine mazhar olması noktasında bakılsa, mevcûdat-ı âlemin her biri, İmâm-ı Mübîn ve Kitâb-ı Mübîn'den istinsâh edilen birer "mektûb" olur. Bu mektûbların asılları levh-i Mahfûz'da ilm-i İlâhî ile yazılmış, akisleri de kudret-i İlâhiye ile âlemde maddeten yazılır. Kâinata Cenab-ı Hakk'ın "Nûr" isminin tecellîsine mazhar olması noktasında bakılsa; o Zât-ı Zülcelâl, bütün esmâ ve sıfâtıyla "Nûr" olması i'tibâriyle, bütün mevcûdât O'na karşı şeffâfiyyet kesbederek birer "âyine" olur. Kâinât, bir askerî kışla tasavvur edilse ve Cenâb-ı Hakk'ın "Sultân" isminin tecellîsine mazhar olması noktasında bakılsa, mevcûdat birer "me'mûr" olur.
- Açıklama
- Mevcudâtta o kadar muazzam ve muhteşem bir eser-i san'at görünüyor ve mahlûkat, bir kanûn dâiresinde o kadar intizâmla vücûda geliyor ki; bunları sebeblerin yaratması veyâ bu varlıkların kendi kendine olması veyâhut onların "kör, sağır, şuûrsuz" tabiatlarının gereği var olmaları imkân ve ihtimâl dâhilinde değildir.
Bütün mevcûdat, mektûbât-ı Rabbâniye ve merâyâ-yı Sübhâniyye ve me'mûrîn-i İlâhiyyedirler. Kâinata Alîm ve Hakîm, Kadîr ve Âdil isimlerinin tecellîlerine mazhar olması noktasında bakılsa, mevcûdat-ı âlemin her biri, İmâm-ı Mübîn ve Kitâb-ı Mübîn'den istinsâh edilen birer "mektûb" olur. Bu mektûbların asılları levh-i Mahfûz'da ilm-i İlâhî ile yazılmış, akisleri de kudret-i İlâhiye ile âlemde maddeten yazılır. Kâinata Cenab-ı Hakk'ın "Nûr" isminin tecellîsine mazhar olması noktasında bakılsa; o Zât-ı Zülcelâl, bütün esmâ ve sıfâtıyla "Nûr" olması i'tibâriyle, bütün mevcûdât O'na karşı şeffâfiyyet kesbederek birer "âyine" olur. Kâinât, bir askerî kışla tasavvur edilse ve Cenâb-ı Hakk'ın "Sultân" isminin tecellîsine mazhar olması noktasında bakılsa, mevcûdat birer "me'mûr" olur.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.