Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786050064018
Boyut
165-245
Sayfa Sayısı
706
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2010-03
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
9786050064018
451320
https://www.kitapburada.com/yunus-emre-divani-p451320.html
Yûnus Emre Dîvânı Tenkitli Metin 2
0.00
Yûnus Emre Külliyatı'nın II. Cildi'ni oluşturan Tenkitli Metin, daha önceki neşirlerden oldukça farklıdır
Yûnus Emre Dîvânı, bugüne kadar pek çok kez yayımlanmıştır. Buna rağmen, Dîvân'ın sağlam yazmalara dayalı ve karşılaştırmalı tam bir neşri gerçekleştirilememiştir. Yayınlanmış olan dîvânlarda, okuma hataları, mısra atlamaları, yanlış mânâlandırmalar, beyit eksiklikleri, benzer redifli şiir karışıklıkları, dışarıda bırakılan veya yazma sayfalarında kalan şiirler, mahlâs karışıklıkları ve Yûnus Emre ile başka Yûnuslar'ın şiirlerinin ayrıştırılmaması gibi birçok problem bulunmaktadır. Yûnus Emre'nin eserini yeniden ele almamızın sebebi, yukarıda sıraladığımız problemlerin giderilmek istenmesidir.
Yûnus Dîvânı'nın tenkitli metni oluşturulurken, Türkiye içinde ve dışındaki kütüphanelerde bulunan yazmaların pek çoğu incelenmiştir. Bu yazmalar, çeşitli ölçütlere tâbi tutularak tenkitli metinde kullanılmıştır. Bunlardan özellikle Karaman'daki Yûnus Emre Dîvânı, yazı ve kâğıt karakteri bakımından Selçuklu dönemi yazmalarına benzemektedir. Söz konusu nüsha, Fuat Köprülü, Şahabettin Tekindağ, Cahit Öztelli, Müjgân Cunbur ve Âmil Çelebioğlu gibi ilim adamlarına göre XIV. yüz yılda istinsah edilmiştir. Abdülbaki Gölpınarlı ve Hasibe Mazıoğlu gibi araştırmacılar ise, bu yazmanın muahhar olduğunu söylemektedirler. Burada belirtmek gerekir ki, Karaman yazması tek başına asla yeterli değildir. Fakat bu yazmanın tenkitli metinde kullanılmaması da büyük bir eksikliktir. Nüsha tavsiflerini yaparken de belirttiğimiz gibi, Mustafa Canpolat nüshası eksik olmakla birlikte Karaman yazmasından istinsah edilmiş izlenimi vermektedir.
Dîvân'ın metnini tertip ederken K ve F yazmalarından başka YE, NO, Rt, RY gibi bilinen en eski nüshalar da kullanılmıştır. Bu yazmalara ilave olarak Hacı Bektaş Kütüphanesi'ndeki "Barak Baba Risâlesi"nde ve Millî Kütüphane'de bir mecmûa içinde bulunan (FB, Nu: 442) şiirleri de değerlendirdik.
Bu eserde, Dîvân'daki şiirler en doğru şekilde tespit edilmeye çalışılmış, nüshalar arasındaki farklar titizlikle dipnotlarda gösterilmiştir. Nüsha farkları, dil araştırmalarında önemli olduğu kadar, gözümüzden kaçan tercih hatalarımızın da düzeltilmesini sağlayacaktır. Dîvân'ın tenkitli metnini ortaya koyarken devrin dil ve gramer özelliklerini aynen koruduk. Esas aldığımız bazı metinlerin harekeli olması, bilhassa arkaik kelimelerin doğru okunmasında işimizi kolaylaştırmıştır. Tek nüshada bulunan bazı şiirlerde görülebilecek vezin, harekelendirme ve mânâ yanlışlıkları aynen bırakılmış, gerekli açıklamalar dipnotlarda yapılmıştır. Şiirlerde, mânâyı değiştirecek hiçbir müdahalede bulunulmamıştır.
Yûnus Emre'ye ait şiirler, genellikle eski yazmalardan alındığı için tercihlerimizin doğru olduğuna inanıyoruz. Metne aldığımız bir şiirin "Yûnus'a ait değildir." denebilmesi için kesin bilgi, belge ve kriterlere ihtiyaç vardır. Yûnus Emre'nin şiirleri daha ziyade Âşık Yûnus ve Âşık Paşa'nın şiirleriyle karıştırılmaktadır. Bu iki Yûnus'un şiirleri ilk defa "Bursa mecmûası"nda tasnif edilmiştir. İncelememizde bu yazma titizlikle değerlendirilmiştir.
Metin tenkidi sonunda Yûnus'a ait 417 şiir (3449 beyit) tespit etmiş bulunuyoruz. Bu şiirlere ileride yenileri eklenebilir. Yazmalarda daha bir hayli "Yûnus" mahlâslı şiirler vardır. Bunların hangi Yûnus'a ait olduğuna karar vermek zordur.
Çalışmamızın II. Bölümü'nü oluşturan Dîvân metni, on dört ayrı yazma divan ve mecmûadaki şiirlerin karşılaştırılması yoluyla elde edilmiştir. Bu bölüm, nüsha tavsifleri, Dîvân metni, nüsha farkları, dizin ve sözlük, yazmalardan örnekler şeklindeki ana başlıklardan meydana gelmektedir.
Nihayet bu çalışmamızda, en eski yazmalardan hareketle Yûnus Emre Dîvânı'nın tenkitli bir metnini ortaya koymuş ve bu metin üzerinde sistematik bir tahlil denemesi yapmış bulunuyoruz. Ortaya koyduğumuz bu tahlil ile ileride gerçekleştirilecek olan benzeri çalışmalar arasındaki mukayese, Yûnus'un hangi şairlere ne şekilde te'sîr ettiğini, hangi konularda orijinal, hangi konularda millî ve evrensel olduğunu gözler önüne serecektir.
Yûnus Emre Dîvânı, bugüne kadar pek çok kez yayımlanmıştır. Buna rağmen, Dîvân'ın sağlam yazmalara dayalı ve karşılaştırmalı tam bir neşri gerçekleştirilememiştir. Yayınlanmış olan dîvânlarda, okuma hataları, mısra atlamaları, yanlış mânâlandırmalar, beyit eksiklikleri, benzer redifli şiir karışıklıkları, dışarıda bırakılan veya yazma sayfalarında kalan şiirler, mahlâs karışıklıkları ve Yûnus Emre ile başka Yûnuslar'ın şiirlerinin ayrıştırılmaması gibi birçok problem bulunmaktadır. Yûnus Emre'nin eserini yeniden ele almamızın sebebi, yukarıda sıraladığımız problemlerin giderilmek istenmesidir.
Yûnus Dîvânı'nın tenkitli metni oluşturulurken, Türkiye içinde ve dışındaki kütüphanelerde bulunan yazmaların pek çoğu incelenmiştir. Bu yazmalar, çeşitli ölçütlere tâbi tutularak tenkitli metinde kullanılmıştır. Bunlardan özellikle Karaman'daki Yûnus Emre Dîvânı, yazı ve kâğıt karakteri bakımından Selçuklu dönemi yazmalarına benzemektedir. Söz konusu nüsha, Fuat Köprülü, Şahabettin Tekindağ, Cahit Öztelli, Müjgân Cunbur ve Âmil Çelebioğlu gibi ilim adamlarına göre XIV. yüz yılda istinsah edilmiştir. Abdülbaki Gölpınarlı ve Hasibe Mazıoğlu gibi araştırmacılar ise, bu yazmanın muahhar olduğunu söylemektedirler. Burada belirtmek gerekir ki, Karaman yazması tek başına asla yeterli değildir. Fakat bu yazmanın tenkitli metinde kullanılmaması da büyük bir eksikliktir. Nüsha tavsiflerini yaparken de belirttiğimiz gibi, Mustafa Canpolat nüshası eksik olmakla birlikte Karaman yazmasından istinsah edilmiş izlenimi vermektedir.
Dîvân'ın metnini tertip ederken K ve F yazmalarından başka YE, NO, Rt, RY gibi bilinen en eski nüshalar da kullanılmıştır. Bu yazmalara ilave olarak Hacı Bektaş Kütüphanesi'ndeki "Barak Baba Risâlesi"nde ve Millî Kütüphane'de bir mecmûa içinde bulunan (FB, Nu: 442) şiirleri de değerlendirdik.
Bu eserde, Dîvân'daki şiirler en doğru şekilde tespit edilmeye çalışılmış, nüshalar arasındaki farklar titizlikle dipnotlarda gösterilmiştir. Nüsha farkları, dil araştırmalarında önemli olduğu kadar, gözümüzden kaçan tercih hatalarımızın da düzeltilmesini sağlayacaktır. Dîvân'ın tenkitli metnini ortaya koyarken devrin dil ve gramer özelliklerini aynen koruduk. Esas aldığımız bazı metinlerin harekeli olması, bilhassa arkaik kelimelerin doğru okunmasında işimizi kolaylaştırmıştır. Tek nüshada bulunan bazı şiirlerde görülebilecek vezin, harekelendirme ve mânâ yanlışlıkları aynen bırakılmış, gerekli açıklamalar dipnotlarda yapılmıştır. Şiirlerde, mânâyı değiştirecek hiçbir müdahalede bulunulmamıştır.
Yûnus Emre'ye ait şiirler, genellikle eski yazmalardan alındığı için tercihlerimizin doğru olduğuna inanıyoruz. Metne aldığımız bir şiirin "Yûnus'a ait değildir." denebilmesi için kesin bilgi, belge ve kriterlere ihtiyaç vardır. Yûnus Emre'nin şiirleri daha ziyade Âşık Yûnus ve Âşık Paşa'nın şiirleriyle karıştırılmaktadır. Bu iki Yûnus'un şiirleri ilk defa "Bursa mecmûası"nda tasnif edilmiştir. İncelememizde bu yazma titizlikle değerlendirilmiştir.
Metin tenkidi sonunda Yûnus'a ait 417 şiir (3449 beyit) tespit etmiş bulunuyoruz. Bu şiirlere ileride yenileri eklenebilir. Yazmalarda daha bir hayli "Yûnus" mahlâslı şiirler vardır. Bunların hangi Yûnus'a ait olduğuna karar vermek zordur.
Çalışmamızın II. Bölümü'nü oluşturan Dîvân metni, on dört ayrı yazma divan ve mecmûadaki şiirlerin karşılaştırılması yoluyla elde edilmiştir. Bu bölüm, nüsha tavsifleri, Dîvân metni, nüsha farkları, dizin ve sözlük, yazmalardan örnekler şeklindeki ana başlıklardan meydana gelmektedir.
Nihayet bu çalışmamızda, en eski yazmalardan hareketle Yûnus Emre Dîvânı'nın tenkitli bir metnini ortaya koymuş ve bu metin üzerinde sistematik bir tahlil denemesi yapmış bulunuyoruz. Ortaya koyduğumuz bu tahlil ile ileride gerçekleştirilecek olan benzeri çalışmalar arasındaki mukayese, Yûnus'un hangi şairlere ne şekilde te'sîr ettiğini, hangi konularda orijinal, hangi konularda millî ve evrensel olduğunu gözler önüne serecektir.
- Açıklama
- Yûnus Emre Külliyatı'nın II. Cildi'ni oluşturan Tenkitli Metin, daha önceki neşirlerden oldukça farklıdır
Yûnus Emre Dîvânı, bugüne kadar pek çok kez yayımlanmıştır. Buna rağmen, Dîvân'ın sağlam yazmalara dayalı ve karşılaştırmalı tam bir neşri gerçekleştirilememiştir. Yayınlanmış olan dîvânlarda, okuma hataları, mısra atlamaları, yanlış mânâlandırmalar, beyit eksiklikleri, benzer redifli şiir karışıklıkları, dışarıda bırakılan veya yazma sayfalarında kalan şiirler, mahlâs karışıklıkları ve Yûnus Emre ile başka Yûnuslar'ın şiirlerinin ayrıştırılmaması gibi birçok problem bulunmaktadır. Yûnus Emre'nin eserini yeniden ele almamızın sebebi, yukarıda sıraladığımız problemlerin giderilmek istenmesidir.
Yûnus Dîvânı'nın tenkitli metni oluşturulurken, Türkiye içinde ve dışındaki kütüphanelerde bulunan yazmaların pek çoğu incelenmiştir. Bu yazmalar, çeşitli ölçütlere tâbi tutularak tenkitli metinde kullanılmıştır. Bunlardan özellikle Karaman'daki Yûnus Emre Dîvânı, yazı ve kâğıt karakteri bakımından Selçuklu dönemi yazmalarına benzemektedir. Söz konusu nüsha, Fuat Köprülü, Şahabettin Tekindağ, Cahit Öztelli, Müjgân Cunbur ve Âmil Çelebioğlu gibi ilim adamlarına göre XIV. yüz yılda istinsah edilmiştir. Abdülbaki Gölpınarlı ve Hasibe Mazıoğlu gibi araştırmacılar ise, bu yazmanın muahhar olduğunu söylemektedirler. Burada belirtmek gerekir ki, Karaman yazması tek başına asla yeterli değildir. Fakat bu yazmanın tenkitli metinde kullanılmaması da büyük bir eksikliktir. Nüsha tavsiflerini yaparken de belirttiğimiz gibi, Mustafa Canpolat nüshası eksik olmakla birlikte Karaman yazmasından istinsah edilmiş izlenimi vermektedir.
Dîvân'ın metnini tertip ederken K ve F yazmalarından başka YE, NO, Rt, RY gibi bilinen en eski nüshalar da kullanılmıştır. Bu yazmalara ilave olarak Hacı Bektaş Kütüphanesi'ndeki "Barak Baba Risâlesi"nde ve Millî Kütüphane'de bir mecmûa içinde bulunan (FB, Nu: 442) şiirleri de değerlendirdik.
Bu eserde, Dîvân'daki şiirler en doğru şekilde tespit edilmeye çalışılmış, nüshalar arasındaki farklar titizlikle dipnotlarda gösterilmiştir. Nüsha farkları, dil araştırmalarında önemli olduğu kadar, gözümüzden kaçan tercih hatalarımızın da düzeltilmesini sağlayacaktır. Dîvân'ın tenkitli metnini ortaya koyarken devrin dil ve gramer özelliklerini aynen koruduk. Esas aldığımız bazı metinlerin harekeli olması, bilhassa arkaik kelimelerin doğru okunmasında işimizi kolaylaştırmıştır. Tek nüshada bulunan bazı şiirlerde görülebilecek vezin, harekelendirme ve mânâ yanlışlıkları aynen bırakılmış, gerekli açıklamalar dipnotlarda yapılmıştır. Şiirlerde, mânâyı değiştirecek hiçbir müdahalede bulunulmamıştır.
Yûnus Emre'ye ait şiirler, genellikle eski yazmalardan alındığı için tercihlerimizin doğru olduğuna inanıyoruz. Metne aldığımız bir şiirin "Yûnus'a ait değildir." denebilmesi için kesin bilgi, belge ve kriterlere ihtiyaç vardır. Yûnus Emre'nin şiirleri daha ziyade Âşık Yûnus ve Âşık Paşa'nın şiirleriyle karıştırılmaktadır. Bu iki Yûnus'un şiirleri ilk defa "Bursa mecmûası"nda tasnif edilmiştir. İncelememizde bu yazma titizlikle değerlendirilmiştir.
Metin tenkidi sonunda Yûnus'a ait 417 şiir (3449 beyit) tespit etmiş bulunuyoruz. Bu şiirlere ileride yenileri eklenebilir. Yazmalarda daha bir hayli "Yûnus" mahlâslı şiirler vardır. Bunların hangi Yûnus'a ait olduğuna karar vermek zordur.
Çalışmamızın II. Bölümü'nü oluşturan Dîvân metni, on dört ayrı yazma divan ve mecmûadaki şiirlerin karşılaştırılması yoluyla elde edilmiştir. Bu bölüm, nüsha tavsifleri, Dîvân metni, nüsha farkları, dizin ve sözlük, yazmalardan örnekler şeklindeki ana başlıklardan meydana gelmektedir.
Nihayet bu çalışmamızda, en eski yazmalardan hareketle Yûnus Emre Dîvânı'nın tenkitli bir metnini ortaya koymuş ve bu metin üzerinde sistematik bir tahlil denemesi yapmış bulunuyoruz. Ortaya koyduğumuz bu tahlil ile ileride gerçekleştirilecek olan benzeri çalışmalar arasındaki mukayese, Yûnus'un hangi şairlere ne şekilde te'sîr ettiğini, hangi konularda orijinal, hangi konularda millî ve evrensel olduğunu gözler önüne serecektir.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.