Eleştirel DüşünceDüşünen, Eleştiren, Öğreten Öğretmen
İnternetin yaygınlaşması ile veri bombardımanı altında yaşıyoruz. Hangi bilginin doğru, hangisinin yanlış olduğuna karar verebilme becerimizin gelişmesi gerekiyor. Üzerimize yağdırılan bu verilerin önemli bir amacı da zihinlerimizi verileri sağlayanların istediği yönde yönlendirmektir. Bize sunulanların ne anlatmak istediği, zihnimizi neye ve nasıl yönlendirmek istediğini anlayabilirsek, kendi kararlarımızı verebiliriz. Bu da kendi yaşamımızı yaşamamızı kolaylaştırır.
Örneğin sosyal medyada çok sık paylaşılan bir karikatürü ele alayım. Bu karikatürde çitlerin üzerinden maç izlemeye çalışan üç kişi var. Her üç kişi de birer kasanın üstüne çıkmış, bu durumda en kısa olan sahayı göremiyor. Her üç kişinin altında birer sandık olan resmin altına eşitlik yazılmış. Bu resmin yanındaki resimde ise en uzunun altında hiç kasa yok ve en kısanın altında iki kasa var. Böylece her üç kişi de sahayı görebiliyor. Bu resmin altına da adalet yazılmış. Bu resimde verilmek istenen mesaj eşitliğin adalet olmadığıdır. Oysa bu üç kişinin amacı nedir? Onların amacı sahayı görmektir. İkinci resimde yani en kısanın altında iki kasanın olduğu resimde sahayı görme açısından eşitlik vardır. Bu sayede adalet sağlanmıştır. İşte bu kitapta benzer örneklerden yararlanarak eleştirel ve sorgulayıcı düşüncenin nasıl geliştirilebileceğini göstererek öğretmenlerin sorgulayan insanlar yetiştirme gayretine katkı sağlamaya çalıştım.
- Açıklama
İnternetin yaygınlaşması ile veri bombardımanı altında yaşıyoruz. Hangi bilginin doğru, hangisinin yanlış olduğuna karar verebilme becerimizin gelişmesi gerekiyor. Üzerimize yağdırılan bu verilerin önemli bir amacı da zihinlerimizi verileri sağlayanların istediği yönde yönlendirmektir. Bize sunulanların ne anlatmak istediği, zihnimizi neye ve nasıl yönlendirmek istediğini anlayabilirsek, kendi kararlarımızı verebiliriz. Bu da kendi yaşamımızı yaşamamızı kolaylaştırır.
Örneğin sosyal medyada çok sık paylaşılan bir karikatürü ele alayım. Bu karikatürde çitlerin üzerinden maç izlemeye çalışan üç kişi var. Her üç kişi de birer kasanın üstüne çıkmış, bu durumda en kısa olan sahayı göremiyor. Her üç kişinin altında birer sandık olan resmin altına eşitlik yazılmış. Bu resmin yanındaki resimde ise en uzunun altında hiç kasa yok ve en kısanın altında iki kasa var. Böylece her üç kişi de sahayı görebiliyor. Bu resmin altına da adalet yazılmış. Bu resimde verilmek istenen mesaj eşitliğin adalet olmadığıdır. Oysa bu üç kişinin amacı nedir? Onların amacı sahayı görmektir. İkinci resimde yani en kısanın altında iki kasanın olduğu resimde sahayı görme açısından eşitlik vardır. Bu sayede adalet sağlanmıştır. İşte bu kitapta benzer örneklerden yararlanarak eleştirel ve sorgulayıcı düşüncenin nasıl geliştirilebileceğini göstererek öğretmenlerin sorgulayan insanlar yetiştirme gayretine katkı sağlamaya çalıştım.
- Yorumlar