%30
Osmanlı İstanbul'unda Rum Ortodoks Musikisi Merih Erol
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786051052090
Boyut
16.50x21.00
Sayfa Sayısı
312
Baskı
1
Basım Tarihi
2021-10
Çeviren
Zülal Kılıç
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Osmanlı İstanbul'unda Rum Ortodoks MusikisiReform Çağında Ulus ve Toplum

Yazar: Merih Erol
Yayınevi : Kitap Yayınevi
90,00TL
63,00TL
%30
Satışta değil
9786051052090
889910
Osmanlı İstanbul'unda Rum Ortodoks Musikisi
Osmanlı İstanbul'unda Rum Ortodoks Musikisi Reform Çağında Ulus ve Toplum
63.00

Kırım Savaşı sonrasından imparatorluğun bundan önceki onyıllarına baktığımızda, birbirine bağlı birçok alanda yaşanan değişimin, örneğin Avrupa güçleriyle ilişkilerin, Osmanlı ekonomisinin dünya pazarlarına eklemlenmesinin, modernleşen devlet aygıtının ve idari alanda yürürlüğe konulan prensiplerin tamamiyle bir kırılma değilse de yeni bir dönem başlattığını görürüz. Bir taraftan sultan ve tebaası arasındaki ilişkinin yeniden kurulduğu, diğer taraftan Batılı düşünüş ve yaşam biçimlerinin imparatorluğun orta sınıflarını etkilediği bu ortamda, Osmanlı gayrimüslim milletleri kendi etnik kimlikleriyle Osmanlı kimliğini çatışmasız bir arada taşıyabileceklerini tasavvur etmeye ve eşit haklara sahip olacakları umudunu taşımaya başladılar. Avrupa'da ve Balkanlar'da gördüğümüz ulus olma süreçlerine benzer şekilde Osmanlı Rum Ortodoksları, başta bu toplumun liderleri ve okuryazarları geçmişin katmanlarını yeniden yorumlayarak tarihi, dili ve nihayet müziği eşsiz bir mirasın yapıtaşları olarak yücelttiler. Osmanlı İstanbul'unda Rum Ortodoks Musikisi: Reform Çağında Ulus ve Toplum, İstanbullu Rum Ortodoks toplumunun, yaşadığı çok kültürlü yapının içinde “kendi”sinin ve “ötekiler”in müzik gelenekleri üzerine fikir beyan ettiği ve müziği bir mücadele alanına dönüştürdüğü süreçleri anlatıyor. İstanbullu Rum Ortodoksların oluşturduğu müzik komisyonları, müzik cemiyetleri, dergiler ve gazeteler etnik ve dini kimliğin merkezine konulan müziği ve onun tarihini irdeliyor, dini müziğin icra biçimini tartışıyor ve farklı kültürlerle birarada yaşamaktan dolayı biriken tarihin tozunu silerek, saf ve katıksız bir müziğin idealini kuruyorlardı. Bu kitabın konusu olan Osmanlı Rumları ve onların torunları yirminci yüzyılın çeşitli olayları ve alınan kararlar sonucunda, nüfusu epeyce azalmış olan İstanbul Rumları dışında, Anadolu coğrafyasındaki tarihsel sürekliliklerini yitirdiler. Kitaptaki seslerin, yaşam alanlarının ve kültürlerin kesişimlerinin, etnik ve dinsel homojenliğe dayalı kimlik politikalarının yol açtığı büyük kayıpları hatırlatması umuduyla... Dr. Merih Erol, Özyeğin Üniversitesinde öğretim üyesi. Çalışmaları genel olarak Osmanlı İmparatorluğu'ndakidini ve etnik kimlikler üzerinde yoğunlaşıyor. Rum Ortodokslar başta olmak üzere çeşitli Hıristiyan grupların tarihini (Protestan cemaatler, Yunanistan'daki 1922 sonrası Ermeni mülteciler) araştırmaya devam ediyor.

  • Açıklama
    • Kırım Savaşı sonrasından imparatorluğun bundan önceki onyıllarına baktığımızda, birbirine bağlı birçok alanda yaşanan değişimin, örneğin Avrupa güçleriyle ilişkilerin, Osmanlı ekonomisinin dünya pazarlarına eklemlenmesinin, modernleşen devlet aygıtının ve idari alanda yürürlüğe konulan prensiplerin tamamiyle bir kırılma değilse de yeni bir dönem başlattığını görürüz. Bir taraftan sultan ve tebaası arasındaki ilişkinin yeniden kurulduğu, diğer taraftan Batılı düşünüş ve yaşam biçimlerinin imparatorluğun orta sınıflarını etkilediği bu ortamda, Osmanlı gayrimüslim milletleri kendi etnik kimlikleriyle Osmanlı kimliğini çatışmasız bir arada taşıyabileceklerini tasavvur etmeye ve eşit haklara sahip olacakları umudunu taşımaya başladılar. Avrupa'da ve Balkanlar'da gördüğümüz ulus olma süreçlerine benzer şekilde Osmanlı Rum Ortodoksları, başta bu toplumun liderleri ve okuryazarları geçmişin katmanlarını yeniden yorumlayarak tarihi, dili ve nihayet müziği eşsiz bir mirasın yapıtaşları olarak yücelttiler. Osmanlı İstanbul'unda Rum Ortodoks Musikisi: Reform Çağında Ulus ve Toplum, İstanbullu Rum Ortodoks toplumunun, yaşadığı çok kültürlü yapının içinde “kendi”sinin ve “ötekiler”in müzik gelenekleri üzerine fikir beyan ettiği ve müziği bir mücadele alanına dönüştürdüğü süreçleri anlatıyor. İstanbullu Rum Ortodoksların oluşturduğu müzik komisyonları, müzik cemiyetleri, dergiler ve gazeteler etnik ve dini kimliğin merkezine konulan müziği ve onun tarihini irdeliyor, dini müziğin icra biçimini tartışıyor ve farklı kültürlerle birarada yaşamaktan dolayı biriken tarihin tozunu silerek, saf ve katıksız bir müziğin idealini kuruyorlardı. Bu kitabın konusu olan Osmanlı Rumları ve onların torunları yirminci yüzyılın çeşitli olayları ve alınan kararlar sonucunda, nüfusu epeyce azalmış olan İstanbul Rumları dışında, Anadolu coğrafyasındaki tarihsel sürekliliklerini yitirdiler. Kitaptaki seslerin, yaşam alanlarının ve kültürlerin kesişimlerinin, etnik ve dinsel homojenliğe dayalı kimlik politikalarının yol açtığı büyük kayıpları hatırlatması umuduyla... Dr. Merih Erol, Özyeğin Üniversitesinde öğretim üyesi. Çalışmaları genel olarak Osmanlı İmparatorluğu'ndakidini ve etnik kimlikler üzerinde yoğunlaşıyor. Rum Ortodokslar başta olmak üzere çeşitli Hıristiyan grupların tarihini (Protestan cemaatler, Yunanistan'daki 1922 sonrası Ermeni mülteciler) araştırmaya devam ediyor.

  • Yorumlar
Kapat