Yolsuzluk ve Mali Suçlar

20. yüzyılın son çeyreğinden itibaren hızla yayılan küreselleşme ve teknolojik gelişmeler sonucu, suçlar da küresel hale gelmiş ve sınır tanımaz bir şekilde bütün ülkelerde ilişkiler ağı oluşturmuştur.
Ülkemiz de suç unsuru taşıyan eylemler ve yolsuzluklardan kendine düşen payı almıştır. Dünya Bankası ve Avrupa Birliğinin verilerine göre, Türkiye yolsuzluk sıralamasında tüm dünya ülkeleri arasında ilk sıralardadır. Bu bağlamda çevremizde ve günlük yaşamımızda yaşanan suçlar ve yolsuzluk ilgili olaylar yazılı ve görsel medyada yoğun olarak yer almaktadır.
Amerikan başkanları vatandaşlarına seslenirken Amerika için vergi verenler diye seslenmektedirler. Vergi tüm gelişmiş ülkelerde en kutsal vatandaşlık görevi iken, gelişmekte olan ülkelerde saflık belirtisi olarak değerlendirilmektedir. Halkımız da alış veriş yaparken KDV ödememek için fiş almasam yüzde 10 indirim yapar mısın? formülüyle vergi kaçırmaktadır. Bunun sonuncu olarak Türk ekonomisinin yüzde 50den fazlası kayıtdışıdır. Bu sektörde bir milyonu yabancı olmak üzere beş milyon civarında kişi çalışmaktadır.
Her gün doğruyum, çalışkanım diye ant içerek eğitim ve öğretime başlayan çocuklarımız nasıl oluyor da korsan taksi, korsan çay, korsan CD, korsan kitap vb. ve kaçak elektrik, kaçak akaryakıt, büyük şehirlerin dörtte birini oluşturan gecekondulaşma, kopyacılık vb. yaparak yolsuz durumuna düşmektedirler.
Piyasada binlerce karşılıksız çek dolaşmaktadır. Halk hacze, karşılıksız çeklere ve mahkemelere alışmış durumdadır. Bu alışkanlıklar çoğu zaman yeni hileler ortaya çıkarıyor: İş yerini başkasının üzerine geçirme, eşlerin birbirlerini boşamış göstermeleri, çek kesilen kişinin imza sirkülerinin olmaması gibi yolsuzluğa giden yolda yüzlerce çetrefilli iş ve eylemler.
Acaba yolsuzluk felsefesi bütün toplumun içine mi sızmıştır? Fakir vatandaş fiş almayarak, zengin vatandaş ihalelerde hile yaparak, üsttekiler ülkeyi ve kamu birimlerini rahat yönetmek ve yolsuzluk yapmak için küçük yolsuzlukları görmezlikten gelmek gibi kendimize özgü legal alanlar mı oluşturuyoruz? Siyasette kirliliğin malum olduğu bir ülkede toplumdaki kirliliğin artmasına da kimse ses çıkarmamaktadır. Acaba bu sessizlikte bir nevi suç ortaklığımı söz konusudur?
Yapılan akademik araştırmalarda yolsuzluğa teşebbüs edenler veya içinde bulunanların çoğu belli bir eğitim düzeyine sahip olduğunu görülmektedir. Ayrıca yolsuzluk yolsuzluğu, yoksulluk eğitimsizliği, eğitimsizlik tepkisizliği, tepkisizlik kuralsızlığı, kuralsızlığın da yolsuzluğu ortaya çıkardığı yadsınamaz.
2000 yılında Türkiye yolsuzluklar ve yolsuzlukların ülke ekonomisine verdiği zararda 35 ülke arasında dördüncü sırada yer almıştır. Aynı yıl vergi mükelleflerinin yolsuzluklara bağlı olarak yüzde 36 oranında daha fazla vergi ödemek zorunda kaldığı gerçeği vardır.
Yapılan bir çalışma, rüşveti yasal olmayan bir vergi olarak değerlendirmekte ve 1 rüşvetin ekonomi üzerinde 1. 67 yükünün olduğunu belirtmektedir.
Yolsuzlukla mücadele bağlamında 2003 yılında Avrupa Birliği Genel Sekreterliğinde oluşturulan çalışma grubu teknik işbirliği konusunda; kamu hizmetlerine ilişkin hükümlerin açıklık, katılım ve kalite ilkelerine göre geliştirilmesi; yolsuzlukla mücadelede uzman birimlerin güçlendirilmesi ve bu süreçte gerekli birimlerin eğitimle desteklenmesi ve kamu bilincinin güçlendirilmesi kararlarını almıştır.
Uzun bir süredir yolsuzlukla mücadele konusunda eğitim ve araştırma çalışmalarında bulunan bizler, yurt içi ve dışında çeşitli toplantı, seminer ve sempozyumlara katılmış, akademik dergilerde makaleler yazmış ve ülkemizi uluslararası toplantılarda temsil etmiş bulunmaktayız. Yolsuzlukla mücadelenin eğitimle desteklenmesi ve kamu bilincinin oluşturulması bağlamında Yolsuzluk ve Mali Suçlar kitabını kamuoyunun, ilgili kişi ve birimlerin takdirlerine sunuyoruz. Kitap ders kitabı formatında hazırlanmış ve iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölüm; yolsuzluk, ikinci bölüm; mali suçlar konularını içermektedir.
Kitabın yazımı esnasında görüşlerinden yararlandığımız İçişleri Bakanlığı bünyesinde kurulan ve bizim de içinde bulunduğumuz Yolsuzlukla Mücadele Çalışma Grubu üyelerine, Turhan Kitabevi sahibi Turhan Polata ve kitabın basımı konusunda özen gösteren Turhan Kitapevinden Arif Denize teşekkürü bir borç biliriz.
Ülkemizde yolsuzluk ve mali suçlar konusunda ilk ders kitabı olan elinizdeki eserin şüphesiz eksikleri vardır. Kitabın bu konuda çalışma yapacak akademisyen, uzman, kolluk kuvvetleri ve yolsuzlukla mücadele eden birim ve kişilere faydalı olması, yeni ufuklar açması ve daha iyi eserler vermeleri dilek ve temennisiyle