- Anasayfa
- >
- Hukuk
- >
- Ceza Hukuku
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786051462776
Boyut
160-240
Sayfa Sayısı
872
Basım Yeri
Ankara
Baskı
1
Basım Tarihi
2013-12
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2.Hamur
Dili
Türkçe
9786051462776
536821
https://www.kitapburada.com/turk-ceza-hukuku-ozel-hukumler-p536821.html
Türk Ceza Hukuku - Özel Hükümler
49.50
1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren yeni Türk Ceza Kanununun benimsediği suç teorisini ve bunun arkasında yatan teorik gelişmeleri, ilk basısını 2008 yılında yaptığımız, -Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler- isimli eserimizde ortaya koymaya çalışmıştık. Adı geçen çalışmada tüm suçlar için geçerli olan prensipler açıklanmıştı. Ancak Türk Ceza Kanununun benimsediği suç teorisinin uygulamaya taşınabilmesi için, suç teşkil eden bir haksızlığın işlenmesi gerekir. Bir suç işlenmeksizin, ceza hukukunun genel hükümlerine ilişkin müesseselerinin harekete geçmesi mümkün değildir. Bu itibarla, ancak bir suçun işlenmesine bağlı olarak, ilgili suçun unsurları itibariyle oluşup oluşmadığı tartışmasında, suç teorisine ilişkin benimsenen görüşler test edilmiş olacak ve böylece uygulamada nasıl sonuçlar verebileceği gözlemlenebilecektir. Şayet suç teorisine ilişkin oluşturulan düşünce ortaya çıkan sorunlar karşısında tıkanmıyorsa ve her soruya ve soruna tutarlı bir açıklama getirebiliyorsa, o düşüncenin tutarlı bir arka plana ve sisteme dayandığı ortaya konulmuş olacaktır.
Bu nedenle, ceza hukukunun özel kısmına ilişkin çalışmalar büyük önem taşımaktadır. Nitekim biz de, uzun süredir üzerinde çalıştığımız -Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler- isimli bu çalışmada, Türk Ceza Kanununda benimsenen suç teorisi anlayışının ne şekilde uygulamaya taşınabileceğini, bazı suçlar üzerinden ayrıntılı bir şekilde açıklamaya çalıştık. Yeni TCK'nın yürürlüğe girmesinin üzerinden sekiz sene geçmiş ve ele aldığımız suçlarla ilgili olarak Yargıtay'ın içtihatları oluşmaya başlamıştır. Bu çalışma yapılırken, incelenen her bir suça ilişkin Yargıtay'ın görüşlerine büyük önem verilmiştir. Zira ortaya konulan teorik düşüncenin uygulamada ortaya çıkan sorunlara çözümler getirebilmesi halinde bir kıymet taşıdığının bilincindeyiz. Bu itibarla, ele aldığımız her suçla ilgili olarak uygulamada ortaya çıkan sorunlar tartışılmış ve konuyla ilgili Yargıtay'ın eski ve yeni içtihatları değerlendirilmeye çalışılmıştır. Bu değerlendirme yapılırken içtihatlarda ortaya konan görüşün TCK'nın benimsemiş olduğu suç teorisiyle bağdaşan ve bağdaşmayan yönleri açıklıkla ortaya konulmuştur. Burada amacın ceza hukukuna ilişkin teorik gelişmeyle uygulama arasında paralellik sağlamaya katkı vermek olduğu ifade edilmelidir.
Bu kitapta ele alınan suçların seçiminde, ilgili suçun sık işlenen suçlardan olması etkili olmuştur. Kuşkusuz bazı suçların kitaba alınmasında, ilgili suça ilişkin daha önce yapılmış çalışmanın bulunmuş olması da inkar edilemez. İncelenen suçlar, ağırlıklı olarak, TCK'nın -kişilere karşı suçlar- kısmında düzenlenen suçlardan seçilmiştir.
Kitabın sistematiğinin oluşturulmasında, TCK'nın Özel Hükümlere ilişkin kitabı esas alınmıştır. Bu çerçevede çalışma, -uluslararası suçlar-, -kişilere karşı suçlar-, -topluma karşı suçlar- ve -millete ve devlete karşı suçlar- başlıklarını taşıyan dört kısma ayrılmıştır. Her kısımda, TCK'da düzenlenen bölüm numaraları ve başlıkları muhafaza edilerek, ilgili bölümde düzenlenen suçlar incelenmiştir. Bu şekilde bir sistematiğin seçilmesinde, kanunda tanımlanan suçların nerede düzenlendiğinin öğrenilmesinde faydalı olacağına ilişkin düşünce etkili olmuştur.
Bu nedenle, ceza hukukunun özel kısmına ilişkin çalışmalar büyük önem taşımaktadır. Nitekim biz de, uzun süredir üzerinde çalıştığımız -Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler- isimli bu çalışmada, Türk Ceza Kanununda benimsenen suç teorisi anlayışının ne şekilde uygulamaya taşınabileceğini, bazı suçlar üzerinden ayrıntılı bir şekilde açıklamaya çalıştık. Yeni TCK'nın yürürlüğe girmesinin üzerinden sekiz sene geçmiş ve ele aldığımız suçlarla ilgili olarak Yargıtay'ın içtihatları oluşmaya başlamıştır. Bu çalışma yapılırken, incelenen her bir suça ilişkin Yargıtay'ın görüşlerine büyük önem verilmiştir. Zira ortaya konulan teorik düşüncenin uygulamada ortaya çıkan sorunlara çözümler getirebilmesi halinde bir kıymet taşıdığının bilincindeyiz. Bu itibarla, ele aldığımız her suçla ilgili olarak uygulamada ortaya çıkan sorunlar tartışılmış ve konuyla ilgili Yargıtay'ın eski ve yeni içtihatları değerlendirilmeye çalışılmıştır. Bu değerlendirme yapılırken içtihatlarda ortaya konan görüşün TCK'nın benimsemiş olduğu suç teorisiyle bağdaşan ve bağdaşmayan yönleri açıklıkla ortaya konulmuştur. Burada amacın ceza hukukuna ilişkin teorik gelişmeyle uygulama arasında paralellik sağlamaya katkı vermek olduğu ifade edilmelidir.
Bu kitapta ele alınan suçların seçiminde, ilgili suçun sık işlenen suçlardan olması etkili olmuştur. Kuşkusuz bazı suçların kitaba alınmasında, ilgili suça ilişkin daha önce yapılmış çalışmanın bulunmuş olması da inkar edilemez. İncelenen suçlar, ağırlıklı olarak, TCK'nın -kişilere karşı suçlar- kısmında düzenlenen suçlardan seçilmiştir.
Kitabın sistematiğinin oluşturulmasında, TCK'nın Özel Hükümlere ilişkin kitabı esas alınmıştır. Bu çerçevede çalışma, -uluslararası suçlar-, -kişilere karşı suçlar-, -topluma karşı suçlar- ve -millete ve devlete karşı suçlar- başlıklarını taşıyan dört kısma ayrılmıştır. Her kısımda, TCK'da düzenlenen bölüm numaraları ve başlıkları muhafaza edilerek, ilgili bölümde düzenlenen suçlar incelenmiştir. Bu şekilde bir sistematiğin seçilmesinde, kanunda tanımlanan suçların nerede düzenlendiğinin öğrenilmesinde faydalı olacağına ilişkin düşünce etkili olmuştur.
- Açıklama
- 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren yeni Türk Ceza Kanununun benimsediği suç teorisini ve bunun arkasında yatan teorik gelişmeleri, ilk basısını 2008 yılında yaptığımız, -Türk Ceza Hukuku Genel Hükümler- isimli eserimizde ortaya koymaya çalışmıştık. Adı geçen çalışmada tüm suçlar için geçerli olan prensipler açıklanmıştı. Ancak Türk Ceza Kanununun benimsediği suç teorisinin uygulamaya taşınabilmesi için, suç teşkil eden bir haksızlığın işlenmesi gerekir. Bir suç işlenmeksizin, ceza hukukunun genel hükümlerine ilişkin müesseselerinin harekete geçmesi mümkün değildir. Bu itibarla, ancak bir suçun işlenmesine bağlı olarak, ilgili suçun unsurları itibariyle oluşup oluşmadığı tartışmasında, suç teorisine ilişkin benimsenen görüşler test edilmiş olacak ve böylece uygulamada nasıl sonuçlar verebileceği gözlemlenebilecektir. Şayet suç teorisine ilişkin oluşturulan düşünce ortaya çıkan sorunlar karşısında tıkanmıyorsa ve her soruya ve soruna tutarlı bir açıklama getirebiliyorsa, o düşüncenin tutarlı bir arka plana ve sisteme dayandığı ortaya konulmuş olacaktır.
Bu nedenle, ceza hukukunun özel kısmına ilişkin çalışmalar büyük önem taşımaktadır. Nitekim biz de, uzun süredir üzerinde çalıştığımız -Türk Ceza Hukuku Özel Hükümler- isimli bu çalışmada, Türk Ceza Kanununda benimsenen suç teorisi anlayışının ne şekilde uygulamaya taşınabileceğini, bazı suçlar üzerinden ayrıntılı bir şekilde açıklamaya çalıştık. Yeni TCK'nın yürürlüğe girmesinin üzerinden sekiz sene geçmiş ve ele aldığımız suçlarla ilgili olarak Yargıtay'ın içtihatları oluşmaya başlamıştır. Bu çalışma yapılırken, incelenen her bir suça ilişkin Yargıtay'ın görüşlerine büyük önem verilmiştir. Zira ortaya konulan teorik düşüncenin uygulamada ortaya çıkan sorunlara çözümler getirebilmesi halinde bir kıymet taşıdığının bilincindeyiz. Bu itibarla, ele aldığımız her suçla ilgili olarak uygulamada ortaya çıkan sorunlar tartışılmış ve konuyla ilgili Yargıtay'ın eski ve yeni içtihatları değerlendirilmeye çalışılmıştır. Bu değerlendirme yapılırken içtihatlarda ortaya konan görüşün TCK'nın benimsemiş olduğu suç teorisiyle bağdaşan ve bağdaşmayan yönleri açıklıkla ortaya konulmuştur. Burada amacın ceza hukukuna ilişkin teorik gelişmeyle uygulama arasında paralellik sağlamaya katkı vermek olduğu ifade edilmelidir.
Bu kitapta ele alınan suçların seçiminde, ilgili suçun sık işlenen suçlardan olması etkili olmuştur. Kuşkusuz bazı suçların kitaba alınmasında, ilgili suça ilişkin daha önce yapılmış çalışmanın bulunmuş olması da inkar edilemez. İncelenen suçlar, ağırlıklı olarak, TCK'nın -kişilere karşı suçlar- kısmında düzenlenen suçlardan seçilmiştir.
Kitabın sistematiğinin oluşturulmasında, TCK'nın Özel Hükümlere ilişkin kitabı esas alınmıştır. Bu çerçevede çalışma, -uluslararası suçlar-, -kişilere karşı suçlar-, -topluma karşı suçlar- ve -millete ve devlete karşı suçlar- başlıklarını taşıyan dört kısma ayrılmıştır. Her kısımda, TCK'da düzenlenen bölüm numaraları ve başlıkları muhafaza edilerek, ilgili bölümde düzenlenen suçlar incelenmiştir. Bu şekilde bir sistematiğin seçilmesinde, kanunda tanımlanan suçların nerede düzenlendiğinin öğrenilmesinde faydalı olacağına ilişkin düşünce etkili olmuştur.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.